11 Şubat 2021 22:32

Hükümetin pandemide desteklemediği esnaf: Devlet sanki esnafından nefret ediyor

Koronavirüs tedbirleri kapsamında hükümet tarafından kapatılan esnafın ekonomik darboğazı büyüyor. Esnaf hükümetten umudunu keserken "Devlet sanki esnafından nefret ediyor" diyor.

Fotoğraf: MA

Paylaş

Gülşah BAYRAK
Alaattin KARATAŞ
İstanbul

Koronavirüs tedbirleri kapsamında hükümet tarafından kapatılan esnafın ekonomik sıkıntısı her gün daha da artıyor. Hükümetin desteksiz bırakarak borçlandırdığı esnaf gelecek kaygısı içinde ve umudunu yitiriyor.

Eyüp’e bağlı Güzeltepe Mahallesi’nde esnaflar pandemi sürecinde yaşadıklarını anlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “Bazı dostlar, diyorlar ki dükkanlar kapanıyor, şirketler kapanıyor. Kapanan falan yok. Her şey ortada. Birileri buralardan nemalanmak istiyor” sözlerini hatırlatarak esnafa sorduk: Esnaf ne durumda ve dükkanlar gerçekten kapanmıyor mu?

’30 YILLIK BİRİKİMİM ERİDİ’

Camekan-Nalbur dükkanı işleten Erdal isimli esnaf, “Pandemi süreci boyunca devletin açıkladığı yardımdan en ufak yararlanamadık. İşlerimiz çok bozuldu, daha da bozulmaya devam ediyor. Pandeminin bana vermiş olduğu zarar otuz yıllık birikimimi bitirmiş vaziyette. 3-5 lira kazandığımızla evine ekmek götürsün diye çalışanlara veriyoruz. Televizyondan anlatılanların, yardımların hiçbirinden yararlanmıyoruz. Verilen vaatlerin hiçbirine de inanmıyoruz. Pandemide sattığımız malzemelerin yerini zamlı mallarla doldurmaya çalışıyoruz. 10 liralık malzeme bir sonraki ay 13 lira oluyor. Günü bile kurtaramıyoruz” dedi.

Kuaför Mesut 11 aylık bu süreçte bir arabasını satmış. Şu anda açık olan kuaför dükkanı ile ayakta durmaya çalıştığını söyleyen Mesut şöyle konuştu: “Şartlar çok zor ve ağır. Çalışma saatlerimiz kısaldı, hafta sonu çalışmıyoruz. Haftanın beş günü dükkanlar açık. İş çıkış saatlerinde zaten kapanıyoruz. Sabah gelecek müşteri de yine engellendi. Arta kalan saatlerde gelen müşteriyle idare ediyoruz. Şimdi ne düğün var ne de nişan. Özel günlerde insanlar dışarı çıkıyorken kuaföre geliyordu. Ama her yer kapalı olunca kuaföre de gelmiyorlar. İnsanların öncelikleri gıda. Eylül ayında eski dükkanımı kapayıp yeni bir dükkan açtım. Borcun içine borç koymamak için arabam vardı onu sattım. Devlet yardımı deniliyor, ben dükkana 3 bin lira kira ödüyorum. 750 lira devlet kira yardım edecek, sizce benim yükümü hafifletebilir mi? Avrupa vatandaşına hibe krediler, paralar verdi. Türkiye ise esnafını yaşatmak için 750 lira kira yardımı veriyor, mümkün değil yaşamayız. Devlet karşılamazsa esnaf ne kadar dayanabilir ki? Esnafların, işletmelerin batmadığını söylüyorlar ama vergi affı için binlerce insan yapılandırmaya gitti. Eğer durum iyiyse niye gitti? Kuaförün aylık en az 10 bin lira gideri var. Sen bunun karşılığında bana 750 lira veriyorsun. Ne vergiyi, ve doğal gazı, elektriği ne de kiramı durdurmuyorsun? Bunu yapabilirdi. Sağlık çalışanlarından sonra kuaför ve güzellik salonlarına aşı gelecekti ama ses seda yok. Tedbir uygulansın isterim. Biz de sağlık çalışanları gibi risk altındayız. Sürekli insanlarla temas halinde iç içeyiz. Bunun bir karşılığının olması gerekiyor. Bize desin ki sizi ‘İki ay kapatıyorum ama ben senin her şeyine bakacağım. Bunu yapsa sıkıntı olmaz bizim için. İktidar güven vermiyor. Bugün dükkan sahibi olan esnaf bile bu durumdan şikayetçi. Sadece pandemide değil Türkiye’de genel olarak kimsenin umudu yok. Bizim de umudumuz yok.”

Çeyiz dükkanı olan İlyas Balıkçı 16 senedir Güzeltepe Barbaros Caddesi’nde esnaf. Pandemi sürecinde kirasını ödeyemediğini söyleyen Balıkçı, “Vergiler, stopaj hepsi duruyor. Sadece yapılandırabildim. Bu ayın sonu ilk taksitim var, belki onu bile ödeyemeyeceğim. Küçük esnafı devlet bu süreçte vergiden muaf tutmalı. Yardım etmesi lazım, devletten hiçbir destek almıyoruz. Kredi dahi alamıyoruz. Alsak da ödeyemedikten sonra ne yapacağız” dedi.

Aldığı evin kredisini ödeyemediğini kaydeden Balıkçı şöyle konuştu: “Borç alıyor borcu borçla kapatıyoruz. Beş nüfusuz geçinemiyoruz. Devlet kira yardımı veriyor başvurmak için muhasebecime danıştım, ‘Vermezler’ dedi. Cumartesi-pazar kapalıyız. Akşam 6’dan sonra kimseyi bulamazsın, zaten millette para da yok. Bizim sektör gıda değil ki gelip alsın. Birinin evine acil bir şey lazım olacak alsın. Vatandaşta para olsa niye gelip almasın. ‘Esnafın, işletmelerin kapanmadığını’ iddia eden Cumhurbaşkanına inanmıyorum. Neden mi? Her gün biri sürü esnaf kapatıyor. Mahallemizden biliyoruz. 15 esnaf burada dükkan kapattı. Siftahsız iş yapamadılar, insan nasıl dayanacak. Her ay kira ver, işçi varsa maaş ver, muhasebecisi, stopajı, elektriği. Suyu derken insanlar altından kalamıyor. Her gün cepten yiyor, ne kadar dayanabilir? Ben 15 yıllık müşterime veresiye veremiyorum. Üstelik güvendiğim müşteri de. 1 tencere verirken düşünüyorum acaba ödeyebilir mi? Çünkü önümü göremiyorum. İnsan karanlık bir yolda önünü görebilir mi?​”

6 ay daha iş yapamazsa iflas edeceğini kaydeden esnaf, “300 bin lira borcum var. İflas etsem kim ödeyecek. Vergi borcum da aynı şekilde. Devlet ve Meclisteki partiler çamur atmayı bıraksınlar da halkı düşünsünler. İnsanlara yaşanabilir bir yaşam kurmayı düşünsünler. Bizler güzel bir gelecek istiyoruz” dedi.

EĞİTİM YOK KIRTASİYEYE TALEP DÜŞTÜ

Kırtasiyeci Ahmet, yüz yüze eğitimin olmaması nedeniyle eğitim malzemesine olan talebin de yarı yarıya düştüğünü söyledi. “Bir de buna hafta sonu sokağa çıkma yasağı da eklenince yaptığımız iş yüzde 60 oranında azalıyor” diyen Ahmet şöyle devam etti: “Sürecin bu şekilde devam etmesi destek olmadan kırtasiyeci esnafın sonunu getireceğe benziyor. Pandemi tamamen bir belirsizlikle başladı ve bu belirsizlik insanlarda kaygılar oluşturmaya başladı. İnsanların sağlığından duyduğu endişe gerek ekonomik gerek sosyal kaygılarla birleşince ilk başlarda yaptığımız tek şey beklemek oldu. Vaka sayıları arttıkça kaygılar somutlaştı. Sosyal, ekonomik sorunlar baş göstermeye başladı. Kimisi işini tamamen kaybetti kimisinin zaten dar olan geliri iyice darlaştı.”

3 AYRI KREDİ ÇEKTİ

Kahvehane İşletmecisi Kemal de bu süreçte 3 ayrı kredi çektiğini belirterek şu ifadeleri kullandı: “Ev kredisi, dükkan kirası derken borçlandık. 350 lira devletin sağladığı yardımdan yararlandım ama benim borç yükümü azaltacak bir yardım değil ki. Minibüs durağı için kahve açtırdılar. Bugün düne göre iyiyim ama tek gelir kaynağı olan diğer kahveler ne yapsın? Biz günlükçü geçinen esnafız. Simitçiler de perişan onlar da günlükçüler. Veresiye defterimde 15 kişinin borç listesi var. Hem de hiç tahmin etmediğimiz insanlar borç yazdırdılar. Devlet sanki esnafından vatandaşından nefret ediyor. Devletin görevi yaşanabilir bir yaşam için çaba sarf etmeli ama halkın durumu 11 aydır sürünüyoruz.”  

ÖNCEKİ HABER

EMEP Osmaniye İl Örgütü: İşçileri alınmayan önlemler öldürdü

SONRAKİ HABER

"Yüzyılın sözleşmesi" bir yıl dayanabildi!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa