BTS İzmir Şubesi sürgünlere ve özelleştirmeye tepki gösterdi
Baskı, sürgün ve ihraçlara karşı başlatılan oturma eyleminin sekizinci haftasında BTS ve KESK İzmir Şubeler Platformu, demiryollarındaki özelleştirmelere de tepki gösterdi.
Fotoğraf: BTS İzmir
Birleşik Taşımacılık Sendikası (BTS) İzmir Şubesi ve KESK İzmir Şubeler Platformunu sürgünlere ve baskılara karşı oturma eylemlerini sürdürüyor. Eylemlerinin 8.haftasında Alsancak Gar önünde bir araya gelen KESK üyeleri adına basın açıklamasını BTS İzmir Şube Başkanı Erdal Akyol okudu.
Akyol, “Arkadaşlarımızı sürgüne göndererek aile düzenini ve çalışma barışını bozanlardan yasal yollardan tek tek hesap soracağız. İlgililer hem adalete hem de vicdanlara hesap verecekler” dedi. “Sürgüne gönderilen Şube Sekreterimiz Muhdi Seyhan, Kadın Sekreterimiz Nurhan Karadağ, İşyeri temsilcilerimiz Ünal Karadağ ve Bülent Çuhadar arkadaşlarımızın mahkeme süreçleri daha bitmeden, YD kararlarının çıkmasına az bir süre kala 6 Marta kadar lojmanlarının tahliye yazısı kendilerine tebliğ etiler” diyerek bilgi veren Akyol, tahliye yazısının bir düşman hukuku niteliğinde olduğunu söyledi.
Daha önceki sürgünlerde alınan bu kararın uygulanmadığını hatırlatan Akyol, “Daha önce BTS İzmir Şubeden yapılan sürgünlerin istisnasız tamamı mahkeme kararları ile iptal edilmişken, davaların kazanılabileceğini bilerek kararların çıkmasına az bir süre kala lojmanları tahliye ettirmek nasıl açıklanabilir. Lojmanları boşaltacak arkadaşlarımızın sürgün kararları mahkeme kararı ile iptal edilirse aynı lojmanlara taşınamayacaklar, o lojmanlar başkalarına tahsis edilecek arkadaşlarımız lojmansız kalacaktır. Bu durum yeni hak kayıplarına yeni mağduriyetlere neden olacak, yeni davalar açılacaktır” dedi.
“ÖZELLEŞTİRME DEĞİL KAMULAŞTIRMA YAPILMALI”
TCDD Taşımacılık A.Ş ile birlikte birçok hizmetin dışarıdan alınmaya başlandığını söyleyen Akyol, “Yani serbestleştirme adı altında bir kısmi özelleştirme yapıldı. Şimdi de TCDD’nin tasfiyesi süreci tamamlanmak istenilmektedir. Bir kanunun öncelikle Mecliste hazırlanması gerekirken bugünlerde kapalı kapılar ardında sermaye gruplarınca hazırlandığına tanık olmaktayız. Böylelikle yine birçok hizmet dışarıdan alınarak, yandaşlara rant yaratılma planları yapılarak, kurumun büyük bir kısmı serbestleştirme adı altında özelleştirilmiş olacaktır” diye konuştu. Demiryollarının daha fazla bölünerek şirketler haline getirilip, özelleştirme çalışmalarının durdurulmasını talep eden Akyol, “Kamu hizmet alanlarında ve stratejik sektörlerde özelleştirme değil, kamulaştırma yapılmalıdır” dedi.
AŞI TALEBİ
Baskı düzenine karşı mücadeleden vazgeçmeyeceklerini ifade eden Akyol, “Bizleri korkutacağını ve sindireceğini sananlar, daha önce olduğu gibi yine hayal kırıklığına uğrayacaklardır” diye konuştu. Ayrıca Akyol, “Bizler demiryolu emekçileri olarak 24 saat esası üzerinden çalışmakta, tıklım tıklım İZBAN ile işyerimize gelip gitmekte ve işimiz gereği doğrudan halkla temas halindeyiz. Ulaşım sektöründe çalışan emekçiler olarak bizlerde bir an önce aşı kapsamına alınmayı talep ediyoruz” diye ekledi. (İzmir/EVRENSEL)