19 Şubat 2021 23:36

Bir işsizin mektubu: Sevgili iş sana kavuşmak istiyorum

“Sevgili iş! TÜİK sadece rakamlarla değil, duygularımızla da oynuyor. Seni bulamayacağımı düşünen TÜİK, beni seni aramamakla itham ederek “işsiz bir iş sahibi” olduğumu söylüyor."

Fotoğraf: Pixabay

Paylaş

İşsiz bir iş sahibi
Kocaeli

Merhaba sevgili iş! Epeydir seni arıyorum.

Genci yaşlısı, kadını erkeği, liselisi üniversitelisi, emeklisi… Sadece ben değil seni milyonlar arıyor. Seni bulmak için kaç defa İŞKUR’a gittiğimi bilmiyorum. Kaç fabrikaya “kayıp ilanı” (CV) verdiğimi inan ben de saymadım... Kocaeli Belediyesinde seni bulmam için AKP’li veya MHP’li mi olmam gerekiyor? Söyle hangisi? Her ikisi mi? TÜİK ise sana özlem duyan, seni arayan milyonları hep az gösteriyor. Yine birilerini almış aramızdan!

Sevgili iş! TÜİK sadece rakamlarla değil, duygularımızla da oynuyor. Artık sana itiraf etmek istediğim bir şey var. Seni bulamayacağımı düşünen TÜİK, beni seni aramamakla itham ederek “işsiz bir iş sahibi” olduğumu söylüyor. Sakın inanma, bunların hepsi iftiradır!

Sevgili iş! Umudunu kes. Senin burada olmadığını söylüyorlar. Acaba Ay’da seni bulmam mümkün mü? Reisicumhur da seni aradığımız için işsizliğin arttığını söylüyor. Yoksa ülkede işsizlik sorun olmazmış. Demek ki iktidara göre işsiz olduğumuzu düşünmüyorsak işsiz sayılmıyoruz. Hadi o zaman hep birlikte “Ommm, ben işsiz değilim” Ommm…

Misal pişmanız desek, iktidardan “İş aradığımız için özür dilesek” nasıl olur? Beştepe’de ağırlar mı bizi? Bizi “İşte yerli ve milli işsizler” diye ilan ederler mi? Ha! Ne dersin Takvim’e manşet olur muyuz? Melih Gökçek bize destek tweeti atar mıydı?

“Hukuk devleti”’nde seni aradığımız için yargılanabilirdik de.

Sanık: İşsiz

Suçu: İş aramak

Olay yeri: OSB

Sanık: Suçsuzum!

Savcı: …

Hakim: Gereği düşünüldü. Sanığın uzun zamandır tasarlayarak iş aradığı, toplumun huzurunu ve işsizlik düzenini bozmaya teşebbüs ettiği tespit edilmiştir. TCK’nin 302. maddesine göre ülkenin “İşsiz birlik ve beraberliğini bozmaktan...”

Dahası seni aradığımız için terörist, ‘FETÖ’cü de olabilirdik, halimize şükredelim. Hele genç arkadaşlarımızın seni beğenmediğini iddia edenlere, sakın inanma. Böyle bir şey mümkün olabilir mi? Seni bulup da kaybetme korkusu yaşamak daha kötü olsa gerek. Senle olan ilişkimizin kısa ve asgari olmasını fırsata çevirenleri ve çevirtenleri biliyorsun. “Gel sermaye, gel sermaye, bitsin bu gurbet” diyen, yabancı sermayeye “Ucuz işçilik bizde” çağrısı yapan İstanbul Ticaret Odasını da unutmadım.

Sevgili güzel iş! Ömrünün tamamını seni aramakla, sana kavuşup bir anda seni kaybetmekle geçmesini kim ister ki? Korkuyla bir ilişki nereye kadar? Bu ilişki böyle gitmez, devran böyle geldi böyle gitmez. İnsana yaraşır bir yaşam, güvenli bir gelecek ve sensizliğin olmadığı bir ülke için; muhtaç olduğumuz kudret biz işçi ve işsizlerin iktidarındadır. Bizim kendi ellerimizdedir.

Hoşça kal!

ÖNCEKİ HABER

Mersin Tabip Odası: Sesimizi duyun, ölmeye devam ediyoruz

SONRAKİ HABER

CHP’li Burhanettin Bulut: Seda Sayan halkın sağlığını hiçe sayıyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa