Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri nöbet eylemine başladı
Boğaziçi öğrencileri gözaltına alınanların serbest bırakılması, kayyum olarak atanan rektörlerin istifa etmesi ve tüm üniversitelerde rektörlük seçimleri düzenlenmesi talebiyle nöbet eylemine başladı.
Öğrencilerin eylemi sürerken üniversite önünde polis ablukası da devam ediyor | Fotoğraf: MA
Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri, gözaltına alınanların derhal serbest bırakılması, kayyum olarak atanan Melih Bulu ve tüm rektörlerin istifa etmesi, tüm üniversitelerde demokratik rektörlük seçimleri düzenlenmesi talebiyle kesintisiz nöbet eylemine başladı. Öğrenciler, gözaltına alınanlarla ilgili Çağlayan Adliyesi önünde açıklama yaptı.
Eski AKP milletvekili aday adayı Melih Bulu'nun Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Boğaziçi Üniversitesine rektör olarak atanmasına karşı çıkan öğrenciler, nöbet eylemi öncesi üniversitenin Güney Kapısı önünde basın açıklaması yapmak istedi. Açıklama, İstanbul Valiliğinin Sarıyer ve Beşiktaş’ta yapılacak eylem ve etkinlikleri bir ay süreyle yasaklaması gerekçe gösterilerek engellendi.
Güney Kapısı önünde toplanan öğrenciler ile polisler arasında gerginlik yaşandı. Binlerce öğrenci ve akademisyen açıklamayı Güney Meydanı'nda yaptı. Gazetecilerin kampüse girip yaşananları takip etmelerine izin verilmedi.
Açıklamada, Bulu’nun istifa etmemesi halinde eylemlerin kesintisiz süreceği vurgulandı.
"DİRENİŞİMİZ SÜRECEK"
Yapılan açıklamada gözaltı ve baskılara karşı dayanışmayla daha da güçlendiklerini vurgulayan öğrenciler, “Özgürlüklerine kavuşan arkadaşlarımızı selamlıyoruz, gözaltında olan arkadaşlarımızla da dayanışmamız sürecek. Üniversitemize atanan kayyuma, kayyumcu zihniyete ve arkadaşlarımıza uygulanan işkenceye karşı direnişimizi yükseltiyoruz” diye konuştu.
Gözaltı ve baskıların kendilerini yıldıramayacağını ifade eden öğrenciler, “Kayyum rektör Melih Bulu ve diğer kayyumlar hâlâ geri adım atmadı. Öğrencilerin, belediye, üniversite ve STÖ’lere kayyum atamak isteyenleri ne kadar korkuttuğu ortada. Geçtiğimiz çarşamba günü, sırf öğrenciler haklı taleplerini yükselmesin diye kampüslerimiz polis ablukasına alındı, öğrenci dayanışmamız altı boş ithamlarla bölünmeye çalışıldı. Gözaltına alınan arkadaşlarımızın bir kısmı hala serbest bırakılmadı. Ama biz yıkılmadık, usanmadık, bir arada durmaya devam ediyoruz. Tüm üniversiteler, öğrenciler, akademisyenler ve emekçilerle direnişimiz sürüyor, kazanana kadar da devam edecek” dedi.
Bulu istifa edene kadar direnişten vazgeçmeyeceklerini dile getiren öğrenciler, “Tüm öğrenci arkadaşlarımızı kendi kampüslerinde aynı direnişi örgütlemeye davet ediyoruz. Ancak biliyoruz ki kayyumların istifasıyla demokratik taleplerimiz tamamlanmış olmayacak. Üniversiteler özgürleşene dek, demokratik rektör seçimleri uygulamaya konana dek tüm öğrencilerle dayanışmamız alanlarda ve kampüslerde devam edecek. Kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz” dediler.
TALEPLER
Öğrenciler, taleplerini şöyle sıraladı:
- Gözaltılar derhal serbest bırakılsın.
- Kayyum olarak atanan Melih Bulu ve tüm rektörler acilen istifa etsin.
- Tüm üniversitelerde rektörlük için üniversite bileşenlerinin rızası gözetilerek demokratik seçimler düzenlensin.
"BOĞAZİÇİ SANDIĞI" KURULDU
Açıklamanın ardından öğrenciler ve akademisyenler, “Boğaziçi Üniversitesi rektörü demokratik bir seçimle belirlenmelidir” yazılı oy pusulalarıyla “Boğaziçi Sandığı” yazılı sandıklara oy pusularını attı.
Temsili oylamada, rektörlerin seçimle belirlenmesi gerektiği mesajı verildi.
Yapılan oylamanın ardından öğrenciler kampüs içiresinde kesintisiz nöbet eylemine başladı.
ÇAĞLAYAN ADLİYESİ ÖNÜNDE AÇIKLAMA
Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri, üniversiteye rektör atamasını protesto ederken gözaltına alınanlarla ilgili Çağlayan Adliyesi önünde açıklama yaptı.
Açıklamada “Bugün, 4 Ocak’ta Boğaziçi Üniversitesinde katıldıkları eylem gerekçe gösterilerek gözaltına alınan arkadaşlarımız için buradayız.” diyen öğrenciler, “4 Ocak Pazartesi günü işte tam da bunun için, üniversiteyi savunmak için Boğaziçi Üniversitesinde bir araya geldik. Burada bize tazyikli suyla, biber gazıyla, plastik mermiyle saldıran polisler ertesi gün evlerini basarak arkadaşlarımızı işkenceyle gözaltına aldı.” ifadeleriyle açıklamalarına devam etti:
“Gözaltında tutulan arkadaşlarımız çıplak arama işkencesiyle, cinsel kimlikleri hedef alınarak tecavüz ve ölüm tehdidiyle karşı karşıya kaldı.
“Polis dün üçüncü kere gözaltı operasyonları yaptı. Toplam 4 arkadaşımız evlerinden ve adliye önünde beklerken gözaltına alındı. Nasıl ki dün akşama kadar adliye önünde 25 arkadaşımızın serbest kalmasını beklediysek bugün de geriye kalan arkadaşlarımız için adliye önünde bekliyoruz, dayanışmamız sonuç verecek." (İstanbul/MA)
