17 Ocak 2021 15:04

SES: Sağlık emekçilerine yönelik her şiddet olayında Murat Alan’ın payı olacaktır

SES Genel Merkezi, Yeni Akit Haber Müdürü Murat Alan’ın sağlık emekçilerini hedef gösteren açıklamaları üzerine "Sağlık emekçilerine yönelik her şiddet olayında Murat Alan’ın payı olacaktır" dedi.

Ekran görüntüsü, Akit TV canlı yayınından alınmıştır

Paylaş

Yeni Akit Haber Müdürü Murat Alan’ın sağlık emekçilerini hedef gösteren açıklamalarına SES Genel Merkezinden yanıt geldi. "Sağlık emekçilerine yönelik her şiddet olayında Murat Alan’ın payı olacaktır" diyen SES, yayın kuruluşlarına yalan haber yapmamaları için çağrıda bulundu ve "Murat Alan gibi açıklamaları ile insanlık suçu işleyenleri programlarına çağırmamaya davet ediyoruz” ifadelerine yer verdi.

Akit TV'de yayınlanan bir programda Yeni Akit Gazetesi Haber Müdürü Murat Alan, sağlıkçıların tepkisini çeken ifadeler kullandı. 6 bin liradan aşağı maaş alan hemşire olmadığını süren Alan, sağlıkçıların sürekli "özlük hakları" sorununu dile getirmesinden şikayet etti. Sağlıkçıların yaşanılan kriz ortamında özlük hakları gibi konuları açmamaları gerektiğini savunan Alan, “Afrin’e ordumuz gideceği zaman subaylarımızın ‘Bizim özlük haklarımızı verin’ demesi gibi. Yahu biz bunu mu konuşuyoruz? TSK’nın oraya nasıl gireceğini mi konuşacağız, yoksa sizin özlük hakları konusunu mu?" dedi. Alan ayrıca "Bu ne biliyor musunuz? ‘Rüşvetimi ver susayım’ mantığı gibi bir şey” ifadelerini sarf etti.

Alan'a sağlık meslek örgütlerinden yanıt geldi.

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), açıklamasında, “Özellikle pandemi sürecinde sağlık emekçilerinin en küçük hak alma taleplerini birçok basın ve yayın kuruluşu adeta talimat almışçasına çeşitli yöntemlerle manipüle etmeye çalışmaktadır” dedi.

"Murat Alan şahsında gerçekleri çarpıtan bütün basın kuruluşlarına cevabımızdır" denilen açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

“Sağlıkta ve kamuda dönüşüm programının temeli 1980 askeri darbesi ile yaşama geçirilen 24 Ocak kararları, DB, GATS gibi anlaşmalara dayansa da bunların uygulanması 2003 yılında AKP iktidarlarının başladığı sürece dayanmaktadır. Sağlıkta dönüşüm programı ile koruyucu sağlık hizmetlerinin gerilemesi, tedavi edici hizmetlere yönelim, katkı katılım payları, ilave ücretler gibi vergiler dışında birçok kalemde halkın cebinden para çıkma uygulamaları yaşanmaya başlandı. Yine sağlık emekçileri açısından temel ücret yerine performans uygulaması, emekliliğe yansımayan ücret, taşeron çalıştırma usulleri ile kadrolu güvenceli istihdam modeli terk edildi. Bu dönemin en önemli özelliklerinden biri de sağlık alanı kar edilmesi gereken bir alan olarak değerlendirilip muayenenin esas alındığı, kışkırtılmış bir sağlık talebi yaratıldı.”

“BASININ VE İKTİDARIN YAKLAŞIMLARI, SAĞLIKÇILARI HEDEF HALİNE GETİRDİ”

Sağlıkta talep kışkırtıldıkça ve yetkililerin sağlık emekçilerini hor gören, köle gibi gören açıklamaları ve yaklaşımlarının artmasıyla sağlıkta şiddetin de arttığının altı çizilen açıklamada şöyle devam edildi:

“Onlarca sağlık emekçisi basının bu tür yaklaşımları ve iktidar yetkililerinin söylemleri nedeniyle hedef haline gelerek görevleri başında katledildi. Her gün sağlık emekçilerine yönelik şiddet haberleri duyuyoruz. 'Şiddet sona ersin' diye iş yerlerimizin önünde defalarca eylemler, açıklamalar yaptık. 'Beyaz Grev’ler örgütledik. Yetkililere, parlamentoya yasa tasarıları sunduk. Ama şimdiye kadar şiddetin önlenmesi için gerekli tedbirler ve kararların alınmasını sağlayamadık. En önemli tedbir elbette ki sağlık emekçilerine yönelik dil ve üslubun değişmesi ve meslekleri ile kişiliklerine hürmetle başlar.”

"TEŞHİR ETTİK”

Sağlık hizmetleri sınıfı, teknik hizmetler sınıfı, yardımcı hizmetler sınıfı, taşeron, süreli işçi sınıfı vb. hiç kimsenin Murat Alan’ın dediği gibi 6 bin TL’nin üzerinde ücret almadığının altı çizilen açıklamada şöyle denildi:

“Yeni yılda memura verilen yüzde 3 zam ve enflasyon farkı kadar sağlık emekçileri de zam almıştır. İşe yeni başlayan bir hemşireden, 30 yıldır görevde olan bir hemşireye kadar tamamının maaşı 4 bin TL’nin altındadır. Emekliliğe yansımayan sabit ek ödemeler ile birlikte ellerine geçen maaş toplamda 6 bin TL’nin altındadır. Yoksulluk sınırı 8 bin TL’nin üstündedir. Açlık sınırı 2500 TL civarıdır. Sağlık emekçileri yoksulluk sınırının çok altında, açlık sınırının az üstünde maaş almaktadır. Emeklilik hakkı gelen sağlık emekçileri asgari ücret civarı emekli maaşı alacağı için ölünceye kadar çalışmak zorunda kalmaktadır. 14 Ocak 2021 Perşembe gecesi Murat Alan gibi sağlık emekçilerinin maaşlarını yüksek gösteren basın yayın kuruluşları için maaş bordrolarımızı e-devletten çıkarıp saat 21.01’de #YalancınınMumu hashtag’i ile teşhir ettik. İsteyen basın yayın kuruluşlarına yeniden gönderebiliriz.”

“AZ PERSONELLE ÇOK İŞ YAPTIK, AYLARCA AİLELERİMİZ İLE GÖRÜŞEMEDİK”

Pandemi sürecinde yüzlerce sağlık emekçisinin hayatını kaybettiği, 150 bin civarında sağlık emekçisinin Kovid-19'a yakalandığı vurgulanan açıklamada, “Az personelle çok iş yaptık. Aylarca ailelerimiz ile görüşemedik. Çocuklarımızla kucaklaşamadık. Mahkemeler tehlikeli iş yapıyoruz diye çocuklarımızın velayetini bizden alıp sağlıkçı olmayan ebeveynlerine verdi. Filyasyon ekiplerine, nöbetli çalışanlara verilen yemek bile utanç kaynağı oldu. Grevi, iş bırakmayı, çalışmama hakkımızı kullanacağımız en meşru ve haklı dönemde olmamıza rağmen halkımızın sağlık hizmetine olan ihtiyacını gözeten bir yerden sosyal medya etkinlikleri, işyerleri önü basın açıklamaları, kısa oturma eylemleri şeklinde ve bordrolarımızı yakarak taleplerimizi dile getirmeye çalıştık. Ama bıçak kemiğe dayandı, dayanacak gücümüz kalmadı” denildi.

“MURAT ALAN SAĞLIK EMEKÇİLERİNİ HALKA HEDEF GÖSTERMEKTEDİR”

Sağlık emekçilerinin bu kadar zorlu koşullarda çalıştığı böylesi bir dönemde, Murat Alan gibilerin söylemleri ile topluma hedef gösterildikleri ifade edilen açıklama şu çağrıyla sona erdi:

“Sağlık emekçisine yönelik şiddetin temel nedeni Murat Alan gibi toplumu manipüle eden ayrıştırmaya çalışan kişilerdir. Murat Alan suç işlemiştir. Sağlık emekçilerini halka hedef göstermektedir. Ayrıca sağlık emekçileri arasında ayrıştırıcı dil kullanarak bizleri bölmeye çalışmaktadır. Bu tutumları nedeniyle Murat Alan’ı kınıyoruz. Yaşanacak her şiddet olayında kendisinin de payının olacağını hatırlatıyoruz.

Bir kez daha basın yayın kuruluşlarına yalan haber yapmamaları için çağrıda bulunuyor, Murat Alan gibi açıklamaları ile insanlık suçu işleyenleri programlarına çağırmamaya davet ediyoruz. Bu suça ortak olmayın diyoruz. Bordro isterseniz göndeririz. Sorunlarımızı dinlemek isterseniz anlatırız. İktidara yaranmak için halka yalan söyleyenlerin değil, emekçilerin sesi olun.”

ANKARA TABİP ODASI: HADDİNİ BİL!

Ankara Tabip Odası da RTÜK ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'yı göreve davet ederek sosyal medya hesabından şu açıklamayı yaptı:

"Covid-19 pandemisine karşı özveriyle mücadele eden sağlık çalışanlarına ‘rüşvetçi’ karalamasında bulunan, kamuoyunu yalan beyanla yönlendirerek sağlık emekçilerine karşı kin ve düşmanlığa sevk edici açıklamalar yapan Yeni Akit Gazetesi Haber Müdürü Murat Alan Haddini Bil!

Yüzlerce sağlık çalışanını Covid-19 pandemisi nedeniyle kaybettiğimiz bir dönemde bu sözler kabul edilemez! Sağlık Bakanlığı, Fahrettin Koca, ve RTÜK’ü göreve davet ediyoruz! Bizler; sağlık çalışanları olarak lütuf değil, hakkımızı istiyoruz!” (İstanbul/EVRENSEL)

 

ÖNCEKİ HABER

Fenerbahçe, Mesut Özil transferinde mutlu sona ulaştı

SONRAKİ HABER

İzmir’de 10 Ekim Anıtı ve Anma Yeri proje yarışması sonuçlandı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa