Esnaf mektubu: Salgın ile korkutup başarıyorlar
Bunu şimdilik salgın ile korkutarak, insan psikolojisini etkileyerek yapmayı sürdürüyorlar ve üzülerek ifade etmeliyim ki başarıyorlar.
Fotoğraf: DHA
Kocaeli’den bir esnaf
Bir sabah ya da öğleden sonra belki de akşam saatlerinde elektriklerin birden kesildiğini ve elektriğe bağlı tüm teknolojilerin o anda çöktüğünü düşünün. İnternet ve tüm iletişim ağı çökmüş, otomobiller, toplu taşıma araçları, gemiler, metrolar ve uçaklar çalışmıyor. Seyir halindeki uçaklar havada kilitlenmiş ve bir bir yere çakılıyor. Marketlerde, bankalarda, devlet dairelerinde olan insanlar şaşkın. Hastanelerdeki hastalar ölmeye başlıyor. Bir müddet sonra yiyecek, içecek sorunları baş gösteriyor. Açlık, hastalıklar, ilaç ve tedavi yetersizliği, iç savaş, su azlığı ve iletişim zorluğu… Tam bir kaos hali değil mi?
Niyetim içinizi karartmak ya da korku pompalamak değil. Sadece şunu sormak istiyorum. İçinizden hanginiz bu senaryo için “Bu kadar da olmaz” diyebilir?
Bundan bir yıl kadar önce birileri çıkıp; tüm dünya insanları aylarca eve kapatılacak, sokağa maskesiz çıkılmayacak, tüm işletmeler, kafeler, restoranlar, okullar, kutsal mekanlar kapalı tutulacak deseydi inanabilir miydik?
Bilim kurulları oluşturulacak, medya ise günün yirmi dört saati korku pompalayacak, salgın üzerine aykırı bilimsel tezler öne sürenlere yasak getirilecek, Türkiye dört renge ayrılıp kısıtlamalar buna göre belirlenecek dünyada dijital aşı pasaportları düzenlenecek denseydi belki de inanmayacaktık.
Sevgili dostlar, şu hayatta olmaz dediğimiz her şey oldu. Bir kaos senaryosu yarışması düzenlenseydi bu kadar kötüsünü yazan çıkmazdı sanırım. Ancak yaşadıklarımız bir gerçek ve içindeyiz.
Kovid-19 üzerinden tüm insanları esaret altına almaya çalışan bir mekanizma var dünyada. İnsanlar da çaresiz itaat etmeye başladılar.
Şimdi kimse bana, şu yukarıda bahsettiğim kaos senaryosuna olmaz diyemez. Kaldı ki küreselciler bu senaryoyu dergilerine kapak bile yaptı. Ve bugüne kadar çektikleri en az yirmi film ve dizide bu senaryoya yer verdi.
Sosyal mesafe sivil askeri eğitimdir korkutarak insanları koyun sürüsü gibi yönetmektir bunu özetleyip yayımlasınlar.
Yeni dünya hükümetinin kurgucuları çocuk ile aile, devlet ile vatandaş, insan ile toprak, insan ile ruhu arasındaki bağı kopartıp tüm geçmiş tarihi ve kültürel birikimi de dejenere ederek zihinlere yeni bir format atmak peşindedir.
Bunu şimdilik salgın ile korkutarak, insan psikolojisini etkileyerek yapmayı sürdürüyorlar ve üzülerek ifade etmeliyim ki başarıyorlar.