ÖHD ve TUAY-DER: Hapishanelerde işkence ve kötü muameleden derhal vazgeçilmeli
Cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine ilişkin raporu açıklayan ÖHD Diyarbakır Şube Yöneticisi Muhittin Muğuç, "Hükümet eşitlik yasasına aykırı davranıyor” dedi.
Fotoğraf: Evrensel
Cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine ilişkin Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) ve Tutuklu Aileleri ile Yardımlaşma Derneği(TUAY-DER) tarafından hazırlanan rapor dün basın açıklamasıyla kamuoyuna paylaşıldı. ÖHD Diyarbakır Şubesinde yapılan açıklamaya HDP yöneticileri, ÖHD avukatları ve tutuklu aileleri katıldı. Basın açıklamasını Özgürlük için Hukukçular Derneği Diyarbakır Şube Yöneticisi Muhittin Muğuç okudu.
GÖRÜŞMELER SONUÇSUZ KALDI
Hapishanelerde süresiz-dönüşümlü açlık grevlerinin 71’inci güne ulaştığı belirten Muğuç, Elazığ, Malatya, Elbistan, Mardin, Gaziantep ve Nizip hapishanelerinde yaşanan yoğun hak ihlallerine yönelik mahpuslar ve aileleri tarafından yapılan başvurular neticesinde yaşananlara dair cezaevi yönetimiyle yapmak istedikleri görüşmelerin sonuçsuz kaldığını söyledi.
EŞİTLİK YASASINA AYKIRI
Tutukluların yaşadığı hak ihlallerinin devam ettiğini ifade eden Muğuç,“ Gözlem ve Sınıflandırma Merkezleri ile Hükümlülerin Değerlendirilmesine Dair Yönetmelik ile birlikte mahpusların tahliyeleri engellenerek söz konusu tecrit hali tüm hapishanelere yayılmaya çalışılmaktadır. Koşullu salıverilme tarihi gelen mahpuslar Hapishane İdaresince oluşturulan İdari ve Gözlem Kurulu kararlarıyla ‘iyi halli olmadığı’ gerekçesiyle tahliye edilmemektedir. Ancak pandemi sürecinde yürürlüğe giren ‘İnfaz Paketi’ sadece adli hükümlülerin hapishanelerde kalması gereken süre azaltılarak birçoğunun tahliyesi sağlanmış olduğu halde bir kez daha eşitlik yasağına aykırı davranılarak siyasi mahpusların tahliyeye hak kazanmasına rağmen tahliye edilmeleri engellenmektedir” dedi.
Meğuç, BM İnsan Hakları Komiseri ve Avrupa Konseyi İnsan Haklar Komiseri pandemi nedeniyle yaptığı çağırıda gerekçesiz ve keyfi olarak tutuklanan siyasi mahpusların serbest bırakılmaları talebinde bulunduğunu söyledi.
Yapılan çağırıya rağmen Adalet Bakanlığının açıkladığı önlemler mahpusların aileleriyle görüşme hakkını tamamen ortadan kaldırdığını belirten Muğuç, “Avukat görüşmeleri kısıtlamış, Gözlem ve Sınıflandırma Merkezleri ile Hükümlülerin Değerlendirilmesin Dair Yönetmelik ile farklı hapishanelerdeki mahpusların tahliye tarihi geldiği halde tahliyesi engellenmeye çalışılmıştır. İnsan Hakları İzleme Örgütü tarafından ‘Türkiye hasta mahpusları büyük risk altında bırakıyor’ şeklinde çağrıda bulunulmasına rağmen; yeni İnfaz Yasası'nda ‘kısmi af’ adı altında yapılan değişikliklerde yine siyasi mahpuslar kapsam dışı bırakılmış ve birçok hakları göz ardı edilmiştir” dedi.
BİRÇOK HAK İHLALLİ YAŞANMIŞTIR
Cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerini belirten Muğuç, “Covid-19 virüsü pandemisi sebebiyle tüm sosyal etkinliklerin yasaklandığı, Covid tedbirlerinin mahpusların sağlığa erişim haklarını engellediğini, mektup ve telefon yasaklarının çok sık uygulanmış birçok hak ihlalli yaşanmıştır. Kıyafet kotası bahanesiyle kıyafetlerin verilmediğini ve ailelerinin gönderdiği kıyafetlerin ise eski olduğu bahanesiyle alınmadı. Başvurular üzerine yapılan ziyaretlerin yapıldığı tüm hapishanelerde sosyal aktivitelerin tamamen kaldırıldığı belirtmiştir. Bu kapsamda mahpuslar tamamen tecrit altında olduklarını dile getirmişlerdir”
Raporun sonunda cezaevlerinde yaşana hak ihlalleri ile ilgili tespit ve öneriler sunuldu.
HAPİSANELERDE YAŞANAN İŞKENCE UYGULAMALARINDAN VAZGEÇİLMELİ
Raporda yaşanan hak ihlallerine ilişkin tespit ve öneriler şöyle sıralandı:
- Hapishanelerde yaşanan sorunlar hakkında ilgili ulusal ve uluslararası kurumlara bilgilendirilme ve gerekli başvuruların yapılması gerekmektedir.
- Hapishanelerde hasta tutukluların tedavi koşullarının derhal sağlanması gerekmektedir.
- Hapishanelerde mahpuslara yönelik işkence ve kötü muamele uygulamalarından derhal vazgeçilmeli; hukuka aykırı fiiller gerçekleştiren kamu görevlileri hakkında etkin soruşturma mekanizmaları işletilmelidir.
- Hapishanelerde mahpusların mahremiyet hakkına saygı duyulmalı; mahrem alanlarını gösteren kameralar derhal kaldırılmalıdır.
- Mahpusların sosyal ve kültürel etkinlik gerçekleştirmeleri için gerekli olanaklar sağlanmalıdır.
- Hapishanede kalan mahpusların özgürlüğünden alıkonulduğu süre boyunca sağlıklı bir ortamda kalmaları için gerekli temizlik araçları kendilerine verilmeli, kişisel koruyucu malzemeler ile temizlik malzemelerinin kantinden ücreti karşılığında değil, ücretsiz erişimi sağlanmalıdır, hijyen koşullarına dikkat edilmeli, pandemi koşulları dikkate alındığında temizlik ve sağlık konularında titiz davranılması gerekmektedir.
- İnceleme yapan kurum üyeleri ve yetkilileri; hapishane rejimi, fiziki koşullar ve mahpuslara yönelik hukuka aykırı gerçekleştirilen muameleler hakkında etkili bir idari ve yargısal denetim sağlanması gerektiğini tespit etmiştir. İşkence ve Diğer Zalimane, İnsanlık Dışı ya da Onur Kırıcı Muamele ya da Cezanın Önlenmesi Sözleşmesi Seçmeli Protokolüne uygun şekilde “bağımsız” ulusal denetim mekanizmalarının oluşturulması için hükümeti derhal gerekli çalışmaları başlatmaya davet etmektedir. Ceza İnfaz Kurumlarında yaşanan hak ihlallerine karşı Adalet Bakanlığı’nı ve TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu’nu göreve davet ediyoruz.
- Bilim Kurulu ve Adalet Bakanlığının açıkladığı ölçüler doğrultusunda hapishanelerde salgına ilişkin tedbirler artırılmalıdır. Bu çerçevede hapishane temizliği, dezenfekte edilmesi, infaz koruma memurlarının sosyal temas kurallarına uyması öncelikli önerilerdir.
- Hapishanelerin, Milletvekilleri, Baro temsilcileri ve STK’lerden oluşan bir heyetle Korona Virüs tedbirlerine uygun bir şekilde ziyaret edilmesi ve özellikle açlık grevlerine dair hapishanelerde yaşanan sürecin doğrudan gözlemlenmesi gerekmektedir.
- Gözlem ve Sınıflandırma Merkezleri ile Hükümlülerin Değerlendirilmesin Dair Yönetmelik ile uygulanmaya başlanılan hükümlerin bir an evvel ortadan kaldırılarak tahliye hakları engellenen, infazları yakılan mahpusların ivedilikle tahliye edilmeleri için gerekli işlemler daha fazla hak ihlaline sebebiyet vermeden yapılmalıdır. (Diyarbakır/EVRENSEL)