01 Şubat 2021 17:26

Avusturya'da polisin ‘sağ gözü’ kör

Viyana’da planlanan iki protesto etkinliği ve yürüyüşe yönelik kolluk kuvvetlerinin tutumu ülkede göçmenlere ve sağcılara yönelik politikaların aynası oldu. 

Fotoğraf: Aşkın Kıyağan/AA

Paylaş

Zeynep ARSLAN
Viyana

Avusturya’da hafta sonu için planlan iki yürüyüş ile ilgili Avusturya güvenlik birimleri pandemi gerekçesiyle yasaklama açıklaması yaptı. İki yürüyüş de yasağa rağmen yapıldı. Göçmen ve sol örgütlerin yürüyüşüne engel olan polis, komplo teorileriyle salgın önlemleri karşıtı eylem yapanlara ise dokunmadı.

Göçmen ve sol kesimlerin eyleminde, gecenin bir yarısında evlerine baskın yapılarak Gürcistan ve Ermenistan’a gönderilen mültecilerin sınır dışı edilmesi protesto edildi.  

İkinci eylem ise Kovid-19’u inkâr eden, komplo teorilerinin propagandasını yapan ve Neonazilerin de aralarında bulunduğu grup tarafından pazar günü engellenmeden ve kitlesel bir katılımla gerçekleşti.

MÜLTECİ AİLELERİN SINIR DIŞI EDİLMESİNE KARŞI TEPKİ

Mülteci ailelerin sınır dışı edilmesi insan hakları savunucularının ve demokratik kitle kurum ve örgütlerinin sabrını taşırdı. Aileler uzun yıllardır Avusturya’yı yaşam merkezleri haline getirmiş, kimi çocukları Viyana’da dünyaya gelmişti. Bütün bunlara rağmen iltica başvuruları reddedilerek, gece yarısı yapılan bir baskına sınır dışı edilmeleri tepki toplandı. 

Önce 12 yaşında lise öğrencisi Tina’nın sınıf arkadaşlarına ilettiği bir mesaj üzerine sınıf arkadaşları eylem yaptı. Tina’nın sınıf arkadaşları, aileleri sınır dışı etmek üzere bekletildikleri merkezin (Abschiebezentrum) binası önünde toplandılar.

Olay kısa bir sürede ülke kamuoyunda önemli bir tuttu. Bunun üzerine demokratik kitle örgütleri öğrencilerin eylemlerine katıldılar. Ailelerin sınır dışı edilmesine engel olamayan ve polis müdahalesine maruz kalan kitle sonraki günlerde protesto etkinliklerine devam ederken, konu medyada da geniş bir şekilde yer aldı. 

Özellikle ÖVP-Yeşiller koalisyon hükümetinin tavrı sert eleştirilerin hedefi oldu. Protestocular, insan hakları denkleminde bir çözüme ulaştırılmayan yabancı ve iltica yasalarını ve ailelerin sınır dışı edilmemesine ilişkin yasaların sunmuş oldukları istisnai imkanların siyasi bir tercih olarak uygulanmamış olmasını sert biçimde eleştiriyorlar. Talepler, “Aileleri geri getirin!” şeklinde devam ediyor. Daha önce Afganistan kökenli ilticacılar yine kovid-19 salgını rağmen sınır dışı edilmişti.

Bütün bunların mülteci ve göçmen dostu görünen Yeşiller Partisi'nin koalisyon ortağı olduğu bir dönemde gerçekleşmesi ayrıca dikkat çekici. ÖVP’nin neoliberal, muhafazakâr ve otoriter uygulamalarını frenlemesi üzere son seçimlerde seçmen iradesince iktidar ortağı edilen Yeşiller Partisi'nin tabanında ve seçmen kitlesinde hayal kırıklığı devam ediyor.

SOLA ŞİDDET SAĞA POLİS DESTEĞİ

İltica yasalarını, sınır dışı kararlarını ve insan hak ihlallerini protesto etmek için cumartesi günü Batı Avusturya’nın İnnsbruck şehrinde toplanan sol siyasi görüşlü ve demokratik grupların düzenlediği eylem polisin biber gazı müdahalesi ile karşılandı. Ancak bir gün sonra başkent Viyana'da 10 bin kadar aşırı sağcı tarafından düzenlenen yürüyüş ve etkinlikleri kitlesel bir katılımla gerçekleşti.

Avusturya’nın milliyetçi ve ırkçı partisi olan Özgürlükçü Parti (FPÖ) yürüyüşe katılım çağrısında bulunurken, organizatörlerin arasında Neonazi sözcülerinden Gottfried Küssel ve ırkçı ve faşist bir yapı olan Kimlik Hareketi (Identitäre) sözcüsü Martin Sellner de bulunuyordu. Polisin uyumlu ve mülayim tavrı, dayanışma sergileyen tutumları ve gerek duymadıkları için başlarından indirdikleri kaskları, sağcı ve sağ-radikal kitlenin büyük taktiri ve memnuniyetiyle karşılandı.

EKONOMİK SORUNLAR ARTIYOR

Kovid-19 salgını ile ilgili hükümetin ve yetkililerin sosyal yaşamı kolaylaştırmak yerine daha da zorlaştıran uygulamalarından hoşnutsuz ve şikayetçi olan önemli bir kesim var. 420 bin işsiz ve 500 binden fazla evlerinde bekletilen çalışanlar, yaşam pahalılığı, yoksullaşma, çocukların neredeyse bir senedir okul eğitiminden uzak kalması ve salgın ile ilgili net bilgilerin aktarılmamasından dolayı öfkeli. 

Bu kitle kaygı ve endişelerinin sağ ve sağ-radikal siyasi aktörlerin farklı çıkarları amaçlı kullandığının farkında görünmüyor veya söz konusu durumu umursamıyor. Sağ-radikal, ırkçı ve faşist sembollerin yanında, Hitler selamlarının da bolca yapıldığı bu etkinlik Viyana sokaklarında polisin de söz konusu kitle ile yan yana ve iç-içe yürümesiyle saatlerce sürdü. Öte yandan, önceki gün İnnsbruck’ta biber gazı müdahalesine maruz kalan anti-faşistlerin Viyana ayağının, bir gazeteciyi söz konusu radikal grupların saldırısından kurtardıktan sonra, saatlerce polis çemberinde tutulmaları, dikkatlerden kaçmadı.

ÖNCEKİ HABER

Migros Depo işçileri Emek Partisini ziyaret etti

SONRAKİ HABER

Diyarbakır’da görevli olan Dr. Uğur Yılmaz Kovid-19 nedeniyle yaşamını yitirdi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa