10 Ocak 2021 06:10
/
Güncelleme: 11:03

HDP ve CHP'den 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü mesajı

HDP ve CHP 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla yayımladığı mesajında gazetecilerin işsiz, tutuklu ve ağır baskı altında olduğu belirtilerek birlikte mücadele etme çağrısı yapıldı.

HDP ve CHP'den 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü mesajı

Fotoğraf: Pixabay

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Basın Yayın ve Propagandadan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Tayip Temel, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Atila Sertel ve CHP Mersin Milletvekili Alpay Antmen 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’ne ilişkin yazılı açıklama yayımladı. 

"KARANLIK BİR DÖNEMDEN GEÇİYORUZ"

Açıklamada, normal şartlarda bugünün bayram havasıyla kutlanması gerektiği vurgulanırken, “2021 yılının 10 Ocak’ında da gerçeğin peşinde koşan ve emek harcayan gazeteciler için ne yazık ki kutlanması gereken bir şey yok. Bırakın kutlamaya değer bir gün olmasını, gazetecilik yapmanın neredeyse mümkün olmadığı, gerçekleri yazanların esaret veya açlıkla terbiye edilmeye çalışıldığı karanlık bir dönemden geçiyoruz” denildi.

"GAZETECİLİK DÖRT BİR YANDAN KUŞATILMIŞ DURUMDA"

Türkiye’nin dünyada basın özgürlüğü sıralamalarında en gerilerde yer aldığı ve cezaevlerinde en fazla gazeteci tutulan ülkelerin ise başında olduğu belirtilen açıklamada, “Hakkında dava, soruşturma açılmayan muhalif gazeteci yok denecek kadar az. İşsiz oranının en yüksek olduğu sektör medya, işsiz olmayanlar da güvencesiz ve siyasi baskı altında çalışmak zorunda bırakılıyor. Gerçekleri yazan, aktaran gazeteler, televizyonlar, internet siteleri bir bir kapatılıyor. İktidarı rahatsız eden tüm içeriklere anında yayın yasakları getiriliyor. Gazetecilik dört bir yandan iktidar tarafından kuşatılmış durumda” denildi.

"MÜCADELE EDEN GAZETECİLER VAR"

İktidarın sadece onların dikte ettiğini yazanları gazeteci olarak gördüğü ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

“Ama biz biliyoruz ki onların söylediklerinin değil, söylemediklerinin; gösterdiklerinin değil, gizlediklerinin haber olduğunu bilen ve bunun için mücadele eden gazeteciler var. İktidarın kuşatmasını tüm risklerine rağmen aşan gazeteciler var. İşkenceyi, talanı, yalanı araştıran ve halka sunan gazeteciler var. İşte hakikatin peşinde olan bu meslektaşlarımızın varlığı bu ülkenin gelecekteki özgürlük ve demokrasisinin umududur.”

"GAZETECİLERİN SUSTUĞU ÜLKEDE GERÇEĞE ULAŞMAK İMKANSIZ HALE GELİR"

“Gazetecilerin sustuğu, boyun eğdiği, biat ettiği bir ülkede, gerçeğe ulaşmak adeta imkansız hale gelir” denilen açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:

“Bu yüzden 10 Ocak gerçek anlamıyla kutlanacak bir gün olmalıdır. Bu da ancak gazetecilerin özgür, güvenceli ve insanca koşullarda çalışabilmesiyle mümkün olur. Bizler, hakikatin izinden ısrarla yürümeye devam eden tüm basın emekçilerini selamlıyoruz. Çalışan, çalıştırılmayan, rehin tutulan, sürgün edilen tüm gazetecilerin, 10 Ocak’ı bayram gibi kutlayacağı, özgür basın ve demokratik bir ülke için her alanda birlikte mücadeleyi büyütmeliyiz.”

CHP’Lİ SERTEL: GAZETECİLER İŞSİZ, TUTUKLU VE AĞIR BASKI ALTINDA

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Atila Sertel, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle yayımladığı mesajda gazeteciler arasında işsizliğin yüzde 30’ları bulduğuna dikkat çekti. AKP iktidarında basın ve ifade özgürlüğünde uluslararası alanda her yıl geriye gidildiğini hatırlatan Sertel, “Gazeteciler işsiz. Gazeteciler tutuklu. Gazeteciler ağır baskı altında. Ama ne iktidar bunun farkında ne de yandaş basın farkında” dedi.

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nün Türk basını açısından her anlamda mücadele gününe dönüştüğünü dile getiren CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, “Türkiye’nin basın tarihinde 10 Ocak’ın çok büyük anlamı var. Bundan tam 60 yıl önce 10 Ocak 1961’de yürürlüğe giren 212 Sayılı Yasa, gazetecilere kıdem hakkı, gazetelerin kapanması durumunda tazminat ödenmesi, istifa eden gazeteciye kıdem tazminatı verilmesi, maaşının peşin ödenmesi, gece çalışanlara haftada iki gün izin hakkı tanınması, kar eden gazetelerin gazetecilere her yıl bir maaş ikramiye vermesi, maaş ödemelerinin gecikmesinde her gün için yüzde 5 faiz uygulanması gibi pek çok önemli haklar sağladı. Ama ne yazık ki geriye bu haklardan hiçbiri kalmadı” diye konuştu.

MÜCADELE GÜNÜ

Gazetecilerin çalışamaz, işini yapamaz noktaya getirildiğini vurgulayan Sertel, şunları söyledi: “Gazetecilik mesleğindeki işsizlik oranı yüzde 30’a kadar yükseldi. İletişim fakültelerinden mezun olan binlerce genç daha meslekle tanışamadan işsizlikle tanıştı. Yıllarını gazetecilik mesleğine verenler birer ikişer işten atıldı. Halen çalışabilen gazetecilerin ise yıpranma hakları ellerinden alındı. İktidarı eleştirenler, gerçekleri haberleştirenler de cezaevine yollandı. Ağır ekonomik koşullarda basın kuruluşlarına ve gazetecilere hiçbir yardım yapılmadı. Yüzlerce gazete, onlarca televizyon kapısına kilit vurdu. Baskılar bazen öylesine arttı ki Olay TV örneğinde olduğu gibi açılır açılmaz kapanmak zorunda kalındı.

70 tutuklu gazeteci ile halen en çok gazetecinin tutuklu olduğu ülkelerden biriyiz. Uluslararası basın özgürlüğü sıralamasında dünyada 154’inci sıralara demir attık. Sosyal medya aracılığıyla hakaret iddialarıyla ilgili açılan davaların sayısı rekor düzeye yükseldi. Gazeteci ve yazarlara yazı ve haberleri nedeniyle yüzlerce yeni dava açıldı. İktidarla ilgili eleştirel haberlere anında yayın yasağı getirildi. Basın İlan Kurumu aracılığıyla muhalif gördükleri gazetelere, RTÜK aracılığıyla da televizyonlara ceza üzerine ceza kesildi. Kısacası Türkiye’de özgür basın ve çalışan gazeteci namına bir şey bırakılmadı.  Böyle bir ortamda Çalışan Gazeteciler Günü’nden söz etmek mümkün mü? Elbette değil. Dolayısıyla artık mücadele gününe dönüşen bu günde onurlu, namuslu, kalemini satmayan tüm meslektaşlarımıza bir kez daha yanlarında olduğumuzu hatırlatıyor, en yakın gelecekte özgür günlerde buluşacağımızın müjdesini veriyorum.”

CHP’Lİ ANTMEN: TÜRKİYE GAZETECİ TUTUKLAMADA DÜNYA REKORU KIRDI

CHP Mersin Milletvekili Alpay Antmen, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü vesilesiyle yaptığı basın açıklamasında Türkiye’nin bugün OHAL ve KHK’lar eliyle gazeteci hapishanesi haline geldiğini belirterek “Yargı eliyle basın özgürlüğünün, ifade özgürlüğünün, haber alma hakkının bu kadar baskı altına aldığı bir dönemi daha önce hiç yaşamadık” dedi.

DÜNYADA EN ÇOK GAZETECİNİN TUTUKLU OLDUĞU ÜLKELER TÜRKİYE, ÇİN VE SUUDİ ARABİSTAN

Antmen’in açıklamarında öne çıkanlar şu şekilde; “Bu ülkede ‘FETÖ’ye hakaret ettiği iddiasıyla’ dava açanlar; bugün ülkenin aydın gazetecilerini FETÖ’cü olmakla suçlayıp mahkemeye verdiler. Bu taktikleri de eski ortakları olan FETÖ’den öğrendiler. Bugün dünyada en çok gazetecinin tutuklu olduğu ülkeler Türkiye, Çin ve Suudi Arabistan. Gazeteciler, kendi gazete ofis binalarından daha çok ifade vermeye adliyelere gitmek zorunda kalıyor. Türkiye Basın Özgürlüğü Endeksi’nde 2020 yılında 180 ülke arasında 154. Sıraya gerilemiş durumda.”

“GERÇEKLERİ YAZAN VE SÖYLEYENLERE CEZA YAĞIYOR”

Gerçekleri yazan ve söyleyen başta Sözcü, Birgün, Evrensel, Halk Tv., Tele 1, KRT başta olmak üzere birçok yayın organına sarayın RTÜK’ü ve Basın İlan Kurumu tarafından durmadan cezalar yağdırıldığını ifade eden Antmen; “Ömrü FETÖ ile mücadele ile geçmiş yazarlar ve gazeteciler FETÖ’cü olmak suçlamasıyla karşı karşıya kalıyor. Hem de FETÖ’nün eski ortaklarınca. Ülkeyi dolandıranlarla, soyanlarla ilgili haber yapan gazeteciler tutuklanıyor. O haberlere de erişim kısıtlaması getiriliyor. Bunun adı soygun düzenini meşrulaştırmaktır. Gazeteciler de bu hırsızlık düzenini yazdıkları için bazı soyguncuların hedefine oturtuluyor. Türkiye’de gazeteciler halkın haber alma özgürlüğü için baskı rejimi altında binbir zorlukla çalışan bütün gazetecilerin ve medya emekçilerin 10 Ocak Çalışan Gazeteciler gününü kutluyorum” dedi. (HABER MERKEZİ)

Evrensel'i Takip Et