12 Ocak 2021 23:14

Çukurova Üniversitesi öğrencileri: Kayyum rektörler tüm üniversitelerin sorunu

Çukurova Üniversitesi öğrencileri, rektörlerin kayyum gibi üniversitelere atanmasını eleştirerek bu sorunu tüm üniversitelerin yaşadığına dikkati çekti.

Fotoğraf: Zeynep Burçe Gümüşlü

Paylaş

Sema SAPITMAZ
Zehra DÖNER

Adana

Boğaziçi Üniversitesi’ne Melih Bulu’nun rektör atanması ve ardından gelen öğrenci, akademisyen tepkilerinin üzerinden 10 güne yakın bir zaman geçti. Geçen zaman içerisinde Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri düzenledikleri üniversite dışından rektör atanmasını pek çok eylemlerle protesto ederken çeşitli üniversitelerden öğrencilerde farklı farklı şehir ve üniversitelerde destek eylemleri düzenledi. Özerk üniversite talebinin öne çıktığı bu süreçte öğrenciler bir yandan demokrasi tartışması da sürdürüyor. Boğaziçi Üniversitesi’ndeki gelişmeler üzerine görüştüğümüz Çukurova Üniversitesi öğrencileri de kararı ve hükümetin öğrencilere yönelik tutumlarını eleştirirken üniversitelerin demokratik ve özerk yapıya kavuşturulması gerektiğini dile getirdi.

“SORUNU KÖKÜNDE ARAMAMIZ LAZIM”

Ziraat Mühendisliği Fakültesi öğrencisi, son atamanın ne ilk ne de son kayyum olacağını söyleyerek hükümet başta olduğu sürece bu gibi durumların kaçınılmaz olduğunu söyledi. “Eğer bir durumu değiştirmek istiyorsan sorunu kökünde arayacaksın” diyen öğrenci, yapılan eylemlerin öğrencilerin en doğal hakkı olduğunu savunarak ‘terörist’ olarak gösterilmesine tepki gösterdi.

“DÜNYANIN EN SAÇMA ŞEYİ”

Rektörlük seçimlerinin tek bir kişiye bağlı olmasının ve o kişinin de Cumhurbaşkanı gibi çok alakasız birinin olmasını ‘dünyanın en saçma şeyi’ olarak ifade eden İnşaat Mühendisliği 4. Sınıf öğrencisi ise “Demokrasi gün geçtikçe daha da silik bir hal alıyor. Tam anlamıyla rezalet” sözleriyle görüşünü aktardı. 

İnşaat Mühendisliği 4. sınıftan başka bir öğrenci ise yaşananları saçmalık olarak değerlendirirken “Ama şu sıralar ülkede herşey böyle. Kafalarına göre kanun çıkartanlardan başka ne beklenir ki?​’’ diyerek rektörlük ve proseförlük makamları için liyakat ve seçimlerin yapılması gerektiğini ifade etti. 

“HER REKTÖR ATAMASINA BU TEPKİ GELMELİ”

Tıp Fakültesi’nden bir öğrenci ise rektörlerin atama ile değil seçimle belirlenmesi taraftarı olduğunu belirterek “Boğaziçi Üniversitesi'nin belli bir öğrenci altyapısı var, öğrencileri daha aktif ve okul dışından kişiler tarafından da gözde bir okul olarak görülüyor. Atanan rektör aynı zamanda birçok konuda yetersiz görülüyor. Diğer üniversitelere yapılan atamalar göz ardı ediliyor. Daha bu sene birçok yerin rektörü değişti. Bizimki de dahil. Zaten seçimle gelseydi muhtemelen yeterli olurdu akademik bilgisi diye düşünüyorum, ama emin değilim” dedi. Boğaziçi’nde gerçekleşen öğrenci tepkisini de olumlu bulan öğrenci, şimdiye kadar olan tepkisizlikleri de değerlendirerek “Tepkisiz kalmak artık bir gelenek halini aldı fakat tabi ki her üniversite için seçimle gelmeyen her rektör için bu tepkinin verilmesi gerekir. Ben biraz tarafsız bir gözle bakmaya çalıştım olaya umarım bir an önce demokrasi yerini bulur ve özerk, özgür üniversitelerde eğitim alırız” diyerek talebini dile getirdi.

“TÜM ÖĞRENCİLERİN SORUNU”

İnşaat Mühendisliği Bölümü’nden Sinem, rektör atamasını ‘özgürlüğe sınır getiren yeni bir olay daha’ şeklinde değerlendirerek “Dünyanın her yerinde aynı sistemle ilerleyen yani rektörlerin öğrenci ve akademisyenler tarafından seçildiği bu sistem Türkiye’de değişiyor. Türkiye’deki bu sistemin bir kişi tarafından dayatılması üstelik bu dayatmanın parti rozetiyle dayatılması üniversite öğrencilerini ayaklandırdı. Bu tepkiler sadece Boğaziçi öğrencilerinin sorunu değil, bütün üniversite öğrencilerinin sorunudur’’ dedi.  Gençlerin söz hakkında bulunması gerektiğini ifade eden Sinem şunları söyledi, “Öğrencileri gözaltına almak düşünce özgürlüğünü sınırlandırmaktan başka bir şey değil. Ben de bir üniversite öğrencisiyim, Boğaziçi öğrencilerinin yanındayım. Kelepçe takılarak konuşmayı engelleyen bu düşünce bir hatadır ve umarım en kısa zamanda bu hatadan dönülür. Tüm üniversitelerdeki öğrenciler kendi üniversitelerini korumaları gerekiyor.”

İnşaat Mühendisliği Bölümünden Doğukan ise, “Bir üniversitenin rektörü, oranın yöneticisi demektir. O konuma gelebilmek için de onu hak etmesi bedel ödemesi bir sınavdan geçmesi gerekir. Bunun dışında gelişen tüm olaylar insanın kendi iradesini, bilim insanlarından emek veren öğretmenlerden o konumu gerçekten hakeden insanların üstünde olduğunu kendine hak görmesidir. Nasıl bir öğrenci mezun olmak için veya belirli bir konuma gelmek için sınavlara tabi tutuluyorsa onu haketmesi gerekiyorsa bu durum öğretim üyeleri arasında da gerçekleştirilmeli’’ diyerek rektör atamalarını eleştirdi. 
 

 

ÖNCEKİ HABER

Sultanahmet ve Suruç saldırılarının faili Süleyman EL Aggal tutuklandı

SONRAKİ HABER

Bir yıllık ücretleri gasbedilen Kayı İnşaat işçileri eylem yaptı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa