Eskişehirli esnaf: Kira desteği sadece afişlerde kaldı, bıçak kemiğe dayandı
Pandemi nedeniyle işyerleri kapatılan esnaf büyük çıkmaz içinde. “Bıçak kemiğe dayandı” diyen Eskişehir esnafı bir an önce önlem alınmasını istiyor.
Fotoğraf: Eylem Lodos
Eylem LODOS
Eskişehir
Kira, BAĞ-KUR, vergi ve sigorta ödemeleri devam eden esnaf, elektrik, doğal gaz ve su faturalarının altında adeta can çekişiyor. Borçlar birikti, borcun ödenmesi için ise satış yapılması gerekiyor, satış yok. Yerel yönetimler ise devletten bekledikleri yardımı göremeyen esnafın derdine çare bulmak için yöntem arayışında. Eskişehir’de de esnafa belediye başkanları sahip çıkıyor. Pandemiden etkilenen esnaftan 6 ay boyunca kira almayan, dolaylı olarak etkilenen esnaftan kirasının yarısını alarak esnafa kira desteği sağlayan Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, son olarak da esnafın belediyenin sosyal yardım projesi olan halk marketten faydalanmasını sağladı. Başkan Kurt, şimdiye kadar 1500 esnafa esnaf kart dağıttı. “Bıçak kemiğe dayandı” diyen Eskişehir esnafı ise bir an önce önlem alınması gerektiğini söylüyor. Aylardır kepenk açamayan, açsa bile müşteri ağırlayamayan; paket servislerle günü geçirmeye çalışan Eskişehir esnafı ve Eskişehir Lokantacılar Odası Başkanı Bahar Bilen ile yaşadıkları zor günleri konuştuk.
İlk durağımız, Eskişehir Lokantacılar Odası. Eskişehir Lokantacılar Odası Başkanı aynı zamanda da Türkiye Lokantacılar Federasyonu Denetim Kurulu üyesi olan Bahar Bilen, tam 11 aydır lokanta ve restoranların kapalı olduğunu vurguluyor. Bilen, “Genç insanlar; dükkanları kira, ev kira, çocukları var. Çok sıkıntılı zor günler yaşıyorlar. Bir kısmı annelerinin, babalarının yanına sığındılar, onların emekli maaşlarına sığınmışlar. Çocukları olan insanları düşünsenize, genç insanlar ve hiçbir gelirleri yok. Travmalar yaşıyorlar. Boşanmalar başladı. İntihar teşebbüsleri var” diyor.
"ADI ÜZERİNDE KREDİ"
Bilen, devletten bekledikleri destekleri alamadıklarına dikkat çekiyor. Verilen kısmi desteklerin ise çok yetersiz kaldığını belirten Bilen şunları söylüyor: “Adı üzerinde kredi, ödenmesi gerekiyor. Kredilerin taksitleri geldi. Ödeyemiyoruz. Birçok arkadaşımız bunları 6 ay erteledi. Dükkanlarımız kapalı. Olmayan dükkanla 6 ay sonra bu kredi nasıl dönecek? Vergiler tahakkuk ediliyor, takibe düşüyoruz. Nasıl olacak bunları bilmiyoruz.”
Bu kredilerin mücbir sebep kapsamına alınmasını talep eden Bilen, bu talebini ise şu sözlerle açıklıyor: “Dükkanlarımız şu anda her ne kadar kapalı olmuş olsa da paket servisi açık gözüküyor. Dükkanlarımızın çoğu paket servise uygun değil. Bu nedenle de kapalı. Dolayısı ile mücbir sebep kapsamına ivedilikle alınması gerekiyor. Çünkü gelirimiz yok. Personelde daralmaya da gidemiyoruz. Onların vergileriyle sigortaları da işliyor. Çok çaresiziz.”
Çok ciddi borç yükü altına girdiklerini kaydeden Bilen, bu borçları nasıl ödeyeceklerini ise bilmediklerini söylüyor: “Mücbir sebep kapsamına alınarak, burada bütün vergilerden muaf olmayı talep ediyoruz. İlk günden pandemi bitene kadar vergi, SGK, stopaj gibi tüm vergilerden muaf olmak istiyoruz. Verilen kredilerin de hibe kredisine çevrilmesine ihtiyacımız var. En azından onlar faizsiz bir şekilde ertelense makbule geçecek.”
KİRA DESTEĞİ SADECE SLOGANLARDA VE AFİŞLERDE KALDI
3 ay boyunca sağlanacağı açıklanan 1000’er liralık hibe desteğinden her esnafın faydalanamadığına dikkat çeken Bahar Bilen, “Alkollü işletmelerimiz bundan hiç yararlanamadı. Kira desteği 750 lira. O da büyük şehirlerde. Orada da beyanlarını ve kirasını elden veren esnaf arkadaşlarımız, banka dekontu olmadığı için yararlanamadı. Yani bu sadece sloganlarda ve afişlerde kaldı” diyor.
"ESNAF DAYANAMAZ DURUMA GELDİ"
Bilen, esnafın artık dayanamaz duruma geldiğine dikkat çekiyor. İntiharların başladığını dile getiren Bahar Bilen, telefonlarının susmadığını anlatıyor. “Evlerine kadar gidiyoruz, konuşuyoruz. Neredeyse psikolog gibi olduk. Mülk sahiplerine karşı sıkıntılarımız başladı. Kiraları bir senedir ödeyemiyoruz. İnsaflı mülk sahipleri idare ediyorlar ama zam yapan mülk sahipleri de var” diyen Bilen, asıl zor günlerin ise mart ayında kiralar üzerindeki tedbir kararlarının kalkmasından sonra yaşanacağına dikkat çekiyor. Tedbirler kalktıktan sonra icraların başlayacağının altını çizen Bilen, “Daha zor günler yaşayacağız. Kapalıyken mülk sahibine neyin kirasını istiyorsun diyebiliyoruz. Asıl sıkıntımız dükkanlar açıldıktan sonra başlayacak. Alacaklılar kapıya gelecekler. Birdenbire iş yapacağımız ne malum? Eski cirolarımıza dönmek biraz zaman alacak. Devletimiz bununla ilgili çok acil tedbirler, kararlar almalı” diyor.
"HER ŞEYE RAĞMEN DAYANIŞMA VAR"
Eskişehir Lokantacılar Odası Başkanı Bahar Bilen, Eskişehir’in birçok konuda şanslı bir il olduğunu söylüyor. Yerel yönetimlerin Eskişehir esnafına çok destek olduğunu anlatan Bilen, şu sözlerle devam ediyor: “Halkımız bize nakdi yardımlarda bulundu. Geçen sene ramazanda fitre ve zekat paralarını bize yönlendirdi, biz de gerçek ihtiyaç sahibi meslektaşlarımıza onları yönlendirdik. Biraz da hali vakti yerinde meslektaşlarımız gönüllü destek oldular. Odunpazarı Belediye Başkanımız Sayın Kazım Kurt’a da ayrıca teşekkür etmek istiyorum. Halk Market aracılığıyla esnafımıza esnaf kart dağıttılar. 3 ay boyunca buradan esnafımız alışveriş yapacaklar. Karınca kararınca belli puanlar yüklüyorlar. Orada aylık nakdi yardım alan esnaf çok mutlu. Koliler içinde hep aynı ürünler oluyor, ama esnaf kart ile Halk Market’ten diledikleri ihtiyaçlarını alabiliyorlar. Kazım Bey’e çok teşekkür ediyorum.”
"PARA KAZANMA DERDİNDE DEĞİLİZ"
Halil Pekcan, Eskişehir’deki lokanta sahiplerinden biri. Pekcan, dükkanları bu süreçte sadece 3 ay açabildiklerini söyledi. Yaklaşık iki ayın büyük bir zararla geçtiğini anlatan Pekcan, “Açıldık, açıldığımız gibi mülk sahiplerimiz, tam kira almaya başladı. Aynı şekilde doğal gaz, elektrik faturalarımız devam etmeye ve bunlara ilaveten gıda maliyetlerimizde çok büyük bir artış oldu” diye devam ediyor. Geçen yıl 130-140 liraya aldıkları sıvı yağı şu an 240 liraya aldıklarına dikkat çeken Pekcan, bu fiyat artışını yemeklere yansıtamadıklarını söylüyor ve ekliyor: “Zaten buradan çok büyük bir kaybımız oluyor. Pandemiden sonra çok büyük bir müşteri kaybımız oldu. 20-30 liraya aldığımız bir eldiven yaklaşık 70-80 lira oldu. Maliyetlerimizin artmasına rağmen biz bunu fiyatlarımıza yansıtamadık. Kârımızdan vazgeçip, zararına çalışmış oluyoruz.” Bu dönemde doğal gaz ve elektriğe fahiş zamlar geldiğini söyleyen Pekcan, “Bunlar neden engellenmiyor? 15-16 kişi çalışıyorduk. Şu anda 7 kişi çalışıyoruz. 4 kişiye de düşebiliriz, ama 3 arkadaşımızı fazladan çalıştırıyoruz ki, onlar da evine bir ekmek parası götürebilsinler. Şu anda para kazanma derdinde değiliz. Çalışanlarımızı düşünüyoruz” diyor. Devletten bekledikleri desteği alamadıklarının altını çizen Pekcan yaşadıklarını şu sözlerle anlatıyor: “Bir kira yardımı diyorlar, ben buraya 8 bin 400 lira kira veriyorum. Stopajı ile beraber 11 bin lira kira oluyor. Bana yapmış olduğu 750 lira kira yardımı ile kaçta kaçını ödeyebilirim? Bunun haricinde 2019’da ciro kaybının şu kadarına 2 bin ile 40 bin arası hibe vereceğiz diyorlar. Ben burasını 2020’de açtım ne olacak? Yapılanların hepsi büyük esnaflara, büyük işletmelere yapılmış olan bir şey. Bizim gibi orta ölçekli esnaflara desteğin olduğunu zerre kadar düşünmüyorum. Yardım edecekseler benim SGK primlerime, elektrik ve doğal gaz faturalarıma, kirama yardım yapsınlar.”
"DEVLETİN BİR AN ÖNCE BİR ÇARE BULMASINI İSTİYORUZ"
Devletin verdiği desteğin yetersiz olduğunu belirten bir diğer esnaf da Murat Aldemir. Kötü durumda olduklarını belirten Aldemir, yaşadıklarını şu sözlerle anlatıyor: “Elektrik gelmiş 500 lira, devletten almışız 1000 lira, onu oraya vermişiz. Kötü durumdayız. Gel-al ve paket servise devam ediyoruz. Ama pek tatmin edici değil. Salonumuz var, masa atmak istiyoruz, müşteri almak istiyoruz, olmuyor. Paket serviste, bizim belli bir limitimiz var. Tost yaptığımız için belirli bir saatten sonra duruyor. Kötü durumdayız. Devletin verdiği yardımlar bizi nereye kadar idare edecek, ki idare etmediği ortada. Böyle bekliyoruz, ne olacak diye…” Şimdiye kadar devletten sadece 1000 lira destek alan Aldemir, o 1000 lira ile de faturaları yatırmış.
"MADDİ VE MANEVİ ANLAMDA TAMAMEN ÇÖKÜNTÜ İÇERİSİNDEYİZ"
Zor günler geçirdiklerini belirten Nurgül Doğru, önünü göremediğini söylüyor. Kira ve vergileri ödeyemediklerini anlatan Doğru, pandemiden dolayı iki dükkanından birini kapatmak zorunda kalmış.
"ÇOK MAĞDURUZ"
Erhan Menekşe, Eskişehir’de aylardır kapalı olan kahve sahiplerinden sadece biri. Menekşe de diğer esnaflar gibi sözlerine, “Çok zor günler yaşıyor” diyerek başlıyor. Yüksek kiralardan dert yanan Menekşe, “Fakat bize 300-500 TL kira yardımı yapılıyor. Mülk sahipleri de bizi anlamıyor. Dükkanlarımız kapalı olduğu halde, bize her ay muhtasar, KDV gibi vergiler yansıtılıyor. Bunların silinmesini istiyoruz. Fiş kesmiyoruz, fatura kesmiyoruz, kazancımız yok. Her ay da bunların vergilerini ödüyoruz. Kimse bizi anlamıyor” diyor. Mülk sahiplerinin her ay sonunda kirasını istediğine değinen Menekşe, şöyle devam ediyor, “4 ay benim dükkanım kapalı kalsa ve her ay 2 bin lira kira versem, içerideyim zaten. Burada çay satışı yapıyorum. Çay ocakları da çay satışı yapıyor. Zaten kahvelerde oyun yasak olduğu için burasını çay ocağı gibi kullanıyordum. Çay ocakları, pastaneler çay satıyor, parasını kazanıyor. Bizim gibi tüm kahvehane esnafı kapalı ve geliri hiç yok. Bu yüzden çok mağduruz” Geçinemediklerini söyleyen Menekşe, kredi kartları ile günü kurtarmaya çalıştıklarını söylüyor. “Yarın kredi kartlarımız patlayacak” diyen Menekşe, devam ediyor; “Eşimizden dostumuzdan borç alıyoruz, o şekilde geçinmeye çalışıyoruz. Ay sonunda mülk sahibi kiramı yatır diyor. Sağdan soldan borç toplayıp onu yatırmaya çalışıyoruz. Yarın dükkanı açsak bile, bir sene yaptığımız borçları ödemeye çalışacağız.” Devletin desteğinin yetersiz kaldığına değinen Menekşe, “Verdikleri destek, bırakın vergilerimi, dükkanımın kirasını bile karşılamıyor” diyor.
"DURUMUMUZ İÇLER ACISI"
Üzeyir Aydoğmuş, Yunus Emre Halk Çarşısında çeyiz, nişan, kına ve hac malzemeleri satıyor. Geçen sene tam pandeminin başlangıcında şubat ayında dükkanlarını açtıklarını anlayan Aydoğmuş, “İşler, pandemi yüzünden hep tersine gitti. Büyük ümitlerle açmıştık. Fakat düğünler pandemi yüzünden yasaklandı. Toplu eğlenceler yasaklandı. Yasaklar ha bugün ha yarın biter diye düşünürken bir yıl geçti. Yasakların biteceği de yok, işler günden güne kötüye gidiyor” diyor.