15 Ocak 2021 12:22

Hrant Dink davası: Sanıklar ya birbirini suçluyor ya da "FETÖ’cü değilim" diyor

Hrant Dink’in öldürülmesinde ihmali olan kamu görevlilerinin yargılandığı davanın bugün görülen duruşmasında sanıklar ya birbirini suçladı ya da "FETÖ’cü değilim" diyerek kendilerini aklamaya çalıştı.

Fotoğraf: DHA

GÜNCEL

Paylaş

Meltem AKYOL
İstanbul

Hrant Dink’in öldürülmesinde ihmali olan kamu görevlilerinin yargılandığı davada esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmalara devam edildi. Duruşmada savunma yapan sanıklar ya birbirini suçladı ya da "FETÖ’cü değilim" diyerek kendilerini aklamaya çalıştı. Dönemin Trabzon Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdür Metin Yıldız, savunmasında eski İstihbarat Daire Başkanı Engin Dinç ile yaptığı telefon görüşmelerinin dosyaya girdiğini söyleyerek “Madem öyle neden Engin Dinç sadece görevi kötüye kullanmaktan yargılanmaktadır?” diye sordu.

"FETÖ’CÜ DEĞİLİM" SAVUNMASI

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesinde sorumluluğu bulunan Emniyet, İstihbarat ve jandarma görevlilerinin yargılandığı davanın122. duruşması Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Sanıkların esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmalarına devam edilen duruşmada ilk olarak Trabzon Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdür Metin Yıldız söz aldı.

1 Eylül 2004'ten 24 Temmuz 2007'ye kadar Trabzon İstihbarat Şube Müdürü olarak görev yapan Yıldız, savunmasına “FETÖ’cü’ değilim, ‘FETÖ’ ile herhangi bir bağlantım yok” sözleri ile başladı ve savunması bitene kadar bunu çeşitli aralıklarla tekrarladı.

ALİ ÖZ’Ü SUÇLADI

2006 yılı temmuz ayında Yasin Hayal’in Hrant Dink’i öldürmeyi planladığı bilgisini Trabzon Jandarma İstihbarat Şube Müdürlüğü görevlileri olan Veysal Şahin ve Okan Şimşek’ten aldığı halde gereğini yapmamakla ve Trabzon Jandarma İstihbarat Şube Müdürlüğü görevlilerince, İstanbul İl Jandarma İstihbarat Şube Müdürlüğü görevlisi sanıklarla kontak kurularak cinayetin planlanması ve icrası noktasında müşterek hareket ettikleri suçlamaları yöneltilen Yıldız, Okan Şimşek ve Veysal Şahin’den aldığı bilgiyi dönemin Trabzon İl Jandarma Komutanı Albay Ali Öz’e 3 defa ilettiğini söyledi. Öz’ü suçlayan Yıldız, “Bana verilen bilgiyi Ali Öz’e ilettim, o 'sonra görüşelim’ dedi. Daha sonra ‘bana bilgi notu hazırla’ dedi. Ben de bilgi notunu hazırladım, emrini istedim, inceleyip emir vereceğini söyledi. Artık bu aşamadan sonra ne yaptığını sorgulamam söz konusu değildir” diye konuştu.

"VOLKAN ŞAHİN’İ TANIMIYORUM" İDDİASI

Ali Öz’ün savunmasında "bilginin kayıt altına alınmasını" istediğini belirten Yıldız, “Ali Öz bugüne kadar bunu istememiştir. Bugüne kadar tek bir görev sonuç raporunda Ali Öz’ün tek bir imzası yoktur” ifadelerini kullandı.

Trabzon İl Merkez Jandarma Komutanlığı'nda 3. Asayiş Tim Komutanı olarak görev yapan Volkan Şahin’i de tanımadığını iddia eden Yıldız, “Erhan Tuncel ve arkadaşlarını tanıyan Volkan Şahin’dir. Bir istihbarat personeli değildir, görev yaptığımız dönemde kendisini tanımıyorum” dedi.

"O ZAMAN ENGİN DİNÇ NEDEN SADECE GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMAKTAN YARGILANIYOR?"

Eski İstihbarat Daire Başkanı Engin Dinç ile yaptığı telefon görüşmelerinin dosyaya girdiğini söyleyen Yıldız, “Engin Dinç ile görüşmem sanki sakıncalıymış gibi görünüyor, madem öyle neden Engin Dinç sadece görevi kötüye kullanmaktan yargılanmaktadır?” diye konuştu.

Yıldız son olarak "Hrant Dink’in öldürülmesi planı varsa bu FETÖ’nün planı olmalıdır. Cinayet FETÖ’nün amaçları doğrultusunda işlenmiş olabilir ama ben FETÖ’cü değilim" ifadelerini kullandı.

BALTA’NIN AVUKATI "ZAMAN AŞIMI" KILIFINA SIĞINDI

Yıldız’ın ardından cinayetin işlendiği dönemde Samsun Emniyet Müdürlüğünde Terörle Mücadele Şubesinde Emniyet Amiri olan Metin Balta söz aldı. Tetikçi Ogün Samast’ın Samsun Emniyetinde bayraklı fotoğraflarının çekilmesi talimatı vermekle suçlanan Balta’ya "Terör örgütü üyeliği" suçlaması yöneltiliyor. Ogün Samast’ın bayraklı fotoğraflarının çekilmesi talimatını vermediğini savunan Balta, suçlamaları reddederek beraatını istedi. Avukatı ise zamanaşımı zırhına sığındı, “12 yıl geçti, zaman aşımına geçmiştir” diyerek beraat talep etti.

ÜYE HAKİMDEN YILDIZ’A: NEDEN EK RAPORLARA BAKMADINIZ?

Eski Mülkiye Başmüfettişi Şükrü Yıldız bu celsede savunma yaptı. Cinayetten sonra toplam 16 rapor hazırladığını söyleyen Yıldız, “246 sayılı yazıyı görmedim, bu yazı benden de gizlenmiştir. Ben Trabzon emniyetinde araştırma yapıyordum, 246’yı vermediler. İnceleme için verilen klasörün içerisinde o yazı yoksa bizim bunu görme şansımız yok” savunmasını yaptı.

Mahkemede üye hakim, Şükrü Yıldız'a kendisi hakkında hazırlanan müfettiş raporlarını hatırlattı ve Yıldız’a "Raporları görebilecekken görmemişsiniz, ek raporlara bakabilirdi deniyor" diye sordu. Yıldız, “Müfettiş raporlarında diğer raporların ilgililerine bakabilirdin dediler ama bakmadım ne yazık ki” diye yanıt verdi.

Duruşmada Eski Mülkiye Müfettişi Mehmet Ali Özkılıç da mütalaya karşı savunma yaptı. Özkılıç, “Görevime TC’ye sadakatle bağlıyım. Görevimi en iyi şekilde yapmaya çalıştım” dedi. Özkılınç’tan sonra Trabzon jandarma istihbarat görevlisi Okan Şimşek’e savunma yaptı. Şimşek, savunmasında Ali Öz’ü suçladı.

SAVUNMALARIN ALINMASINA 20 OCAK’TA DEVAM EDİLECEK

Duruşmaların görülmesine 20 Ocak’ta devam edilecek. 20 Ocak’taki duruşmada İstihbarat Daire Başkanlığı görevlisi Hamdi Egbatan ve Tamer Bülent Demirel, Jandarma Genel Komutanlığı İstihbarat Başkanlığı eski görevlisi Hamza Celepoğlu, Trabzon jandarma istihbarat görevlileri Veysal Şahin ve Volkan Şahin, Samsun emniyet görevlileri Yakup Kurtaran ve Yüksel Avan, İstanbul jandarma istihbarat görevlileri Yavuz Karakaya ve Yusuf Bozca’nın esas hakkındaki savunması alınacak.