07 Şubat 2021 14:44

Çiftçinin ahvali sorulan AKP'li Mahir Ünal taksitle alınan akıllı telefondan bahsetti

İcralık olan çiftçinin hali sorulan AKP'li Mahir Ünal, bir çiftçinin 2018'de 24 taksitle aldığı akıllı telefondan, 1994'teki yerel yönetim anlayışından, CHP'den ve yüzde 70'i dolu bardaktan bahsetti.

Ekran görünüsü, TV5'in YouTube'da yayımladığı videodan alınmıştır

Paylaş

Saadet Partisine yakınlığıyla bilinen TV5'te Hasan Basri Akdemir ve Mustafa Deniz'in sunduğu 4. Güç programına katılan AKP Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, çiftçinin ahvaline dair soru karşısında ne yanıt vereceğini bilemeyerek aklına ne geldiyse söyledi.

Çiftçinin haczedilen hayvanlarına, arazilerine, traktörlerine, ithalat politikasına ve tarıma ayrılan bütçenin yetersizliğine dair soruya yanıt veren Ünal, 2018'de seçim çalışmasında rastladığı bir çiftçinin 24 taksitle aldığı akıllı telefondan, 1994'teki yerel yönetim anlayışından, CHP'nin yerel yönetim anlayışından, ABD ve AB'de pandemi sürecinde yaşanan ekonomik sorunlardan ve yüzde 70'inin dolu olduğunu öne sürdüğü bir bardaktan bahsetti. Aklına ne geldiyse söyleyen Ünal, ne yazık ki sorunun net yanıtını vermedi ve yalnızca "Çiftçimizle ilgili sorun var mı? Tabii ki var. Esnafla ilgili sorun var mı? Özellikle son 1,5 yılda tabii ki var" demekle yetindi.

Ünal'a yöneltilen soru şöyle:

"Son zamanlarda hem esnafımızın derdi öne çıkan konular, hem besicimizin öne çıkan konuları derdi, hem çiftçimizin özellikle bir tarafta haczedilen hayvanlar, araziler, traktörler varken bir tarafta ithalat politikası ekseninde zarar gördüklerini, her ay yaklaşık 5 bin çiftçimizin ne yazık ki tarımdan uzaklaştığı bir fotoğraf çıkıyor, araştırdığımız zaman, istatistiklere baktığımız zaman. Buralara kaynaklar aktarılırken, örneğin tarıma 22 milyar 2020 bütçesinden destek planı varken 2021'de de 22 milyarda kalması gibi. Nasıl yorumluyorsunuz? Üretim ve destekleme, tarımsal faaliyetlerde neden gerileme yaşıyoruz?"

Ünal'ın uzun yanıtı ise şöyle:

"Öncelikli olarak ben bir siyasetçi olarak önce büyük fotoğrafa bakarım. Bir ekonomist olmadığım için de açıkçası rakamlar konusunda iyi olduğumu söyleyemem. Ama bir siyasetçi gözüyle fotoğrafa baktığımda gördüğüm şey:

Şimdi 2018 yılı seçimler, haziran seçimler. Bizim Kahramanmaraş'ta Bertiz, dağlık bir bölge. Orada güzel insanlar yaşar. Seçim gezisindeyiz, dağın başındayız. Mayıs ayı. Bir delikanlı geldi. Bana işte 'Bizi mahvettiniz, bizi öldürdünüz, çiftçi şu durumda'… Ben de bu arada 14 yaşına kadar çiftçilik yapmış birisiyim. Üzerinde beyaz bir gömlek var, cebinde bir telefon var. Dedim ki, telefonu alabilir miyim? Telefonu aldım, iPhone 6. Dedim ki, telefonu kaça aldın? Dedi ki, 3 bin 400 lira mı dedi, 4 bin 500 lira mı… Dedim ki, kaç taksite aldın? 24 takside aldım dedi. Bunun internet paketi de var mı, dedim. Var, dedi. Peki ayda kaç lira ödüyorsun buna, dedim. Dedi ki ayda 450 lira ödüyorum. Dedim ki sen burada, yani bulunduğun yerde ayda 450 lira bu telefona ödeyebiliyorsun.

Bu şu demek: Ee… Bizim, ee… Kaynaklarımızı, finansmanımızı, üretim yeteneğimizi kullanma becerimiz demek aynı zamanda bu.

Çiftçimizle ilgili sorun var mı? Tabii ki var. Esnafla ilgili sorun var mı? Özellikle son 1,5 yılda tabii ki var. Bugün Amerika'da eğer 2,5 trilyon dolar para basmasına rağmen Amerika çok ciddi sorunlarla karşılaşıyorsa, Avrupa Birliği 1 trilyon avroluk bir finansman oluşturmasına rağmen çok ciddi sorunlar yaşıyorsa, Hollanda'da geçen gün yağma olayları yaşandı. Bizdeki gibi de SGK borçlarını erteleme, kredi borçlarını erteleme, diğer taraftan kısa çalışma ödeneğinden tutun da birçok destekleri sağlıyoruz. Ama bütün bunlar sorunlar olmadığı anlamına gelmiyor.

Ben hep şu örneği veriyorum: Diyorum ki elimizde bir bardak var. Biz 18 yılda bu bardağın yüzde 70'ini doldurduk. Ama yüzde 30'u boş. Şimdi bu bardağın yüzde 30'luk boşluğunu da konuşalım, yüzde 70'lik doluluğunu da konuşalım. Çünkü bir dönem bu ülkede bardak yoktu. Yani bırakın bardağın içindeki suyu, bardak yoktu. Ama şu anda bu bardağı yüzde 70 oranında doldurmuşuz. Yüzde 30'luk boşluk var mı var? Peki biz bu yüzde 30'luk boşluğu da Allah'ın izniyle doldurur muyuz, doldururuz. Sorun şu ki karşımızda bu yüzde 30'luk ya da yüzde 20'lik boşluğu konuşanlar ısrarla, iktidara geldiklerinde -CHP özelinde söylüyorum- bu bardağı doldururlar mı?

Yerel yönetimlerde ne yaptıklarına bakıyorum… Bakın bizim geleneğimiz yerel yönetimlerden iktidara geldi. Millet yerek yönetimlerde bizi gördü, Refah Partisini gördü, Saadet Partisini gördü, bir iktidar oluştu. Yani 1994'ten itibaren. Bugün bunların ne yapacağını anlamak için ben nereye bakıyorum, yerel yönetimlerde ne yaptıklarına bakıyorum. Sıfır yönetim organizasyonları yetenekleriyle gelseler şu bardağın yüzde 70'lik kısmını da boşaltırlar."

BİLAL ERDOĞAN, TÜRKİYE'DE RESMİ OLARAK BULUNMAYAN YAKLAŞIK 10 BİN LİRALIK AKILLI TELEFONU KULLANIYOR

Teknoloji haber portalı ShiftDelete.net'in kurucusu Hakkı Alkan'a konuşan Bilal Erdoğan, Türkiye'de resmi satışı ofisi bulunmayan OnePlus markasına ait yaklaşık 10 bin liralık akıllı telefonu 1,5 yıldır kullandığını ve yenisini almayı düşündüğünü söylemişti. (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

Ülkücüler, Hacettepe öğrencilerinin WhatsApp grubuna tehdit mesajları attı

SONRAKİ HABER

Türkiye'de son 24 saatte 112 kişi Kovid-19 nedeniyle yaşamını yitirdi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa