Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkçeye hak ettiği ihtimamı göstermiyoruz
"Kültür ve Turizm Bakanlığı 2019-2020 Özel Ödülleri Töreni"nde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Türkçeye hak ettiği ihtimamı göstermiyoruz" dedi.
Recep Tayyip Erdoğan | Fotoğraf: Halil Sağırkaya/AA
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Türkçeye hak ettiği ihtimamı göstermiyoruz. Dilde sadeleştirme niyetiyle çıkılan yolda Türkçemiz tarihimizin en büyük kelime katliamına maruz bırakılmıştır" dedi.
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen Kültür ve Turizm Bakanlığı 2019-2020 Özel Ödülleri Töreni'nde konuştu. Erdoğan açıklamasında, "Pek çok alandaki sıkıntıların temelinde dil vardır. Dilimize hak ettiği dikkat ve rikkati göstermeden diğer konularda da mesafe alamayız" dedi. "Milli kimliğimizin ve hafızamızın nişanesi olan Türkçeye hak ettiği ihtimamı göstermiyoruz" diyen Erdoğan, "Dilde sadeleştirme niyetiyle çıkılan yolda Türkçemiz tarihimizin en büyük kelime katliamına maruz bırakılmıştır" ifadelerini kullandı.
"TARİHİN EN BÜYÜK KATLİAMINA MARUZ BIRAKILMIŞTIR"
Erdoğan, "Diline sahip çıkmayan, dilini zenginleştiremeyen milletler tıpkı kökleri kuruyan ağaçlar gibi esen rüzgarlar karşısında devrilmeye mahkumdur. Bu acı gerçeğe rağmen halen dil meselesine yeterince eğilmiyoruz. İşte caddelerde böyle dolaştığınız zaman dükkanları, marketleri gördüğünüzde bakıyorsunuz bizim dil nerede? Buralarda bizim dil yok. Bambaşka şeyler var. Tabelalarda bambaşka şeyler var. Bunu kaybettiğimiz anda biz kendimizi kaybetmiş oluruz. Milli kimliğimizin ve hafızamızın nişanesi olan Türkçe'ye hak ettiği ihtimamı göstermiyoruz. Bunda elbette bir dönem özleştirmecilik adı altında dilimizin çoraklaştırılmasının, sığlaştırılmasının, kısırlaştırılmasının payı bulunuyor. Dilde sadeleştirme niyetiyle çıkılan yolda Türkçemiz tarihimizin en büyük kelime katliamına maruz bırakılmıştır. Asırlar boyunca kullana kullana Türkçeleştirdiğimiz kelimelere getirilen yasaklar, iddia edildiği gibi dilimizi yabancı dillerin boyunduruğundan kurtarmaya yetmemiştir. Bilakis dil cellatlarının elinde güzel Türkçemiz bir müddet sonra bizzat Gazi'nin ifadesiyle bir çıkmaza saplanmıştır." ifadelerini kullandı.
"DİLDE MÜSTEVLİLERİN ADETA MAHKUMU DURUMUNDAYIZ"
Günlük konuşmada İngilizce kelimelerin kullanılmasını da eleştiren Erdoğan şunları söyledi:
"Bugün geldiğimiz noktada gençler bir asır önce vefat eden dedelerinin mezar taşını dahi okuyup anlayamaz durumdadır. Sadece gençlerimiz değil, üniversite mezunu insanlarımız bile 70- 80 sene evvel yazılan eserleri okurken zorluk çekiyor. Çoğu insan bırakın Yahya Kemal'i, Ömer Seyfettin'i, Fuat Köprülü'yü, Ziya Gökalp'i nispeten daha sade eserler bırakan Necip Fazıl'ı, Peyami Safa'yı, Tanpınar'ı dahi sözlük yardımı olmadan anlayamıyor. Bu vahim tablo son yıllarda kullanımı giderek yaygınlaşan sosyal medya dili ve plaza dili ile daha da kötüleşmektedir. Forward etmek, set etmek, aksiyon almak gibi ne Türkçe'ye ne de İngilizce'ye uyan tuhaf bir dil ortaya çıkmıştır, ben de anlamıyorum. Aynı şekilde kısaltma bahanesiyle uydurulan ve ne olduğu anlaşılmayan harf yığınları sosyal medyayı istila etmiştir. Dilde müstevlilerin adeta mahkumu durumundayız. Elbette başka dillerden kelime almak kusur değil, aksine bir zenginliktir. Dilin sesi ve cümle yapısını, yani Türkçenin mayasını bozmadığı sürece bundan bir beis yoktur. Halbuki Türkçe fiiller ve kelimeler yerine yabancı dillerdeki karşılıkları ikame edilmekle kalmıyor, asıl Türkçemizde olmayan zaman ve cümle yapılarıyla dilimizin özü tahrip ediliyor. Bu tuhaf dilin toplumun belli kesimleri arasında saygınlık meselesine dönüşmesi, meselenin başka bir halidir." (Ankara/DHA)