12 Ocak 2021 23:07

10 soruda, Whatsapp’ın yeni sözleşmesi ne getiriyor? Alternatif uygulamalar neler?

Whatsapp’ın yeni sözleşmesi ne getiriyor, bu değişikliğin amacı ne? Whatsapp ve alternatif uygulamalar hangi verileri topluyor? Güvenli haberleşme için ne yapmalıyız?

Fotoğraf: DHA

Paylaş

İsmail Gökhan BAYRAM

Whatsapp'ın 2 milyarı aşkın kullanıcısından onaylamasını talep ettiği kullanım ve gizlilik koşulları güncellemeleri hem Whatsapp ve alternatiflerini hem de kişisel verilerimizin gizliliği ve korunmasını geniş kitleler içinde tartışmaya açtı. Çok sayıda Whatsapp grubu hızla Telegram ya da Signal’e taşınırken hâlâ Whatsapp’ta kalmakta ısrar edenlerin olduğu guruplarda bu dijital kavimler göçüne katılıp katılmama tartışmaları ateşli bir şekilde sürüyor.

Konu bu kadar herkesin gündemine girince farklı farklı açıklama ve öneri de geldi. Bilgi teknolojileri alanında çalışanların çoğunluğu Signal’e işaret ederken, yaygınlığı nedeniyle Telegram’a işaret edenler de az değildi. Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Ali Taha Koç ise Twitter hesabından “yerli ve milli” uygulamalar BİP ve Dedi’yi önerdi. Diğer yandan Rekabet Kurulu, Whatsapp’ın verileri Facebook ve ilişkili şirketleriyle paylaşma zorunluluğunu durdurdu. Kişisel Verileri Koruma Kurulu ise bugünkü toplantısında konuyu ele alacak.

Bir kısmı hukuk ve bilgi teknolojileri terminolojisine boğulmuş bu tartışmayı daha anlaşılır kılabilmek için çokça sorulan soruları yanıtlamaya çalıştık.

1- WHATSAPP'IN YENİ SÖZLEŞMESİ NE GETİRİYOR?

Whatsapp, 2016’da gizlilik sözleşmesinde yaptığı güncelleme ile çeşitli verileri kendisini 19 milyar dolara satın alan Facebook ile paylaşmaya başladığını duyurmuş ve bu paylaşımı kabul etmek istemeyen kullanıcılara bunu bildirmeleri için 30 gün süre tanımıştı. Whatsapp, 2016’daki bu 30 günlük sürede paylaşım onayını kaldıran kullanıcıların verilerini bu son sözleşmeyi kabul etseler dahi Facebook ile paylaşmamaya devam edeceğini duyurdu. 2016’da bu işlemi yapıp yapmadığınızı görebilmek için Whatsapp ayarlarından hesap bilgilerini talep etmeniz ve -  yaklaşık üç günlük bir süre içinde geldiğinde - bu bilgiler içinde arayıp bulmanız gerekiyordu. 2016’daki 30 günlük süreyi kaçıranlar ya da bu tarihten sonra Whatsapp’a kayıt olanlar içinse böyle bir hak söz konusu değil.

Son sözleşmeyle Whatsapp, verileri kullanım şekli ile Facebook ya da üçüncü şahıslarla paylaşım şeklini detaylandırıyor. Yeni sözleşmedeki en ciddi değişiklik, Whatsapp üzerinden şirketlerle haberleşmeye ve alışverişe dair işlemlerin Facebook üzerinde barındırılabileceğine ve Facebook tarafından denetlenebileceğine dair kısımda. Dikkat çeken bir diğer değişiklik ise Whatsapp sunucularının kullanıcının özel anahtarına hiçbir zaman erişimi olmadığını açıkça belirten cümlenin kaldırılmış olması. Bu cümlenin kaldırılması bir sürü olasılığa kapı aralayabilir. Özetle yapılan, köklü bir değişiklik olmaktan çok zaten var olanın detaylı bildiriminden ibaret. Ancak bu vesileyle kişisel verilerin gizliliği ve güvenliğinin yaygın tartışılır hale gelmesi olumlu.

2- BU DEĞİŞİKLİK NE AMAÇLA YAPILIYOR?

Whatsapp bu değişikliği “Whatsapp ve Facebook’ta size daha iyi hizmet verebilmek için” kılıfına büründürmeye çalışıyor. Oysa genel olarak şirketlerin, özelde de Facebook’un yıllar içindeki kişisel verileri kullanım şekillerine ve veri skandallarına baktığımızda bütün bu kullanıcı verilerinin en önemli kullanım alanı daha fazla kâr etmek.  Bu kâr için de çoğunlukla, gizlilik ya da verilerin korunması pek umursanmıyor. Facebook’un 2019’daki 70,7 milyar dolar gelirinin yüzde 98,5’i kişisel verilerimizin reklamlar için hedeflemede kullanılması ile elde ediliyor. Facebook, 2014’te 19 milyar dolara satın aldığı Whatsapp’ın 2 milyarı aşkın kullanıcısının verilerini henüz yeterli düzeyde kâra çevirebilmiş değil ve bunun için yeni yollar arayışında. Bu daha fazla kâr arayışı sırasında Whatsapp’ın önüne çıkabilecek çokça yasal engel mevcut. Whatsapp’ın izin tazeleme hareketinin bu engeller karşısında elini güçlendirmek için de olduğunu söyleyebiliriz.

3- WHATSAPP HANGİ VERİLERİ TOPLUYOR?

Kısa yanıt, uçtan uca şifrelenmiş karşılıklı iletişimin içeriği dışında hemen her şey. Uzun yanıt; hesap bilgileri, şifrelenmiş halde mesajlar, bağlantılar, kullanım bilgileri, telefon modeli, işletim sistemi, tarayıcı, IP adresi, telefon numarası, servis sağlayıcı ve operatör bilgileri, konum, çerezler ve Whatsapp aracılığı ile yapılan ödeme işlemlerinin bilgileri gibi ne kadar veriye ulaşabiliyorsa hemen hepsini topluyor Whatsapp.

4- BU VERİLER NE ŞEKİLDE KULLANILABİLİR?

Bütün bu veriler ile kullanıcıların alışkanlıklarını, hareketlerini, yaşamlarını detaylıca profillemek mümkün. Ki zaten reklam satışı açısından yapılan da bu. Hakkınızda ne kadar çok veri varsa reklam için de bir o kadar incelikli olarak hedeflenebilirsiniz. Çoğunlukla hangi gün ve saatlerde çevrimiçisiniz? Telefonunuzun modeli hangi gelir gurubuna daha yakın? Gün içinde ne kadar konum değiştiriyor, nerelere gidiyorsunuz? Kimlerle sıklıkla irtibat kuruyorsunuz? Söz konusu veriler bu ve benzeri soruların yanıtlanmasına ve bu yanıtlar sayesinde Facebook’un sattığı reklamların sizi daha iyi hedef alabilmesine olanak tanıyor. Ayrıca tüm bu veriler, yasal bir talep geldiğinde çoğunlukla talep eden kuruma da verilebiliyor.

5- BU DEĞİŞİKLİKTEN AB ÜLKELERİ NEDEN ETKİLENMİYOR?

Avrupa Birliği (AB) ülkeleri, 2018’de yasalaşan Genel Veri Koruma Tüzüğü (GDPR) nedeni ile bu değişiklikten etkilenmiyor. Yasalaştığı süreçte epeyce tartışma konusu olan GDPR’de kişisel verileri işleyebilmek ve paylaşabilmek için sağlanması gereken çokça koşul var. Whatsapp’ın “Ya onayla, ya terk et” yaklaşımı GDPR’nin veri paylaşımı ile ilgili koşulları ile çelişiyor.

6- WHATSAPP KARARINDAN DÖNDÜ MÜ?

Bu konuda gerek Whatsapp gruplarında gerekse de sosyal medyada CNN yayınını kaynak göstererek Whatsapp’ın kararından döndüğü iddia edilse de bu iddianın henüz gerçekliği yok. CNN’de böyle bir yayın yapılmadı. Facebook Türkiye de bu iddianın gerçeği yansıtmadığını ve sözleşmeyi kabul etmek için son tarihin 8 Şubat olduğunu açıkladı. 

7- REKABET KURULU KARARI NE KADAR UYGULANABİLİR?

Rekabet Kurulunun Whatsapp için aldığı “verileri paylaşma zorunluluğunun durdurulması” kararı politik bir baskı oluşturmakla birlikte yaptırım gücü açısından zayıf konumda. Whatsapp ve üst şirketi Facebook’un Türkiye’de yasal açıdan bu cezaların uygulanmasını zorlayabilecek kurumsal resmi bir varlığı yok. Sosyal medya yasasının gerektirdiği temsilci atamanın yerine getirilmemiş olması nedeniyle Facebook’a önce 10 milyon lira ardından da 30 milyon lira ceza kesilmişti. Ancak bu cezaları ve Rekabet Kurulunun kararını uygulamanın pratik bir yolu mevcut değil. Politik baskı dışında çeşitli erişime engelleme kararları ile Whatsapp “ikna edilmeye” çalışılabilir ancak Facebook’un reklam gelirinde Türkiye kaynaklı reklamların payı oldukça küçük ve gözden çıkarılabilir. Bu payın küçüklüğü, ikna gücünün de küçüklüğü olarak değerlendirilebilir.

8- YANLIŞLIKLA SÖZLEŞMEYİ KABUL ETTİM NE YAPABİLİRİM?

Sözleşmeyi henüz kabul etmemiş olsanız dahi eğer verilerinizi Whatsapp ve Facebook ile paylaşmak istemiyorsanız Whatsapp hesabınızı komple kapatmak ve kişisel veriler açısından daha güvenli alternatif uygulamalara taşınmak dışında ciddi bir çözüm yok. Eğer hesabınızı kapatacaksanız, ilk iş olarak Whatsapp’ta kaybetmek istemediğiniz verileriniz varsa bunları yedekleyin. Ardından menüde yer alan “Ayarlar > Hesap > Hesabımı sil” seçeneklerini izleyip telefon numaranızı girerek Whatsapp hesabınızı silebilirsiniz.

9- ALTERNATİF MESAJLAŞMA UYGULAMALARINDA DURUM NE?

Yaygınlığı nedeniyle Whatsapp’tan kaçış kolay olmasa da bu sözleşme kriziyle birlikte yaygınlığı biraz daha artan alternatif haberleşme uygulamaları var. Alternatiflerden birine geçmeyi düşünüyorsanız, kullanım yaygınlığı önemli bir kriter. Keza çevrenizde başka kimsenin kullanmadığı bir haberleşme uygulamasının derdinizi çözmeyeceği ortada. Yaygınlık kriterini göz önünde bulundurduğumuzda iki seçenek öne çıkıyor: Telegram ve Signal.

Telegram

Telegram, verilerinizi Facebook gibi ayan beyan pazarlamıyor olabilir ancak veri toplama konusunda Whatsapp’tan çok da geri kalmıyor. Üstelik kullandığı şifreleme sistemi de güvenlik açısından biraz tartışmalı. Telegram uçtan uca şifrelemeden ziyade şifreli dağıtık bir altyapının daha güvenli olduğunu savunuyor. Telegram’ın uygulaması açık kaynaklı olsa da sunucusu açık kaynaklı olmadığından sunucu tarafındaki kodun analizi mümkün değil.

Signal

Signal mecburen aldığı sınırlı miktarda kişisel veri dışında verilerinizi toplamıyor. Signal tarafından uçtan uca şifreleme için geliştirilen protokol Whatsapp tarafından da kullanılıyor. Hem uygulaması hem de sunucusu açık kaynaklı olduğundan her iki tarafta da kodu bağımsız araştırmacılarca analiz edilebiliyor. Tüm bu özellikleri nedeniyle hem Telegram’a hem de Whatsapp’a kıyasla daha güvenli ve verilerinizin gizliliğine daha saygılı. Elbette bütün bunların Signal kullanmayı yüzde 100 güvenli kılmadığının da farkında olmak gerek. Diğer kullandığınız uygulamalardan virüslere, henüz açığa çıkmamış istihbarat saldırı ve sızıntılarından kaynak kodda henüz ortaya çıkmamış açıklara kadar, verilerinizin sızabileceği çokça olasılık var. Dolayısıyla sadece Signal kullanmak yeterli değil. Hangi uygulama ile hangi verileri paylaştığınızı ve cihazlarınızın durumunu da gözeten genel bir titizliğe ihtiyaç var.

10- HABERLEŞME UYGULAMALARININ KARŞILAŞTIRMALI ÖZELLİKLERİ NELER?

 

Skype

Telegram

Whatsapp

Signal

Veri toplama

EvetEvetEvetAsgari

Şifreleme

Sadece "Özel Görüşmeler"de uçtan uca

Gizli görüşmeler ve aramalarda uçtan uca

Uçtan uca

Uçtan uca şifreleme

Açık kaynak mı?

Hayır

Uygulama açık kaynak, sunucu değil

Hayır

Evet

Şeffaflık raporu var mı?

Evet

Hayır

Evet

Evet

Kim fonluyor?

Microsoft

Pavel Durov

Facebook

Signal Vakfı ve Basın Özgürlüğü Vakfı gibi vakıflar

ÖNCEKİ HABER

ERÜ öğrencileri sınavlarda kamera zorunluluğunun kaldırılmasını istiyor

SONRAKİ HABER

Baldur grevcilerinin eş ve çocuklarına

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa