Hava kirliliğinin Türkiye’ye sağlık maliyeti yılda 53,6 milyar lira!
Kömürlü termik santrallerin yol açtığı hava kirliliğinin yarattığı sağlık sorunlarının Türkiye'ye maliyeti yılda tam 53 milyar lira.
Fotoğraf: Greenpeace
Özer AKDEMİR
İzmir
Kömürlü termik santrallerin yol açtığı hava kirliliğinin yarattığı sağlık sorunlarının Türkiye'ye maliyeti yılda tam 53 milyar lira! Bu rakam Türkiye'nin toplam sağlık harcamasının yüzde 27'sine denk geliyor.
TÜRKİYE'DE KRONİK KÖMÜR KİRLİLİĞİ RAPORU
Sağlık ve Çevre Birliği HEAL (Health and Environment Alliance) tarafından hazırlanan ‘Türkiye’de Kronik Kömür Kirliliği’ raporu kömürlü termik santrallerin ülkemizdeki sağlık maliyetinin korkunç boyutlara ulaştığını ortaya koydu. HEAL, başta AB üyesi ülkelerde olmak üzere küresel ölçekte çevrenin insan sağlığına etkilerini araştıran kar amacı gütmeyen kurumlardan birisi olarak gösteriliyor. Kurum, 4 Şubat Dünya Kanser Günü’nde yayınlanan ‘Türkiye’de Kronik Kömür Kirliliği: Kömürün Sağlık Yükü ve Kömür Bağımlılığını Sonlandırmak’ başlıklı raporunda, termik santrallerden kaynaklı hava kirliliğinin yarattığı sağlık sorunları ve bunun mali yüküne dikkat çekti. Türkiye’de santral bazında sağlık etkilerini ve buna bağlı maliyetleri hesaplayan ilk çalışma olarak nitelenen rapora göre, kömür santrallerinin yarattığı kirliliğin Türkiye'ye sağlık maliyeti yıl da 53.6 milyar lira!
KÖMÜRÜN YOL AÇTIĞI HAVA KİRLİLİĞİ NELERE MAL OLUYOR?
2019 yılında Türkiye’de işletmede olan linyit, taş kömürü veya asfaltit kullanan kurulu gücü 100 MW ve üzerinde olan 28 büyük elektrik santralini inceleyen raporun başyazarı, HEAL Türkiye Sağlık ve Enerji Politikaları Danışmanı Funda Gacal, “2019’da Türkiye’nin sağlık harcamaları 201 milyar TL olarak açıklandı. Bu meblağının yüzde 27’si ise kömür kaynaklı sağlık sorunlarına harcandı” diyor. Rapora göre ayrıca, santrallerin yarattığı hava kirliliğinin Türkiye ve 70’ten fazla ülkeye toplam maliyetinin yaklaşık 99 milyar TL olduğu tahmin ediliyor.
Rapora göre, 2019’da termik santraller Türkiye’de 26 bin 500 çocuk bronşit vakası, 3 bin erken doğum, 3 bin 230 yetişkin bronşit vakası, 11 milyon 300 bin hasta geçirilen güne ve hastalık nedeniyle 1,4 milyon iş günü kaybına neden oldu.
HER YIL 5 BİN KİŞİ ERKEN ÖLÜYOR!
Raporda, 2019 yılında bu kömürlü termik santrallerin yol açtığı sağlık sorunları nedeniyle yaklaşık 5 bin erken ölüme meydana geldiği iddia ediliyor. Bu, günde ortalama 13 kişinin kömürün yarattığı kirlilik nedeniyle hayatını kaybettiği anlamına geliyor. Raporun başyazarı Funda Gacal Türkiye'nin elektirik üretiminde kömürün önemli bir payının olduğuna dikkat çekerek, “19 GW'lık mevcut kurulu kömür gücüne ek olarak toplam 33 GW'lık 30 yeni kömürlü termik santral projesi bulunuyor. Bu santrallerin ortalama ömrü en az 40 yıl. Bu nedenle, her bir yeni kömürlü termik santral yıllar boyunca insan sağlığına zarar veren bu emisyonlarda kilitlenmeye yol açacak. Bu durum, diğer sektörlerin hava kirletici emisyonlarını azaltma çabalarını da boşa çıkarır.” diyor.
BACAYA FİLTRE TAKMAK DA TEK BAŞINA ÇÜZÜM DEĞİL
Gacal, filtre sistemlerinin de tek başına çözüm olamayacağını ileri sürerken şunları dile getiriyor; “Hava kirliliğine yol açan kömürlü termik santrallerin bazılarının filtreli olduğunu tespit ettik. Ama en iyi filtre sistemleri dahi bacalardan yayılan hava kirleticilerini yalnızca bir noktaya kadar azaltabildikleri için kronik hava kirliliğine çözüm olmuyor. Filtreler ayrıca CO2 salınımını engellemiyor, yani kömürün iklim değişikliğini tetiklemedeki rolünü azaltmıyor. Filtrelerin yanı sıra kömür türü, enerji içeriği ve kazan teknolojisi de bacalarından salınan hava kirletici emisyonları etkiliyor. Ayrıca baca çapı ve yüksekliği gibi, baca tasarım unsurları kirliliğin dağılımında rol oynuyor.”
"TERMİKLER KAPATILSIN, VERİLER ŞEFFAFÇA PAYLAŞILSIN"
Raporu hazırlayanların bu noktadaki önerileri mevcut ve eskimiş kömürlü termik santrallerin en kısa sürede kapatılması ve yenilerinin inşa edilmemesi. Öte yandan gerek enerji üretimi sürecinde meydana gelen emisyonların gerekse sağlık istatistiklerinin ve ilçe düzeyinde hastalık vakalarına ilişkin verilerin şeffaf biçimde kamuoyu ile paylaşılması da öneriler arasında.
Halk Sağlığı Uzmanları Derneği’nden (HASUDER) Yrd. Doç. Dr. Melike Yavuz çalışmaya dair yaptığı açıklamada şu görüşleri dile getiriyor; “Bilgi akışının sağlanması, şeffaf bir diyalog kurulması ve sağlık etki değerlendirmesi yapılabilmesi için, kömürlü termik santraller başta olmak üzere tesis bazında hava ve suyu kirleten tüm emisyon verilerinin kamuya açılması gerekiyor. Sağlık ve tıpta uzmanlık kuruluşları kömür ve enerji üretiminin sağlık üzerindeki etkileri ve maliyetleri konularında her zamankinden daha çok endişe duyuyor. Karar vericiler de bu tartışmalarda yer almalı, sağlık etkilerini değerlendirmek için elini taşın altına koymalı."
SİSTEM İÇİ ÇÖZÜM ARAYIŞLARI
Paris İklim Anlaşmasının bir an önce onaylanması da öneriler arasında. "Yenilenebilir - temiz enerji" olarak tarif edilen "sağlıklı enerjiye geçiş" ve yenilenebilir enerji kaynaklarının paylarının artırılması gibi öneriler ise sistem içi çözüm arayışlarının bir yanısıması olarak kendini gösteriyor.
RAPORA GÖRE EN KİRLİ 1O SANTRAL
- Seyitömer, Kütahya, 10.455 ton PM (partikül madde)/yıl
- Tunçbilek, Kütahya, 8.244 ton PM/yıl
- Afsin Elbistan-A, Maraş 3.666 ton PM/yıl
- Soma-B, Manisa, 2.672 ton PM/yıl
- Çayırhan, Ankara, 1.634 ton PM/yıl
- Bekirli, Çanakkale, 1.298 ton PM/yıl
- Yatağan, Muğla, 1.176 ton PM/yıl
- ZETES-3, Zonguldak, 830 ton PM/yıl
- ZETES-2, Zonguldak, 804 ton PM/yıl
- Cenal, Çanakkale, 788 ton PM/yıl
RAKAMLARLA KÖMÜRÜN SAĞLIK ETKİSİ
- 4 bin 818 erken ölüm
- 3 bin 70 erken doğum
- 26 bin 500 çocukta bronşit vakası
- 3 bin 230 yetişkinde yeni bronşit vakası
- 5 bin 664 hastane başvurusu
- 237 bin 37 astım ve bronşit semptomu gösterilen gün (astım hastası çocuklarda)
- 1 milyon 480 bin iş günü kaybı
- 11 milyon 300 bin hasta geçirilen gün (HABER MERKEZİ)