21 Ocak 2021 13:15
Son Güncellenme Tarihi: 21 Ocak 2021 21:51

Süleyman Soylu ve Abdülhamit Gül’ün "tutuklama siparişi" polemiğine dair kim ne dedi?

Süleyman Soylu'nun annesine küfür eden şahsın serbest bırakılmasına tepki göstermesiyle başlayan ve Adalet Bakanı Abdülhamit Gül'ün "Yargıya parmak sallayamaz" sözleriyle süren tartışmada kim ne dedi?

Süleyman Soylu (solda) ve Abdülhamit Gül | Fotoğraflar:DHA

Paylaş

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun annesine sosyal medyadan küfür eden şahsın serbest bırakılmasına Twitter'dan tepki göstermesiyle başlayan ve Adalet Bakanı Abdülhamit Gül'ün "Türkiye bir hukuk devletidir. Burada kanunlar, kurallar, usuller işler; hukuk işler. Bu işleyişi beğenmeyen gider itiraz hakkını kullanır ama yargıya parmak sallayamaz" sözleriyle süren tartışmaya AKP yöneticileri ve diğer siyasi partiler de dahil oldu.

AKP Genel Sekreter Yardımcısı Yasin Bölükbaşı, Twitter hesabından yaptığı paylaşımla isim vermeden Süleyman Soylu'ya sitem etti. "Bir telefon ötede olan kişilere meramını buradan anlatmaya kalkıyorsan niyetin sorgulanır" diyen Bölükbaşı, bir dğer paylaşımında da "Parti disiplini dava disiplinidir. Biz böyle gördük böyle öğrendik" ifadelerini kullandı.

AHMET DAVUTOĞLU: SÜLEYMAN SOYLU, ADALET BAKANI'NA PARMAK SALLADI

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ise "Süleyman Soylu, Adalet Bakanı’na parmak salladı" yorumunda bulundu.

"Yeniçağ TV" YouTube kanalının "Söz Hakkı" programında konuşan Davutoğlu, "Süleyman Soylu’nun yaptığı açıklama Berat Albayrak’a attığı omuz gibi aynen. Ben o dönem Başbakan olsaydım o görüntüyü veren Albayrak’ı ve Soylu’yu hemen görevden alırdım. AK Parti’de yeni bir liderlik yarışı başladı. Herkes Tayyip Erdoğan sonrası koltuk peşinde, Erdoğan da kendi iktidarının peşinde. Süleyman Soylu, Adalet Bakanı’na parmak salladı" dedi.

"Kahramanlık hikayeleri anlatıyorlar ama mafya çeteleri ülkeyi sarmışsa İçişleri Bakanı görevini yapmıyor demektir" diyerek Soylu'yu eleştiren Davutoğlu, "Senin döneminde bir siyasetçi 12 Eylül’den sonra sokak ortasında saldırıya uğradı. Biz İçişleri Bakanı’ndan hesap sorarız. Bakana hesap vermek düşer. Her fırsatta gündemi değiştirmek için mağduriyet üretmek için yapılıyor. Hukuk herkese lazım. Kıyaslamak doğru değil ama size saldıranlar hemen serbest kaldı. Benim eşime küfür edildi neredeydi Süleyman Bey? Akşener’in evi basıldı neredeydi Süleyman Bey?" diye konuştu.

CHP'Lİ ENGİN ALTAY: BUZ GİBİ KAVGA

CHP Grup Başkan Vekili Engin Altay da TBMM’de düzenlediği basın toplantısında konuya dair değerlendirmede bulundu. Altay, "Bana göre buz gibi kavgadır. Kavgalarını endişe ile izliyoruz. Bu devlette liyakatin bittiğinin, sistemin ucubeleştiğinin cisimleşmiş halidir. Sayın Soylu’nun validesine yapılan saygısızlık kabul edilemez ancak Sayın Soylu aynı hassasiyeti Genel Başkanımıza Çubuk’ta yapılan saldırıda da gösterebilseydi keşke” dedi.

NE OLMUŞTU?

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, uzun süredir hastanede tedavi gören gören annesi Servet Soylu’ya sosyal medyadan küfür eden şahsın serbest bırakılmasına dün Twitter'dan tepki göstermişti. Küfür içeren paylaşımın ekran görüntüsünü paylaşan Soylu, "45 gündür anam hastanede. Annemle fotomun altına küfreden alçak mahkemeye çıkıyor ve adli kontrolle serbest. Ne yapmalıyım? Bakan olsam ne yazar? Millet, devlet işleriyle boğuşurken anasının namusuna sahip çıkamamak ne ifade eder. Tweetimle yeniden alınırsa da provakasyon sayacağım" demişti.

Adalet Bakanı Gül ise bugün Ankara Hakimevinde düzenlenen “5. Yılında İstinaf Değerlendirme Toplantısı”nda yaptığı konuşmada 2 yıla kadar hapis cezası gerektiren bir suçta tutuklamanın yasak olduğunu hatırlatarak, şunları söylemişti:

"Yargıyı kanunları uyguladığı için suçlamak, eleştirmek insaflıca değildir. Yargı kimsenin sıfatına bakmaz, kanun önünde herkes eşittir. Yüce Meclis kişiye, olaya özgü kanun çıkarmıyor.

Hakimin yerine bazen sosyal medya mahkemesi kuruluyor, hatta infaz bile ediliyor. Bu giderek postmodern bir toplumsal mühendisliği halini almış durumda. Bunların tartışılacağı, olgunlaştırılacağı yer yüce Meclis çatısıdır, sosyal medya mecrası değildir.

Klavye başına geçip her gün sosyal medyada bana tutuklama siparişi ya da tahliye siparişi verenlere sesleniyorum. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Burada kanunlar işler, kurallar işler, usuller işler ve işlemeye de devam eder. Bu işleyişi beğenmeyen gider itiraz hakkını kullanır ama yargıya kimse parmak sallayamaz.

Adalet Bakanının da bu işleyişe müdahale etmesini kimse bekleyemez. Adalet Bakanının hakim, savcı cübbesi yoktur, görevim süresince o cübbeyi giymedim ve hiç kimse kusura bakmasın o cübbeyi de görevim boyunca asla giymeyeceğim." (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

Kaynak şirketlere aktarılmazsa elektrik yurttaşa 3 yıl ücretsiz verilebilir

SONRAKİ HABER

Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri: İttifakın geniş olması kırılganlığın da sebebi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa