Myanmar'da darbe karşıtı eylemlerde bugün 38, toplamda 50'den fazla kişi öldü
BM Myanmar Özel Temsilcisi Christine Schraner Burgener, darbe karşıtı gösterilerde yaklaşık 1200 kişinin göz altına alındığını söyledi
Arşiv | Fotoğraf: Stringer/AA
Birleşmiş Milletler (BM) Myanmar Özel Temsilcisi Christine Schraner Burgener, darbe karşıtı eylemlerde sadece bugün 38 kişinin öldüğünü ve şimdiye kadar 50'den fazla kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi.
AA'nın aktardığı habere göre Burgener, düzenlediği basın toplantısında, darbeden bu yana bugün Myanmar'da ''en kanlı'' günün yaşandığını belirtti.
''Sadece bugün 38 kişi öldü'' diyen Burgener, ''Darbeden beri 50'den fazla kişi hayatını kaybetti, çok sayıda kişi yaralandı.'' ifadesini kullandı.
Burgener, şimdiye kadar yaklaşık 1200 kişinin gözaltına alındığını, uluslararası topluma, birlik olma ve Myanmar'daki darbeye karşı çıkma çağrısı yaptı.
RUSYA VE ÇİN'E ÇAĞRI
Çin ve Rusya'nın, Myanmar'daki darbe ve sonrasında yaşananların Myanmar'ın iç meselesi olduğu argümanına ilişkin değerlendirmede bulunan Burgener, ''Bu bir iç mesele değil ve bölgedeki istikrarı etkiliyor. Çin ve Rusya'nın bu konuda birlik olunmasının önemini anlamasını umuyorum.'' dedi.
BM Güvenlik Konseyi, cuma günü Myanmar'daki darbeyi ve darbe sonrası yaşanan gelişmeleri görüşmek üzere toplanacak.
AB VE ABD EYLEMLERE YÖNELİK GÜÇ KULLANIMINI KINADI
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, günlük basın brifinginde Myanmar'daki son durumu değerlendirdi.
Price, brifingde, "Sivil yönetimin restore edilmesi yönünde barışçıl çağrılar yaptıkları için Burma halkına uygulanan korkunç şiddet karşısında şok olduk. Burma ordusunun kendi halkına karşı uyguladığı şiddete karşı tüm ülkeleri tek ses olmaya çağırıyoruz." ifadelerini kullandı. Price, son günlerde artan şiddeti en güçlü şekilde kınadıklarını vurguladı.
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell'in ofisinden yapılan açıklamada da, Myanmar'daki barışçıl gösterilere ordunun ve güvenlik güçlerinin şiddet kullanarak müdahale ettiği ve silahsız sivillerin ve sağlık görevlilerinin yaşamını yitirdiği belirtildi.
Myanmar'da uluslararası hukukun ihlal edildiği, yüzlerce kişinin gözaltına alındığı ve medyaya baskının arttığı vurgulanan açıklamada, medyaya yönelik baskının kabul edilemez olduğu bildirildi. Açıklamada, "Myanmar'da hesap verilebilirlik ve demokrasiye dönüş şarttır." ifadesine yer verildi.
ASEAN'DAN "BARIŞÇIL ÇÖZÜM" ÇAĞRISI
Öte yandan Güneydoğu Asya Uluslar Birliği (ASEAN), dün Myanmar'daki krizi görüşmek üzere üye ülkelerin dışişleri bakanlarıyla çevrim içi ortamda yapılan görüşmenin ardından yayımladığı ortak açıklamada, Myanmar'daki askeri hükümete, "yapıcı diyalog ve uzlaşma eşliğinde sorunlara barışçıl çözüm getirme" çağrısı yaptı.
ASEAN'ın açıklamasında, "Myanmar'daki son durumdan ötürü endişelerimizi dile getirmenin yanı sıra taraflara şiddeti ilerletmekten kaçınma ve azami itidal çağrısında bulunduk." ifadesine yer verildi.
Açıklamada, darbe kapsamında gözaltına alınan seçilmiş hükümet üyelerinin serbest bırakılması ve demokrasinin yeniden tesis edilmesi çağrısı da yapıldı.
ASEAN dışişleri bakanlarının dünkü görüşmenin ardından Endonezya, Malezya, Singapur ve Filipinler'in dışişleri bakanları, Myanmar'a "darbe karşıtı protestoculara karşı şiddete başvurmama" çağrısında bulunmuş, gözaltına alınan seçilmiş hükümet üyelerinin de serbest bırakılmasını talep etmişti.
MYANMAR'DA ASKERİ DARBE
Myanmar ordusu, kendine yakın siyasi grupların, 8 Kasım 2020 seçimlerinde hile yapıldığı iddialarını ortaya atmasının ardından 1 Şubat'ta yönetime el koymuştu.
Ordu, Dışişleri Bakanı ve ülkenin fiili lideri Aung San Suu Çii başta olmak üzere pek çok yetkili ve iktidar partisi yöneticisini gözaltına almış ve 1 yıllığına olağanüstü hal (OHAL) ilan etmişti.
Myanmarlılar, 6 Şubat'ta demokrasiye dönüş talebiyle gösterilere başlamış, güvenlik güçlerinin sert müdahalesi sonucu can kayıpları yaşanınca protestolara katılım artmıştı.
28 Şubat'ta Yangon şehrindeki protestolara güvenlik güçleri, gerçek mermi ve el bombası kullanarak saldırmış ve BM'nin açıklamasına göre, bir günde 18 protestocu hayatını kaybetmişti.
Ülkede geniş katılımlı gösteriler ve gözaltındaki üst düzey hükümet yetkililerinin askeri mahkemede yargılanmaları sürüyor. (DIŞ HABERLER)