17 Mart 2021 09:58

Aliağa’dan iklim krizi için mücadele çağrısı: Türkiye Paris sözleşmesini onaylamalı

Aliağa’da bir araya gelen kitle örgütleri iklim krizi için mücadele çağrısında bulundu.  

Fotoğraf: Eren Saran/Evrensel

Paylaş

FOÇEP, EGEÇEP, ALÇEP, Foça Forum, Aliağa Emek ve Demokrasi Platformu ve Yeşil Sol Parti üyeleri "İklim krizini durdur" sloganıyla basın açıklaması gerçekleştirdi. Aliağa Demokrasi Meydanı'nda bir araya gelen kitle, "İklimi değil sistemi değiştir", "Havama, suyuma, toprağıma dokunma", "Sağlıklı bir yaşam istiyoruz" sloganları attı. Açıklamayı Aliağa Emek ve Demokrasi Platformu bileşenlerinden Emekli-Sen Aliağa Yönetim Kurulu Üyesi Ercan Gemici okudu.

Gemici, iklim krizinin yarattığı olumsuz sonuçları sıralayarak,İklim krizinin doğurduğu iklim olayları, Kovid-19 gibi salgınlarla yeryüzündeki yaşamın sürdürülebilirliğini de tehlikeye sokuyor. Son bir yıldır yaşamımızı olumsuz bir şekilde etkileyen Kovid-19 virüsü de halk sağlığı ve çevre ilişkisinin önemini tekrar ortaya koydu. Yapılan bilimsel çalışmalar, uzun süreli hava kirliliğine maruz kalan kişilerin, ortaya çıkan kronik hastalıklar nedeniyle Kovid-19 gibi virüslere yakalanma ve olumsuz etkilenme riskinin daha yüksek olduğunu gösteriyor” dedi.

“ALİAĞA ACİL ÖNLEMLER ALINMASI GEREKEN BÖLGELERDEN BİRİ”

Aliağa’nın sanayi bölgesi olması nedeniyle hava kirliliği ve buna bağlı sorunların yaşandığı bir kent olduğunu söyleyen Gemici, “Aliağa’daki hava kirliliği özellikle demir çelik, gemi söküm, rafineri, petrokimya gibi büyük kirletici kaynakların bulunduğu bölgeden kaynaklanmaktadır. Bölgedeki sektörlere göre hammadde ve ürünlerin depolanması-taşınması işlemleri sırasında rüzgar etkisiyle havaya karışan tozlar, buharlaşan organik gaz ve buhar emisyonları gibi emisyonlar da bölge hava kalitesini olumsuz etkilemektedir. Demir çelik tesislerinde açıkta depolanan hurda, cüruf ve baca tozu gibi malzemeler hem bunların yer taşınmaları sırasında hem de depolandıkları alanlarda rüzgar etkisiyle önemli bir kirletici durumuna gelmektedir” diye konuştu.

Aliağa’nın sadece sanayi tesislerinin yarattığı sorunlarla değil Çaltılıdere’de yapılan marina için denizi doldurulması, açılmaya çalışılan taş ocağı ve en son Çandarlı limanı dolayısıyla da kirliliğe maruz kaldığını belirten Gemici, “Sonuç olarak Aliağa kapitalizmin doğaya yönelik azgın saldırısının en vahşi biçimiyle yaşandığı bir bölge durumundadır ve iklim krizinin etkilerini doğrudan yaşayan bir bölgedir. Bu nedenle, Aliağa acil önlemler alınması gereken bölgelerden birisidir” dedi.

MÜCADELE ÇAĞRISI

İklim krizinin etkilerini en aza indirmek için acil ve radikal dönüşüm gerektiren kararların alınması gerektiğini vurgulana Gemici, “Bunun için Türkiye öncelikle Paris sözleşmesini TBMM’de onaylayarak iç hukuk sürecini tamamlamalı. Belirlenen bir tarih içinde fosil yakıt tüketimini ve diğer sera gazı emisyonlarını sıfıra indirmelidir. Hemen ve derhal kömür üretimi ve tüketimi yasaklanmalıdır. Başta Aliağa ve İzmirliler olmak üzere bütün halkları sağlıklı bir çevrede yaşama hakkına sahip çıkmaya ve mücadele etmeye çağırıyoruz” diyerek son olarak 19 Mart’a gerçekleştirilecek İklim Grevi’ne de katılım çağrısı yaptı. (İzmir/EVRENSEL)

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

Bilim Kurulu Üyesi Akın: Bir hafta sonra hastaneye yatışlar artabilir

SONRAKİ HABER

Serhat Albayrak'tan torba erişim engeli: Onlarca siteden çok sayıda haberi kaldırttı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa