"Asistan hekimlerin çalışma süresi insani düzeye çekilmeli"
Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Bölümü Asistan Hekimi Zülküf Akelma, iş yükü ve stresin oldukça arttığına dikkat çekerek çalışma süresinin insani düzeye çekilmesi gerektiğini söyledi.
Pandemi hastanesi | Fotoğraf: İbrahim Mase/DHA
Helin ÇAKIR
Ankara
Bursa’da, Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde kalp damar cerrahisi bölümü Başasistanı Mustafa Yalçın’ın hayatına son vermesi, asistan hekimlerin maruz kaldığı mobbingi yeniden gündeme getirdi. Ufuk Üniversitesinde konuştuğumuz öğrenciler mezuniyetin ardından çalışma koşulları konusunda endişeli. Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Bölümü Asistan Hekimi Zülküf Akelma da iş yükü ve stresin oldukça arttığına dikkat çekerek çalışma süresinin insani düzeye çekilmesi gerektiğini söyledi.
Asistan hekimin yaşamına son vermesini ortaya koyan koşulların Türk Tabipleri Birliği tarafından defalarca dile getirildiğini fakat asistan hekimlerin yaşadıklarının yıllardır çözülmediğini söyleyen Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Bölümü Asistan Hekimi, Ankara Tabip Odası Denetim Kurulu Üyesi Zülküf Akelma; asistan hekimlerin sağlıkta dönüşüm programının getirdiği performans sistemi, mobbing, şiddet ve giderek kötüleşen özlük hakları ile karşı karşıya kaldığını, eğitim sürecinin unutulduğunu dile getirdi.
‘ASİSTAN HEKİMLERİN YÜZDE 93’Ü MOBBİNGE UĞRADIĞINI DÜŞÜNÜYOR’
Sağlık hizmetinin büyük kısmının asistan hekimler üzerinden şekillendiğini, iş yoğunluğunun gittikçe büyüdüğünü anlatan Akelma, “Asistan hekimler, ayda minimum 10 nöbet tutuyor. Resmi olarak 7 nöbetin ödemesi yapılırken 75-80 saat ekstra çalışmak durumunda kalıyor. Resmi nöbet süreleri uygulanmazken nöbet ertesi izin kullanılmıyor, cerrahi alanlarda ise ameliyatlar uzuyor. Bu yoğunluğun yanında çalışma ortamının getirdiği stres ortamı da var. Kendi hastanemiz özelinde sık karşılaşmasak da birçok hastanede kıdem üzerinden baskı oldukça ciddi boyutta. Asistanlar, hocanın isteği yerine getirilmediğinde vaka yaptırmama yaptırımıyla karşılaşabiliyor. TTB Asistan Hekim Kolunun yürüttüğü çalışma sonucuna baktığımızda asistan hekimlerin yüzde 93’ünün mobbinge uğradığını düşündüğünü görüyoruz. Örneğin; yakın tarihte Hacettepe Üniversitesi ortopedi bölümünde bir asistan hekim mobbing dolayısıyla istifa etti” dedi.
‘PANDEMİYLE BİRLİKTE SORUNLAR KATLANARAK ARTTI’
Pandemi ile birlikte sorunların katlanarak artığını ve asistanların hem pandemi polikliniklerinde çalıştırılırken hem de kendi uzmanlık dallarındaki sağlık hizmetini sürdürmeye çalışmakta olduğunu, böylece eğitimin oldukça aksadığını belirten Akelma, “Bunun karşısında asistanlık süresinin uzatılması gündeme geldi fakat hiçbir asistan hekim bunun bir çözüm yöntemi olmadığını düşünüyor” dedi.
Akelma, güvenli eğitim ortamının sağlanmasını, sağlıkta şiddete karşı önlem alınmasını, çalışma süresinin insani düzeye çekilmesini, nöbet ertesi izin haklarını ve insanca yaşam ücretini talep ettiklerini ve bulundukları yerlerde mücadeleye devam ettiklerini, taleplerini nasıl kazanacaklarına dair kafa yorduklarını ifade etti.
TIP ÖĞRENCİLERİ: GELECEĞİMİZ İÇİN KAYGILIYIZ
Asistan hekimlerin yaşadıklarına dair konuştuğumuz Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencileri ise tıp eğitiminin her geçen gün nitelik kaybettiğini belirterek zorlu süreçler sonunda mezun olduklarını, mezuniyet ardından asistan hekimlikte ise oldukça iç karartıcı bir tablo gördüklerini söyledi.
Pandemi ile birlikte sorunların daha görünür olduğunu dile getiren ikinci sınıf öğrencisi, “İntörn hekimlerin ve asistan hekimlerin özlük haklarının yerine getirilmesi için verilen mücadele bizim de mücadelemiz çünkü gelecekteki o iç karartıcı tabloyu görmek biz tıp öğrencilerini kaygılandırıyor” dedi. Bir diğer öğrenci ise, Türkiye’nin dört bir yanından asistanların çalışma koşullarına dair metin yayımlamasının kendisini heyecanlandırdığını, görece daha iyi çalışma koşullarına sahip olan Ufuk Üniversitesi asistanlarının mektubunun ise üniversite bileşenlerince oldukça değerli olduğunu kaydetti.