17 Şubat 2021 23:35

Doç. Dr. Yücel Çağlar: Devlet ormanları Yağma Hasan'ın böreği yapıldı

Ormanlık alanlara ilişkin son aylarda çıkarılan iki yönetmelikle sahipli arazilerde ağaç kesimi kolaylaştırıldı.

Doç. Dr. Yücel Çağlar: Devlet ormanları Yağma Hasan'ın böreği yapıldı

Fotoğraf: Özer Akdemir/Evrensel

Özer AKDEMİR
İzmir

AKP iktidarının iş başına geldiğinden bu yana özellikle devlet ormanı sayılan arazilere yönelik ilgisinin hiç eksik olmadığını dile getiren Doç. Dr. Yücel Çağlar, son aylarda çıkarılan iki yönetmeliği de bu doğrultuda değerlendirdi. Çağlar, yasal düzenlemelerin ötekilerden çok daha büyük, yaygın ve kalıcı yıkımlara yol açabildiğini ifade etti.

EN FAZLA DEĞİŞİKLİK ORMAN KANUNU’NDA

2003-2020 yılları arasında arazi temelli belli başlı yasalarda yapılan değişiklikler incelendiğinde en fazla değişikliğin Orman Kanunu’nda yapıldığına dikkat çeken Çağlar, “Özellikle 2003’den sonra ağırlıkla arazi temelli yatırımlara dayalı ekonomik büyüme politikalarını benimseyen iktidar, bu yönelimini ‘devlet ormanı’ sayılan arazileri de özel yapılaşmalara, ormancılık dışı kullanımlara açarak daha kolay ve en sorunsuz biçimde yaşama geçirmeye çabalıyor” dedi.

TEHDİTLERİN EN BÜYÜĞÜ

Ormanlarla ilgili 10 Aralık 2020 günü ve 7 Ocak 2021 günü yürürlüğe konulan iki yönetmelikle ilgili değerlendirmelerde bulunan Çağlar, bu düzenlemeleri “hukuksal baltalar” olarak niteledi. Ormanlarımız üzerindeki tehditlerin yalnızca yangınlar, maden ocakları, turizm, ulaşım, enerji, izinsiz yararlanmalar, “zararlı” sayılan böcekler ve mantar, “olumsuz” sayılan iklim koşulları olmadığını kaydeden Çağlar, “Benim ‘hukuksal baltalar’ olarak adlandırdığım yasalar, yönetmelikler, genelgeler ile bildirgelerin de ‘ormanlarımız’ için tehdit olarak görülmesi gerekiyor. Bana sorarsanız, egemen sınıfların, dolayısıyla siyasal iktidarın dünya görüşünün somut göstergelerinden birisi olan hukuksal düzenlemeler, ötekilerden çok daha büyük, yaygın ve kalıcı yıkımlara yol açabiliyor” dedi.

4 Kasım 2020 tarihinde çıkarılan yasa değişikliği ile sahipli arazilerdeki ağaç ve ağaççıkların sahiplerince kesilip satılmasının kolaylaştırıldığını söyleyen Çağlar, “Başta levha olmak üzere odun kökenli ürün sanayilerine daha ucuz ve bol ham madde odun sağlanabilecektir” dedi.

DEVLET ORMANLARI YAĞMA HASAN’IN BÖREĞİ YAPILDI

Geri kalmış tüm kapitalist toplumlarda siyasal iktidarların öncelikli varlık nedeninin, tüm yaşama alanlarında sermaye birikim olanaklarını artırmak ve bu süreçleri olabildiğince kolaylaştırmak olduğuna işaret eden Çağlar, ülkemizde orman ekosistemlerinin 2000’li yıllarda ‘cemaat’ türü çeşitli oluşumların ‘at oynattığı’ bir alan olduğunu söyledi. Çağlar, ‘devlet ormanı’ sayılan arazilerin egemen sınıflar tarafından, “Yağma Hasan’ın böreği gibi” kapışılması için gerekli koşulların hazırlandığını ifade etti.

TMMOB Orman Mühendisleri Odası Genel Başkanını yönetmelik değişikliğine yönelik destekler nitelikteki açıklamalarını da eleştiren Çağlar, “Böylece hem odaya ‘onaylı işlem dosyası’ geliri sağlanmış hem de ‘serbest çalışan’ meslektaşlarına yeni bir iş alanı açılmıştır. Deyimin tam anlamıyla; ‘Ağaçlar, ağaççıklar, orman ekosistemleri can, Genel Başkan ise şan peşinde” dedi.

DEĞİŞİKLİKLER KİME NE YARAR SAĞLAR?

6831 sayılı yasadaki ek madde 16 ve Orman Sınırları Dışına Çıkarma İşlemlerine İlişkin Yönetmelik’in siyasal iktidara popülist uygulamaları için yeni bir olanak sağlamaktan, yerli ve yabancı yap-satçılara kaynak aktarmaktan başka bir sonuç vermeyeceğini dile getiren Çağlar, “Devlet ormanı sınırları içerisinde ise en az beş adet olmak üzere içerisinde sürekli ya da dönemsel ikamet edilen toplu yapılar söylemi uygulamada, orman ekosistemleri içinde kaçak olarak yapılmış toplu konut siteleri, turistik tesisler, tatil siteleri ile villalar vb. yapılar olarak anlaşılacak ve gereği de yapılacaktır. Bu olanaktan en çok kimler yararlanacak; söz gelimi, özellikle “orman köylüsü” sayılan yoksul yurttaşlarımız mı yoksa o çok ünlü beşli “yap-satçılar” ve de “yap-işlet-devretçiler”, yoksa tarikatçılar mı?​” diye sordu.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Milyonlar ‘fitre’lik, iftar sofraları boş

Milyonlar ‘fitre’lik, iftar sofraları boş

Erdoğan-Şimşek programıyla ücretleri açlık sınırının altına inen asgari ücretli işçiler ve emekliler, ramazan ayının ilk iftarını boş sofralarda karşılıyor: “Kırmızı eti zaten görmüyorduk, bu sene orucu açacak zeytin bile alamıyoruz…” Diyanet İşleri Başkanlığı da ‘Asgari ücretliler ve emeklilere fitre verilebilir’ fetvası yayımlamıştı.

İftar sofrasına 1 yılda gelen zam: Yüzde 45

Dört sene içinde güllaça gelen zam: Yüzde 1100

Pideye 2 yılda gelen zam: Yüzde 150

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
2 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et