Restoran çalışanı Mustafa Tanyeli yazdı: Salgının faturasını ödemek istemiyoruz
"Ayakta duramayacak hale getirdiğiniz küçük esnafın ve emekçilerin karşısında aya çıkma rüyalarınızla iktidarınızı nereye kadar sürdüreceksiniz?"
Fotoğraf: Pixabay
Mustafa TANYELİ
Restoran çalışanı
İzmir
Sevgili Evrensel okurları, ben İzmir Buca’da yaşayan bir restoran emekçisiyim.
Hepimizin bildiği gibi Çin’de başladığı söylenen ve bir anda dünyaya yayılarak insanlığı etkisi altına alan koronavirüsün 2020’nin mart ayında resmi olarak ülkemizde de görüldüğü açıklandı. Bu açıklamanın hemen ardından okullar tatil edilmiş ve birçok küçük işletme kapatılmıştı. On binlerce lokanta ve restoranın da büyük bir kısmı kapatarak, kalanlar da paket servise dönerek, ayakta kalmak için sınırlı da olsa hizmet vermeye devam etti.
Ülke genelinde sayısı yüz binlerle ifade edilen biz lokanta-restoran çalışanlarının büyük çoğunluğu işsiz kaldı, işten çıkarılmayanlar da ancak ayda 12 gün dönüşümlü olarak çalışıp sadece çalıştığı günün ücretini aldı. Bütün bunlar yaşanırken resmi ağızlardan bir yandan ‘Üretim devam edecek’, bir yandan da sürekli ‘Evde kal’ çağrıları yapılmıştı. Bilim insanlarının ve Türk Tabipleri Birliğinin üstüne basa basa tam kapanma talebi kabul görmediği gibi bu talebi savunanlar da suçlu ilan edilmişlerdir.
Sürecin yaşanan sıkıntıları bir tarafa, turizm sezonu, turizm şirketlerinin de baskısıyla açılmış, normal yaşama dönülerek işçiler, emekçiler, sağlık emekçileri kendi kaderlerine terk edilmiş, vaka sayıları on binlerce artmış, ölümler daha da çoğalmıştır. Bunun sonucunda sezon bitimi yeniden tam kapanma yerine, yüz binlerce işyeri, küçük işletme tekrar kapatıldı, lokanta ve restoranlar tekrar paket servise dönerek tedbir değil tedbirsizlik insan yaşamına girdi.
Dolayısıyla küçük esnaf perişan oldu, yüz binlerce arkadaşımız işsiz kalarak açlığa mahkum edildi. İşsiz kalarak mağdur duruma düşen lokanta restoran çalışanları kira, elektrik, su, ısınma gibi faturalarını ödeyemedi. Dolayısıyla salgın devam ederken kalabalık kongreleri izleyen esnaf ve zor koşullarda hayatını sürdürmeye çalışan bizler, salgını unuttuk ‘Yaşamımı nasıl sürdürürüm’, ‘İşyerimi nasıl açarım’ derdine düştük.
Son yapılan açıklamada ise lokanta ve restoranların belirli saatler açılmasına ilişkin karar alındığı duyuruldu. Ben de bir restoran emekçisi olarak yetkililere buradan soruyorum. Sezon sonunda salgının önü alınamaz, daha da katlanarak yayılmaya devam ederse bunun faturasını yine aynı yöntemlerle küçük esnafa ve biz çalışanlara mı keseceksiniz? Artık bizler salgının faturasını ödemek istemiyoruz. Ayakta duramayacak hale getirdiğiniz küçük esnafın ve emekçilerin karşısında aya çıkma rüyalarınızla iktidarınızı nereye kadar sürdüreceksiniz? Yoksulların ödeteceği faturanın karşısında hiçbir iktidar ayakta duramamıştır. Çünkü yoksuların kaybedeceği bir şey de kalmamıştır.