17 Şubat 2021 06:10
/
Güncelleme: 10:08

Olcay AYTÜRK

Çukurova Üniversitesi İletişim Fakültesi öğrencisi

Pandemi süreci ha bitti ha bitecek derken, biz öğrenciler hala üniversitelerin açılacağı umuduyla sürünüp duruyoruz.  Gün geçmiyor ki kararlar bir öyle bir böyle değişmesin. Anketler yapılıyor, bilim kurullarıyla konuşuluyor fakat sonuç değişmiyor. Önceliklerimiz arasında artık uzaya çıkma söz konusuyken öğrenciler hala uzaktan eğitimin getirdikleriyle mücadele ediyor. Eğitimden git gide kopan bir jenerasyon haline geldik. Çoğumuz alamadığımız ders verimliği yüzünden canlı derslere katılmıyor artık.

VİTAMİN NİYETİNE ANTİDEPRESAN KULLANIR OLDUK

Vitamin niyetine antidepresan kullanan gençler olarak, uzaktan eğitimle kendimizden bile uzaklaşmaya başladık. Ne gördüğümüz dersler hakkında bir bilgimiz oluyor ne de üniversite öğrencisi olarak derse katılım sağlayıp tartışma ortamı yaratabiliyoruz. Kimilerimiz daha birinci senesinde olmasına rağmen ne fakülteyi biliyor ne arkadaşlarını ve öğretmenlerini tanıyabiliyor. Kimilerimiz en verimli geçmesi gereken son senesinde televizyon izler gibi dersleri izleyip mezuniyete doğru yol alıyor. Bir bilinmezlikte sürünüyoruz, hükümetin önceliği olmayı başaramıyoruz, görmezden geliniyoruz. Her ders yılı başlangıcındaki heyecanlarımızı, harıl harıl derslere başlama isteğimizi yitirdik.

Üniversitelere kayyum atamayı biliyoruz ama ne yazık ki öğrencilerin taleplerini dinlemeyi bilmiyoruz, öğrencilerin yüz yüze eğitim isteğine kulak vermiyoruz. Aylar, yıllar geçse bile internet sorunlarını, uzaktan eğitimde öğrencilerin imkânsızlıklarını giderebilmek adına adım atamıyoruz. Uzaktan eğitimde günlerin büyük saatleri bilgisayar başında geçirmenin getirdiği sağlık sorunları, ekranlara bakmaktan can çekişen gözlerimizden bahsetmiyoruz bile. Mesai saatleri dışında sınavlara girişimiz, gece gündüz ayrımı olmadan derslerle ilgili bilgiler alışımız, kaybolan zaman kavramlarımız daha nicesi var gündemimizde derslerimiz dışında.

Sosyalleşmek, başka fikirlere, kültürlere sahip insanlarla tanışmak, başka dünyalara açılmak, her bir arkadaşımızla başka bir dünyayı tanımak, gelişmek, geliştirmek yok olan kavramlarımız haline geldi. Times New Roman 12 puntodan ibret oldu zihinsel dünyalarımız. İlerleyemiyor, geriliyoruz her geçen gün ama yine de okulları açmak için Kovid-19’a karşı gerekli önlemler alma yoluna gidemiyoruz.  Öğrencilerin imkan eşitsizliklerini hiç dikkate almıyoruz. Israrla üç maymunu oynuyoruz uzaktan eğitimin getirdiği sorunlara karşı. Gözetim dünyasının bir parçası haline gelerek video- kayıt derslerden ibaret oluyoruz her geçen zaman dilimi. Her yerden vuruluyor öğrenci ama hiç dinlenmiyor gereksinimleri ve talepleri…

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Yasak çuvala sığmıyor

Yasak çuvala sığmıyor

KAMUAR’ın hesaplamalarına göre son bir yılda meyve fiyatları yüzde 154.5, sebze fiyatları yüzde 116.5, gıda fiyatları ortalama yüzde 70 arttı. Hane halkının bir yıl sonrası için enflasyon beklentisi yüzde 59’u, işçilerinki ise yüzde 62’yi aştı. Emekçiler için bıçak kemikte! Yasak, tutuklama, işten atma tehdidi işçilerin harekete geçmesini durduramıyor.

Has Çuval 37 ülkeye ihracat yapıyor.

İstanbul Sanayi Odası nın ikinci en büyük 500 listesinde.

Has Çuval'ın iki fabrikasında 600 işçi fiili greve katıldı

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Erdoğan: Dünya bir imtihan yeridir, ekonomik zorluklar gelip geçer.

Evrensel'i Takip Et