Yolun sonu yine OSTİM’e çıkıyor
Servise ücret veriyorum ve mesailerden dolayı servisle gidemediğim oluyor.
slidesgo / Freepik
Samet
OSTİM/Ankara
Ben Ankara’nın Çubuk ilçesinden Ostim’e geliyorum. Ankara’yı bilenler yolun uzunluğunu bilirler. İş saatinden iki saat erken evden yola çıkmazsam yetişemiyorum. Akşamda iş çıkışında trafik çok oluyor, eve girene kadar akşam bitmiş oluyor. Mesaiye kaldığım zamanlarda da eve nasıl döneceğimi bilmediğim oluyor. Mesaiye kalmamayı patronunun kabul etmediği zamanlar mecburen çalışıyoruz. Korsan yolla giden var, ustaların arabasında yer bulup onunla giden var ama bir yol bulamazsan ortada kalırsın. Bu yüzden atölyede uyuyan işçi bile var. Benim için en mantıklısı mesaiden kaçmak.
200 LİRA SERVİSE VERMEK DEMEK HARÇLIĞIMIZI YOK SAYMAK DEMEK
İşe geliş gidişi de servis ile sağlıyorum. Belediyenin ulaşım araçlarını kullanınca vaktinde yetişmek zor oluyor. Servislere de aylık ücret veriyoruz. Aldığım maaşın 200 liraya yakını oraya gidiyor. Ben 19 yaşındayım. Benim yaşım civarındaki işçilerin maaşına göre 200 lirasını servise vermek, kendi harçlığını yok saymak demek. Eve, yemeğe, faturaya verdin derken sana bir şey kalmıyor. Belediye otobüsü ile gideyim desen, zamanı da geçtim yine çok pahalıya denk geliyor.
Bizim çalışma saatimiz o günün işine göre değişiyor. İş derken yol derken günümü bu şekilde geçiriyorum. Servise ücret veriyorum, servisle gidemediğim oluyor. Bu ay ile birlikte aldığım maaş 1.600 liraya çıktı. Etraftan borç almadan, büfelere borç yazdırmadan bu para bana yetmiyor. Ben saati belirli bir şekilde işten çıkmak, işe gidiş gelişte de bu kadar fazla para vermek istemiyorum. Birçok kişi de aynı sorunu yaşıyor. “En azından eve gidebilecek miyim?” derdine düşmeden çalıştığımız bir sistem sağlansın bize.