Üniversiteliye “aşağı bak”, işçiye “sesini kes” deniliyor

Genç bir işçi

Kayseri

Erciyes Üniversite’sinden mezun olmuş, mobilya fabrikasında çalışan bir işçiyim. Son süreçte yaşanan Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin eylemlerine dair, üniversite mezunu bir işçi olarak görüşlerimi anlatmak istiyorum.

GERÇEK DEMOKRASİYE İHTİYACIMIZ VAR

Hepimizin bildiği üzere cumhurbaşkanı tarafından atanan “kayyum rektöre” karşı yaklaşık bir ayı geçen tepkiler ve eylemler devam ediyor. Tek adam hükümeti birçok politikada uyguladığı gibi üniversitelerde de kendi sesi dışında başka ses istemiyor. Biz işçi-işsiz ve öğrenci gençler olarak her alanda, her geçen gün yeni antidemokratik uygulamalar ile karşılaşıyoruz. Bu uygulamalar ise hayatlarımızı doğrudan etkiliyor. Bunun aracı olarak ise “kayyum” yöntemi kullanılıyor. Seçimler sonucu halkın oyunu alarak seçilmiş belediyeler başta olmak üzere her yere atama yöntemi ile “tek adam” zihniyeti yerleştirilmek isteniliyor. Yeni düzenleme ile derneklere de kayyum atanılabilecek. Her yerde tek sesliliği savunan hükümet, üniversitelerde de tek seslilik ve kendi politikalarını uygulatmak için kayyum ataması gerçekleştiriyor. Bu atamaya tepki gösteren öğrencilere ise, “aşağı bak” deniliyor. Burada asıl konu sadece demokratik üniversite ve özerk üniversiteyi savunmak değil bence. Bu talepleri dile getiren öğrenciye “aşağı bak” deniliyor, hakkını arayan, kod 29 uygulaması ile işten atmalara karşı çıkan işçiye “sesini kes” deniliyor. Mesele burada. Ülkemizin her alanda gerçek bir demokrasiye ihtiyacı var. İşçi-işsiz ve öğrenci gençler olarak gerçek demokrasiyi kazanmak ve tekçi zihniyetin kazanmasını engellemek için mücadele etmemiz gerekiyor. Buradan genç bir işçi olarak Boğaziçi öğrencilerini selamlıyorum ve haklı taleplerinde yanlarında olduğumu belirtiyorum.