Ekvador 2021 seçimleri
Güney Amerika ülkesi Ekvador'da yayımlanan Opcion Gazetesi'nin Genel Yayın Yönetmeni Ramiro Vinueza, ülkesinde “hile” tartışmalarıyla devam eden devlet başkanlığı seçim sürecini yazdı.
Fotoğraf: AA
Ramiro VINUEZA
Quito
Ekvador’daki seçim sürecinin ilk aşaması, Ulusal Seçim Konseyi’nin (CNE) yönettiği ve bankacı Guillermo Lasso’yu, Correizm’in* adayı olan ve birinci sırada bulunan Andrés Arauz'un rakibi olarak çıkarmayı amaçlayan; yasal süreçlere saygı duyulmayarak ve sonuçların yerli hareketini temsil eden Yaku Perez’in adaylığı aleyhine maniple edildiği bir belirsizlik ve sahtekarlık ortamında sona eriyor. CNE’nin sayımına göre eğilim Yaku Perez’in ikinci sırada olması yönündeydi, bu durum sürpriz bir şekilde değişti ve bankacı bu sıraya yerleştirildi.
Bu durumun ülke genelinde sorgulanması ve eleştirilmesi ile yerli örgüt Ecuarunari’nin eylemler başlatması üzerine, ve aynı şekilde adaylar Lasso ve Pérez’in de kabul etmesiyle CNE, Guayas eyaletindeki oyların tamamının ve ülkenin 16 kentindeki oyların yüzde 50’sinin yeniden sayılmasını kabul etti. Ancak birkaç saat içinde Lasso varılan anlaşmadan onayını geri çekti ve aynısını CNE de yaptı, ardından Lasso’yu ikinci ilan etti.
Şeffaflık taleplerinde ısrar eden Yaku Pérez ve Pachakutik partisi, tutarsızlıklar içeren 20 binden fazla oy tutanağı sundular. CNE’nin yalnızca 31’ini kontrol etmeyi kabul etmesini ise reddettiler ve bunu halkın iradesiyle bir kez daha alay edilmesi olarak gördüler. Oy tutanaklarının yeniden kontrol edilmesiyle ortada bir manipulasyon olduğu, Perez’in adaylığının açıklanandan daha fazla oy aldığı doğrulanabilir ve (ikinci sırayı) kazananın kendisi olduğu onaylanabilirdi. Seçim Mahkemesine itiraz edildi. Bu itirazın sonuçları bekleniyor.
SÜREÇ
Bu seçim süreci, Lenin Moreno hükümetinin yolsuzluğu ve sorumsuzluğu nedeniyle binlerce Ekvadorlunun hayatına mal olan salgının ağırlaştırdığı derin bir ekonomik krizin ortasında gerçekleşti ve bir yılda 1 milyon civarında insan işsiz kaldı. Moreno, IMF ile anlaşma doğrultusunda çok uluslu şirketler ve ülkedeki ekonomik güç grupları lehine ekonomik tedbirler alarak halkın çoğunluğunu yoksullaştırdı. Halk, seçim sürecine büyük bir hoşnutsuzluk ve hükümetin reddi ile girdi, istikrarsız ekonomik duruma alternatif aradı.
Cumhurbaşkanlığı için 16 adayın olmasıyla başlangıçta görülen dağınıklık üç büyük blokun öne çıkmasıyla değişti: Correizm, sağ ve halkçı sol blok. Sonuçlar ortada hegemonik bir güç olmadığını ortaya koyuyor, geçerli oyların yüzde 90’ı 4 siyasi güç arasında dağıldı: Correa’nın adayı Andrés Arauz (yüzde 32, 72 / 3 milyon 33 bin 753 oy), Halk Birliği (UP) partisinin de desteklediği Pachakutik’in adayı Yaku Pérez (yüzde 19,39 / 1 milyon 797 bin 445 oy), PSC tarafından da desteklenen sağın adayı Guillermo Lasso (yüzde 19,74 / 1 milyon 830 bin 45 oy) ve şaşırtıcı bir şekilde eski sosyal demokrat parti ID tarafından desteklenen işadamı Xavier Hervas (yüzde 17 / 1 milyon 453 bin 915 oy).
SONUÇLAR
Andrés Arauz, oyların yüzde 32’siyle birinci sırada. İlk turda başkanlığı kazanma iddialarını yerine getiremedi. Genel olarak (bu siyasetin) oyu yüzde 38’den yüzde 32’ye düştü, And bölgesi ve Amazon’da oy kaybetti ve en yüksek oyu sahil kentlerinden aldı. Ulusal Mecliste (AN) 47 parlamenterlik bir bloğu olacak, ancak çoğunluğu oluşturmadı. 2017’de 137 milletvekilinin 100’ünü almıştı.
Arauz, kendisini Lenin Moreno’nun muhalifi olarak sunarak, demagojiyi kullanarak, mevcut hükümetin yol açtığı aşırı yoksulluktan faydalanarak ve bir milyon Ekvadorlu aileye bin dolar teklif ederek bu konuma ulaştı.
(Correa ve destekçilerinin hükümet programları için kullandıkları kavram) Yurttaş Devrimi olarak adlandırılan, bazı Latin Amerika ülkelerinde iktidarda olan burjuva ilericiliğin bir biçimidir. (Bu yönetimler) Asıl olarak halkın taleplerine cevap vermedikleri için, yerel iktidar çevrelerinin ve büyük çok uluslu sermayeye hizmet ettikleri ortaya çıktığı için önemli oranda güç kaybettiler. Aslında artık soldan ve sosyalizmden söz bile etmiyorlar, onun yerini “ilericilik” aldı.
Ekvador’da kapitalist ilericiliğe, Correizm’e, örgütlü halk hareketi, yerli hareketi, sendikalar, gençlik örgütleri, kadın ögütleri ve sol partiler direniş gösterdiler ve mücadale ettiler; zulümle, örgütlerinin yasa dışı ilan edilmesiyle, cezaeviyle ve halk liderlerine yönelik işlenen suçlarla karşı karşıya kaldılar.
Correist ilericilik, bu yönde bir söylemi olmasına rağmen neoliberalizme bir alternatif değildir. IMF’ye taahhütlerin onaylandığı dönem Correa’nın hükümeti dönemidir. Yerel iş adamlarıyla ortaklık içinde Türk ve Çin şirketleri lehine büyük limanların özelleştirilmesine bu dönemde başlandı. Devlete ait tüm benzinlikleri özelleştirdi, ülkeyi aşırı borçlandırdı (70 milyar dolar), topluluk okullarını kapattı, maaşları dondurdu ve (telekomüniskasyon şirketi) CNT gibi kamu şirketlerinin, hidroelektrik santrallerinin vb. satışından bahsetti. Moreno’nun, Correa’nın politikasının bir devamı olarak uygulamaya çalıştığı politika, hem ülkenin büyük işadamlarının hem de bankacıların muazzam kârlarını destekledi: Correa’nın kendisi, çeşitli zamanlarda “Bankacılar hiçbir zaman benim hükümetimdeki kadar kazanamadı” dedi.
Hile resmileşirse, sağ, asgari bir yüzdelik farkla ikinci tura kalacak; ama gerçekte en büyük kaybedenlerdendir. Girdiği üçüncü seçim yarışında oyu yüzde 20’nin altına düşen Guillermo Lasso, ikinci tura güçlü bir seçim hilesi kokusuyla gidiyor. 2017’de sağın iki gücü; Sosyal Hristiyan Parti (PSC) ve CREO oyların yüzde 45’ine ulaşmışlardı. Bugün ittifak yaparak (PSC-CREO) yüzde 20’nin altına düştüler, aynı şekilde meclistede düşüş yaşadılar.
Seçimin üçüncü gücü, seçmenlerin yüzde 20’sine ulaşan, Halk Birliği’nin (UP) ve yerli hareket Pachakutik’in Yaku Pérez liderliğinde oluşturduğu halkçı ve sol bloktur. Yaklaşık 2 milyon kişi halkçı; bütün bu yıllar boyunca verilen mücadeleyle yenilenmiş, bir siyasi seçeneğe oy verdi. Bu mücadelenin başında maden ve petrol işletmeciliğine karşı hem insanların hem doğanın hakları için direnen ve mücadele eden yerli hareketi var. Bu halkçı bloğun ortaya çıkışı, her ne kadar heterojen olsa da anti-neoliberal eğilim ile sol eğilimin çoğunlukta olduğu, yeni bir güçler korelasyonuna işaret ediyor.
Yaku Pérez, bu direnişin ve Correizm ile sağ kanatla mücadelenin sembolü oldu, aynı zamanda IMF ve hükümetin önlemlerini alaşağı eden Ekim 2019 Ayaklanması’nın birleşik ve mücadeleci ruhunu ve zaferini temsil ediyor. Correizm karşıtı ve anti-neoliberal mücadeleyi ifade ediyor. Arjantin ve Bolivya’dan farklı olarak Yaku, Coreizm’in dışında ve sağa açık bir şekilde muhalefet eden halk hareketini ve solu temsil eden, kendine özgü ve yenilenmiş bir alternatiftir.
Bu halkçı bloğun inşası bir süreçten geliyor: 2013’te Solun Çokuluslu Birliği (la Unidad Plurinacional de las Izquierdas) Alberto Acosta’yla yüzde 3’e ulaştı. Ardından 2017’de Ulusal Değişim için Anlaşma (Acuerdo Nacional por el Cambio) ve Paco Moncayo ile yüzde 6,8’e ulaştı. Bugün “Yaşam için Minga” ve Yaku Perez yüzde 20’ye ulaşıyor. Bu, yerli hareketinin halk hareketinin başına geçtiği Ekim 2019 Ayaklanmasıyla hız kazanan, toplumsal güçlerin istikrarlı hareketinin tarihsel ve sosyal mücadelesinin bir birikimidir.
Bu gerçeklik, hem Correizm hem de; Yaku Pérez’e, yerli hareketine ve onların haklarına karşı kirli bir iç ve uluslararası kampanyayı başlatan “İlerici Enternasyonal” tarafından kabul edilmiyor. Doğu olmayan haberler teşvik ediliyor, Yaku’nun açıklamaları ve önerileri çarpıtılıyor, ilerici bir İspanyol faşistinin** belirlediği “parametreleri” karşılamadığı için bir yerli olarak “statüsü” inkar ediliyor, ya da bir İngiliz ilerlemecilik propagandacısı tarafından*** “darbeci” olmakla suçlanıyor. Bunlar, yozlaşmış hükümetlere karşı mücadelelere ve yerli ayaklanmalarına liderlik ettiği için yapılıyor.
Bu, ayrımcılığın ve ırkçılığın şiddetlenmesidir, halk iktidarı olasılığına karşı burjuva ve sömürgeci öfkedir.
Ve dördüncü siyasi güç, eski sosyal demokrat partiyi (Demokratik Sol-ID) temsil eden Xavier Hervas'ın liderlik ettiği güçtür. Temel mesaj olarak apolitikliği ön plana çıkaran; toplumun orta kesimlerini, yükselmek isteyenleri merkeze alan gerici bir kampanya yürüttü. Kendisini, kendi iş başarısının kahramanı olarak sundu. Correa ve Moreno'ya yakındı, ancak kendi ne Lasso ne de Correizm olmayan; yeni olan olarak sundu.
PERSPEKTİF
Birkaç gün içinde ikinci tur için güçler yeniden düzenlenecek, şu an için Yaku Pérez seçim organlarına sandıkların açılması ve sürecin şeffaf olması konusunda ısrar etmeye devam ediyor, aksi takdirde seçim sistemi ve kurumları daha fazla itibarsızlaşacak ve ikinci tura kalan adaylar halkın iradesi nedeniyle değil Correa, Lasso ve PSC (CNE‘de üyeleri var) arasındaki bir anlaşmanın parçası olarak orada olduklarına dair güçlü şüphe ile seçime girecekler.
Bu perspektifle Yaku Pérez iki adayı da desteklemeyeceğine işaret etti. Demokratik Sol (ID), Halk Birliği (UP) ve ana toplumsal güçler de benzer açıklamalar yaptılar.
*Ekvador’da 2007-2017 yılları arasında devlet başkanlığı yapan, başlangıçta sosyalistlerin ve yerli hareketinin de desteklediği ancak değişen politikaları nedeniyle desteklerini çektikleri Rafael Correa politikaları ve onları destekleyenler için kullanılan ifade. Mevcut Lenin Moreno hükümeti de Correa’nın siyasi ittifakı tarafından iktidara getirildi, ancak bir süre sonra ittifak bölündü.
**İspanya’da Podemos partisinin yöneticilerinden birinin Yaku Perez’in aslında yerli olmadığına yönelik iddiası Ekvador’da yankı uyandırdı.
*** İngiltere merkezli bir haber sitesinde Yaku Perez’in Latin Amerika’daki darbeleri desteklediği ileri sürülmesi kastediliyor.