01 Mart 2021 23:09

Döküm işçisi: Bizleri bencilleştiren bu düzene karşı çıkmalıyız

İstanbul'dan Evrensel'e yazan döküm işçisi: Kapitalizmin bizi çevirmesine, değiştirmesine izin vermemeliyiz. Bizleri bencilleştiren bu düzende herkes kendi menfaatini düşünüyor. Bunu reddetmeliyiz.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Döküm işçisi
İstanbul

Bu mektubu işten eve gelmiş, yorgun ve bitkin halde yazıyorum. Bitkin haldeyim çünkü yorucu ve yoğun bir fabrikada çalışıyorum. Aslında şu an çalıştığım fabrikaya yeni başladım. Daha önceki fabrikadan enflasyon oranına göre değil de patronların kafasına göre yapılan düşük zamlardan dolayı çıktım. Ocak ayında şekere, zeytinyağına, zaten alamadığımız kıymaya, ete, geçmediğimiz halde parasını ödediğimiz köprülere, elektriğe, doğal gaza, aslında yaşamın her alanına yapılan zamlar bana, bırakalım yarına yetecek parayı, ayın sonunu getirmek için borç batağına saplandığımı gösterdi.

Zammı beğenmeyen herkes gibi ben de patronlarla konuşmak istedim. “Neye göre zam yaptınız” diye sorduğumda patron; “kendime göre” cevabını verdi. Adam açık açık diyor ki ben kârıma bakarım. Bir kez daha sözün bittiği yerdeyiz. Bir kez daha göğsümüzün içince biriken öfke ile baş başa kaldığımız yerdeyiz.

Evdeki rahatsız edici yatağı değiştirmem gerek, elbise dolabı almam lazım, 40 senelik binada oturuyorum, kolonlar hiç iyi görünmüyor evi taşımam lazım ama bunlara maaş yetmiyor. Ben asgari ücretin biraz üstünde maaş alıyorum ve evde tek çalışanım. Markete gittiğimde bir poşet gıdaya 100 lira verir oldum, her şey ateş pahası. Bu durumdan çıkış yolunu ise daha yoğun ve yorucu olan fabrikaya geçmekte aradım. Bakalım sonuç ne olacak?

Etrafımda hâlâ krize inanmayan, “Her yerde arabalar var, herkesin cebinde binlerce liralık telefon var” diye yorum yapan insanlar var. Evet benim de halim vaktim çok çok kötü değil ama pazarda sebze meyve toplayanı, açım diye isyan edenleri de görmezlikten gelmiyorum. Telefonun bir ihtiyaç ve hayatımızın bir parçası olduğunu anlatmaya çalışıyorum.

Peki çözüm olarak bu hayat pahalılığına karşı bu zamlara karşı nasıl durmalıyız? Aslında işe kendimizden başlamak gerek diye düşünüyorum. Kapitalizmin bizi çevirmesine, değiştirmesine izin vermemeliyiz. Bizleri bencilleştiren bu düzende herkes kendi menfaatini düşünüyor. Bunu reddetmeliyiz. İşsizlerin, asgari ücretlilerin, yoksul vatandaşların, işçi sınıfı aleyhine yapılan her hamleye, birbirimizin elini tutarak karşı çıkmalıyız.

ÖNCEKİ HABER

Faik Öztrak’tan Teoman Sancar açıklaması: İstifa mektubunda ne varsa onu biliyoruz

SONRAKİ HABER

Almanya Sol Partide yeni dönem

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa