ÇGD: 10 Ocak gazetecilerin mücadele günüdür
Çağdaş Gazeteciler Derneği, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Gününde yaptığı açıklamada “Her basın kartı sahibi 'gazeteci' değildir ve gazetecilik sınırlarını siyasal iktidarlar belirleyemez" dedi.
Görsel: Çagdaş Gazeteciler Derneği amblemi
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü ile ilgili Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) tarafından yapılan açıklamada 10 0cak 1961 tarihinde kabul edilen, 212 sayılı yasa ile gazetecilerin halkın haber hakkını ve meslek onurunu korumak için edindiği hakların, geride kalan 60 yılda tamamına yakınının törpülendiği bir tablo ile karşı karşıya olunduğu vurgulanarak, "Gazeteci hapishanesi’ olarak adlandırılan Türkiye’de; gazeteciler, baskı, sansür, soruşturma, gözaltı, tutuklama ve maddi ceza kıskacında mesleğine devam etmek zorunda kalmaktadır. Demokrasiden her gün bir adım daha uzaklaşan ülkemizde, geriye doğru atılan her adımda da gazeteciler hedef alınmaktadır” denildi.
Halk adına kamusal alanı denetleme görevi, sadece gazetecilerin omuzlarına bırakıldığı ve bu nedenle de siyasal iktidarın, her gün gazeteciler üzerindeki baskısını arttırdığı ifade edilen açıklamada şöyle denildi: “Tek sesli, tek kumandalı, tek manşetli bir medya isteyen AKP iktidarı, medya sermayesinin yüzde 90’ını kontrol altına almış, kontrol edemediği gazete, dergi, radyo ve televizyon kanallarını ise cezalarla susturmak istemektedir. Meslektaşlarımız, işte bu zor koşullar altında yaşama tutunmaktadır. Bu zor koşullara, son olarak yıpranma hakkımızdaki törpülenme de eklenmiştir. Meslektaşlarımız, iktidarın 'keyfi' onayı ve kontrolündeki 'basın kartlı', 'basın kartsız' ayrımı ile eşitliğe ve Anayasa Mahkemesi kararına aykırı olarak haklarından mahrum edilmiştir. Yüzlerce basın kartı 'yenileme' adı altında iptal edilirken, tepkilerimiz sonucu eski kartlarımız kullanıma açılsa da, meslektaşlarımız çeşitli gerekçelerle oyalanarak son iki yıldır kartları hala yenilenememiştir.”
“GAZETECİLİK SINIRLARINI SİYASAL İKTİDARLAR BELİRLEYEMEZ”
Kovid-19 salgınında dünya genelinde 600, Türkiye’de de 20’ye yakın gazetecinin salgın nedeniyle yaşamını yitirdiği gerçeğinin, mesleki yıpranma hakkının en temel örneklerinden biri olarak hafızalarda yer tutması gerektiği vurgulanan açıklamada, “Unutulmamalıdır ki, her basın kartı sahibi 'gazeteci' değildir ve gazetecilik sınırlarını siyasal iktidarlar belirleyemez. Gazetecileri 'Saray’ın memuru' ve 'sahibinin sesi' olarak görmek isteyenler, biat etmeyen meslektaşlarımızı hedef göstermekten, tehdit etmekten çekinmemektedir. 60 yıl önce gazetecileri korumak için sağlanan ekonomik haklar da bu doğrultuda, hukuki temeli tartışmalı kararlarla, yargının koruma alanından çıkarılarak meslektaşlarımız açlık ile terbiye edilmek istenmektedir. Yasal güvence altında olmasına karşın korunamayan hakları nedeniyle yüzde 90’ı yoksulluk sınırının altında, büyük bir bölümü de açlık sınırının altında çalıştırılan meslektaşlarımız, meslek onurları ile ekonomik çıkarlar arasında seçime zorlanmaktadır. Bu doğrultuda her yıl yüzlerce meslektaşımız, gazetecilik onurunu korumak, kalemlerini satmamak adına yıllarca emek verdikleri basın sektöründen uzaklaştırılmaktadır. İşsizlik gerçeği her geçen gün gazeteciler için daha can yakıcı hale gelmiştir. İletişim fakültelerinden her yıl mezun olan binlerce genç meslektaşımız, işsizlik veya ucuz iş gücü olma 'tercihi' arasında bırakılmaktadır” denildi.
Gazetecilerin gerçeklere ulaşmasını değil, servis edilen manipülatif içeriklerin kullanılmasını isteyen, niteliğin ve meslek ilkelerinin değil, “emir alan kullanışlı kalemlerin” öne çıktığı medya düzeninde de gazetecilerin çalışamaz duruma geldiğine işaret edilen açıklamada şu ifadelere yer verildi: “10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü Türkiye’de gerçeklerin peşindeki gazeteciler için bir bayram değil, bir mücadele günüdür. Çağdaş Gazeteciler Derneği olarak, mevcut koşullar altında 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü bir kez daha kutlayamayacağımızı belirterek, basın ve ifade özgürlüğü için mücadelemizi ve meslektaşlarımızla dayanışmayı büyüteceğimizi ilan ediyor, meslek onuru için mücadeleye devam eden bütün meslektaşlarımızı selamlıyoruz.” (MEDYA SERVİSİ)