Madenci şirket, Sandras Dağı için yapılacak ÇED toplantısını kısıtlamaya denk getirdi

Abidin ÇINAR
Muğla

Muğla’nın Köyceğiz, Dalaman, Ortaca-Dalyan ilçelerinin yaşam kaynağı olan Sandras diğer adıyla Çiçekbaba Dağı, iş makinelerinin vadide yankılanan sesleri, kayaları yükleyip götüren kamyonların tozu altında yaşam mücadelesi veriyor. Bölgede maden işleten Alfa Olivin firması 19 Ocak’ta maden işletme sahası genişletme projesi kapsamında yeni ÇED süreci için halkın katılımı toplantısını yapacağını duyurdu.

“KISITLAMALAR SEBEBİYLE KATILIM DÜŞÜK OLACAK” 

Alfa Olivin firmasının, iptal ettiği maden işletme sahası genişletme projesini eylül 2020’de “revize” ederek yeni bir ÇED süreci için girişimde bulunduğunu hatırlatan Sandras’ı Koruma Platformu Sözcüsü Neşe Yüzüak, “Şirket Gökçeova Gölü kenarındaki ilave maden sahasından vazgeçti ve Ağla köyü yakınındaki ruhsat alanında işletme alanını değiştirdi” dedi. Alfa Olivin firmasının yeni ÇED süreci kapsamında halkın katılımı toplantısını 19 Ocak’ta yapacağını söyleyen Yüzüak, “Salgın, şu an çok daha vahim bir aşamada, yasaklar ve kısıtlamalar daha da genişletilmiş durumda. Salgın kaynaklı yasak ve kısıtlamalar sebebiyle katılım kolaylıkla ve arzu edilen çoğunlukta sağlanamayacak” dedi. Toplantı başlama saatinin 14 olması sebebiyle toplantı süresince sokağa çıkma yasağına tabi olan 65 yaş üstü vatandaşların isteseler de toplantıya katılamayacağını vurgulayan Yüzüak şunları söyledi: “Sokağa çıkmalarına izin verilen süre içinde toplu taşıma araçlarını kullanmaları yasak olan 20 yaş altı vatandaşlar, özel araçları yoksa toplantı yerine ulaşamayacak, katılmak isteyen vatandaşlar hayatı ve doğası arasında seçime zorlanacak, böylelikle ÇED yönetmeliğinde belirtilen ‘halkın katılımı toplantısının amacı’nın aksine halk yeterli şekilde bilgilendirilemeyecek, görüş ve önerileri alınamayacak. Bundan dolayı toplantının iptalini dernek ve bireysel dilekçelerimizle talep ettik.” Bu olumsuz şartlara rağmen toplantının yapılmasının kararlaştırıldığını belirten Yüzüak, “Toplantıya katılacağız, Sandras için hepimiz orada olacağız” dedi.

“SANDRAS DAĞI, MADEN RUHSATLARIYLA KUŞATMA ALTINDA”

Sandras’ın 12 maden ruhsatı ile kuşatma altında olduğunu belirten Yüzüak, bu ruhsatların, Sandras’ın koruma statüsü, Köyceğiz-Dalyan Havzası’nın ana su kaynağı olması ve bu kaynaktan yaşam bulan köyler ve kentler yok sayılarak verildiğini söyledi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 2016 yılında belediye ve ilgili kurumlara sunduğu planlara göre, Kartal Gölü’nün mevcut korunacak sit alanı 1203 hektardan 2 bin 989 hektara çıkardığına vurgu yapan Yüzüak, “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, kesin korunacak alanları tanımlarken, ‘Bölgesel, ulusal veya dünya ölçeğinde olağanüstü ekosistemlerin, türlerin, habitat ve jeolojik jeomorfolojik özelliklerin korunduğu, genel olarak insan etkisi olmadan meydana gelmiş, insan faaliyetleri sonucu bozulma veya tahrip olma riski yüksek olan alanlar kesin korunacak hassas alan’ der. Ama, Muğla İli Doğal Sit Alanlarının Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Projesinde alan hakkındaki bilimsel görüşlere rağmen, maden işletme ve kapasite artırma izinleri birbiri ardına verilebilmektedir” dedi.

“HALKI YAŞAM ALANLARINI KORUMAYA ÇAĞIRIYORUZ”

Sandras Dağı ve etki alanındaki Köyceğiz-Ortaca-Dalaman bölgesi madencilik faaliyetleri sebebiyle tehdit altın olduğunu belirten Yüzüak, “Sandras Dağı su kaynaklarıyla, endemik türleriyle, toprağı ve taşıyla, dereleriyle, gölleriyle, tüm ekosistemiyle bölgemizin birincil öneme sahip ana yaşam kaynağıdır. Bölge halkını onu korumaya çağırıyorum” dedi. Sandras Dağı’nda maden dahil telafisi mümkün olmayacak doğa tahribatına yol açan tüm faaliyetlerin durdurulmasını isteyen Yüzüak taleplerini şöyle sıraldı: “Kapasite artırım talepleri için ‘ÇED olumsuz’ kararının verilmesi ve izinlerin iptal edilmesi; Sandras Dağı’nın tamamı ve etki alanındaki çevresi, kuzeyindeki Kartal Gölü Tabiatı Koruma Alanı, Gökçeova Gölü de dahil olacak şekilde genişletilerek koruma altına alınması.”