Patron yüzde 594 kâr etti işçiye yüzde 9,6 verildi
Patronun kârını 6 kat arttırdığı Türk Traktör'de işçilerin ücretlerine ise MESS sözleşmesi gereği sadece yüzde 9,6 zam yapıldı.
Fotoğraf: Evrensel
Hasan KARA
Ankara
Koç Holdinge ait Türk Traktör, 2020 yılında net kârını yüzde 594 artırırken, işçilerin payına yüzde 9,6 enflasyon farkı düştü. Salgın sürecinde üretim rekorları kırarak 2019 yılında 112 milyon lira olan net kârını 2020 yılında 776 milyon liraya çıkaran Türk Traktör’ün işçileri fazla mesaiye kalarak geçinmeye çalışıyor.
Yaklaşık 6 yıldır Türk Traktör’de çalışan Türk Metal üyesi bir işçi şunları söyledi: “Bu zamlardan hiçbir şey anlayamadık. Hele son sözleşmeden bu yana araya pandemi girdi falan derken eldeki para uçup gitti. Markette yağ, yumurta, meyve, sebzeye para yetmiyor. Hepsinin fiyatı uçmuş durumda. Elektrik, doğal gaz, internet derken faturalar neredeyse 1000 lirayı geçiyor. Bize ise enflasyon farkı olarak yüzde 9,6 yansıttılar. Gerçek enflasyonla bu oranın hiçbir alakası yok. Fabrikada da üretim artıyor, satış gelirlerinden rekorlar kırılıyor. İtalya’da üretilen traktörleri de bir süredir bizim fabrika üretiyor. Mesailer sayesinde bir nebze geçimimizi sağlıyoruz. Sözleşme imzalanana kadar neredeyse 1 sene maaşlara zam alamayacağız. En azından vergi kesintileri olmasa, enflasyonu gerçek oranına göre hesaplasalar da emeğimizin bir nebze karşılığı cebimizde kalsa.”
"ÇALIŞMAK DIŞINDA HAYATIM KALMADI"
Yirmili yaşlarında genç bir işçiyle görüşüyoruz. “Salgında geçim sıkıntısı arttı” diyen işçi, şunları söyledi: “Ben ailemle yaşadığım için aldığım ücret yine kurtarıyor bizi. Ama bizim fabrikada yaşı benden büyük ayın sonunu getiremeyen abilerimiz de var. Yetiyorsa da temel ihtiyaçlara ancak yetiyor. Bir arabam olsun kenara biraz para atayım desem yapabilmem çok zor. İkinci el hurda araba fiyatlarına bile para yetmez oldu.”
Başka bir genç işçi de “Burada çalışmaya yeni başladım. Tüm arkadaşlarım ve akrabalarım buraya girdiğim için beni neredeyse tebrik edecekti, geçen aylar fazla mesai yazılınca sevinir hale geldim. İnsan daha çok yorulacak diye sevinir mi, ben seviniyorum işte. Çalışmak dışında bir hayatım kalmadı. Hem salgın hem yasak saatleri hem de yorgunluk. Araba alırım diye işe girdim ama telefonun taksidini öderken zorlandığım oldu” diye konuştu.
"ENFLASYONLA MÜCADELE KAMPANYASI NE OLDU?"
Pandemi döneminde iki yakınını kaybettiğini söyleyen bir başka işçi, kendisine ve ev halkına virüs bulaştırmamak için çok dikkat ettiğini ama yetmediğini anlattı: “Fabrikamızın içinde önlemler gayet sıkıydı hatta ödül bile aldı. Üretim de çok arttı, yeni arkadaşlar geldi. Salgın başlayalı 1 yıl oldu, ilk başlarda doktorlar maske ve mesafe dışında bir de sürekli metabolizmanızı sağlam tutun diyordu. Tutalım ama kolay mı? Geçen sene 250 liraya yaptığım alışveriş bu sene en az 500 liraya denk geliyor. Sözleşme sonrası aldığımız zammın katbekat fazlası bu harcamalara gidiyor, ailecek metabolizmamızı nasıl sağlam tutacağız? Toplu sözleşmeye daha çok zaman var ama konuştuğum her işçi arkadaşım onu ve alacağımız zammı bekliyor, ama böyle giderse o zamana kadar geçinmek için nelerden keseceğimizin hesabını yapmak istemiyorum.”
Başka bir Türk Traktör işçisi, “Gaz, elektrik her şey zamlandı. Zaten mutfak alışverişi her gün artıyor. Para cebimize girmeden kuş olup uçuyor. Bize de senenin başında bir miktar verip bununla geçinin deniyor. Patronların kazancı artarken biz de çarşıda, pazarda kara kara düşünüyoruz. Ankara’nın en büyük işyerlerinden biriyiz sendikamız da var ama bu durumlar nasıl düzelecek bilmiyorum. Enflasyonla mücadele kampanyası vardı ürünlere zam yapılmayacaktı, süper güç olacaktık, ne olduk!” diye konuştu.
Yirmi yıla yakın bir süredir çalışan başka bir işçi ise, “Enflasyon farkı yüzde 9,6 verdiler. Bu enflasyonu hükümet belirliyor. TÜFE bazen yüzde 1’in altında hesaplanıyor. Bunlar neye göre hesaplanıyor yıllardır anlamış değilim” dedi.
"VERGİ KESİNTİLERİ EN BÜYÜK SORUNLARDAN BİRİ"
10 yıldan fazladır Türk Traktör’de çalışan bir işçi patronun krizden kârla çıktığını dile getirdi: “2019 yılında fabrikada kriz var deniyordu. Aslında patronun bir zararı yoktu da kârdan zararı vardı. 2020’de kârını katlamış durumda. Sözleşmeli personel aldı bir sürü. Ama bence toplu sözleşme dönemi yaklaşınca üretimi yavaş yavaş azaltırlar. Masaya oturunca üretim azaldı diyebilmek için bunu yaparlar. Her sözleşme dönemi öncesinde önce çok yoğun bir üretim olur, sonra ortam sakinleşir. Stoklar dolu hale gelir.” Bir yandan da işsizlik korkusu yaşandığına dikkat çeken işçi “Bizim fabrikada çoğu işçi haline şükrediyor. Çünkü salgında işinden olanlar oldu, kapanan işyerleri oldu. Esnaf mahvoldu. Biz yine ekmek parasını kazandık bir şekilde” dedi. Vergilere tepki gösteren işçi, sözlerini şöyle sürdürdü: “Maaşlar diğer yerlere göre ortalamanın üstünde gibi gözükse de vergiler ve yapılan zamlar yüzünden epey kaybımız oluyor. Özellikle vergi kesintileri büyük bir sorun. Bana kalsa yüzde 15’e sabitlemeleri lazım en azından. Ama öyle olmuyor ocak ile aralık ayı arasında maaştan yüzde 12 kaybın oluyor.”
TÜRK TRAKTÖR’ÜN REKORLARI PANDEMİ DİNLEMEDİ
Türk Traktör’ün resmi internet sitesinden paylaşılan finansal tablolara göre 2019 yılına kıyasla 2020 yılında üretim ve satış gelirlerinde ciddi bir artış yaşandı. 2020 yılında toplam 34 bin 937 traktör satışı yapıldı. Bunların 12 bin 553 adedi Hindistan, Çin, Brezilya, Kuzey Amerika ve Avrupa’ya ihraç edildi. 22 bin 384 traktör ise yurt içinde satıldı. Türk Traktör bünyesinde üretilen New Holland marka traktörler iç pazarda en çok satılan traktörken, yine aynı fabrikada üretilen Case IH marka traktörler de yükselişe geçerek pazarda dördüncülüğe yükseldi. Toplam satış adetlerinde bir önceki yıla kıyasla 2020 yılında yüzde 34’lük bir artış söz konusu.
Traktör üretiminin yanı sıra iş makinesi ve biçerdöver satışlarında da bu dönem rekor kırıldı. 2019 yılında 185 iş makinesi satılmışken, 2020’de bu rakam yüzde 58 artışla 293’e çıktı. Biçerdöver satışları 2019’da 66 iken, 2020’de yüzde 221’lik bir artışla 212’ye ulaştı.
Toplam satışlardan 6 milyar 243 milyon liralık gelir elde eden Türk Traktör 2020’de toplam cirosunu bir önceki yıla göre yüzde 64 artırdı. Yurt içi satışlardan elde ettiği gelir 2019’a göre yüzde 138 artarken, yurt dışı satışlardan ise yüzde 7’lik bir artış elde etti. Net kârı 2019 yılında 112 milyon lira olarak açıklanan şirketin 2020 yılı net kârı tam 776 milyon lira. Yani bir önceki yıla göre net kâr artışını yüzde 594 oranında artırdı.
2021 yılı beklentileri için de üretim ve satışların artacağı beklentisi açıklanmış durumda. Şirket iç pazar için 26 bin-29 bin 500 arası traktör satışı beklerken; ihraç satışlardan 13 bin 500-15 bin adet arası bir beklentiye sahip.
İŞÇİNİN PAYINA NE DÜŞTÜ?
MESS sözleşmesi gereği işçi ücretlerine enflasyon farkı yansıtılıyor. Ücretlere son yansıtılan artış yüzde 9,60’ta kaldı. İşçilerin çoğu bu durumdan memnun değil. Özellikle açıklanan enflasyon oranlarının gerçeği yansıtmadığı konusunda herkes birleşiyor. Enflasyon oranları ile ilgili en çok hükümete tepki gösteriyorlar. “Bu enflasyonu hükümet belirliyor”, “Çarşı, pazar el yakarken bu oran nasıl böyle çıkıyor” gibi tepkiler fabrika içinde ve dışında işçiler tarafından dile getiriliyor. Hem patronun bunca kâr edip rekor kırdığı hem de açıklanan enflasyon oranlarının kimseye inandırıcı gelmediği koşullarda olan yine işçiye oluyor. Bir de bunlara vergi kesintileri eklenince ücretler iyice kuşa dönüyor.