Eğitimdeki aksama meslek liselileri vasıfsız işçiye dönüştürecek

"Meslek liseliler piyasa için ucuz iş gücü olacaksa burada nitelikli bir mesleki eğitimden söz edilemez. O zaman meslek liseleri bir nevi vasıfsız ucuz işçi yetiştiren fabrikalar olurlar.”

Eğitimdeki aksama meslek liselileri vasıfsız işçiye dönüştürecek

Fotoğraf: Pixabay

SUNU

Pandeminin üstünden bir yıl geçti. Bu süreçte orta öğretim ve lise eğitimlerine dair ciddi eksiklikler ve sorunlar yaşandı. Her eğitim kurumu kendi düzey ve özgünlüğüne göre farklı sorunlarla karşılaştı. Meslek lisesi öğrencileri pandemi döneminde eğitimden en çok uzak kalan grup oldu. Peki, meslek lisesi öğrencileri bu 1 yıl boyunca eğitimde hangi zorlukları yaşadı, bunlarla nasıl mücadele etti? Akademik dersler ve kültür dersleri uzaktan eğitimde ne kadar verimli oldu? Uygulamalı mesleki eğitim ve staj nasıl devam etti? 3 gün sürecek dosyamızda bu soruların cevaplarına odaklandık. Dosyamızda meslek liselerinin derslere erişim olanaklarına, bölüm derslerinde ve stajda yaşanan sorunlara ve Emek Gençliğinin meslek liselerine dair güncel görüşlerine yer vereceğiz.


İmran YEŞİLKÖY
İstanbul

Pandemide alınmayan tedbirlerle, eğitim tüm seviyelerde sekteye uğradı. Uzaktan eğitimle nitelik tartışması dağ gibi büyüdü. Eğitimdeki makas farkı da ailelerin ekonomik durumlarına göre açıldı ve açılmaya devam ediyor. Meslek lisesi öğrencileri de eğitimin içine girdiği bu değişimden en olumsuz etkilenenlerden oldu. Pandemiyle meslek lisesindeki öğrencilerin yaşadığı sorunları Eğitim Sen İstanbul 4 No’lu Şube Eğitim Sekreteri Murat Söylemez ile konuştuk.

‘VİRÜSE RAĞMEN ÇALIŞMAK ZORUNDA KALDILAR’

Akademik-mesleki dersler pandemi sürecinde nasıl etkilendi?

Pandeminin ilk süreci başarılı geçti diyemem. Çünkü bırakın öğrencilerin EBA’ya bağlanmasını, öğretmenlerin birçoğu da EBA’da ders notlarını paylaşma konusunda teknik sorunlar yaşadı. Çocukların büyük çoğunluğunun bilgisayar, telefon, tablet ve internet bulunmaması gibi nedenlerle EBA’ya giriş yapamadıklarını saymıyorum bile. 2020/2021 eğitim öğretim yılında uzaktan eğitimin sadece EBA değil; çeşitli çevrim içi platformlar üzerinden uygulanması olumlu bir karar olsa da milyonlarca öğrencinin bilgisayar, telefon, tablet ve internetten yoksun olmasından kaynaklı aynı sorunlar devam etti. 40-45 kişilik bir sınıfta uzaktan eğitime katılım her sınıf kademesinde değişiyor. 9. sınıflarda katılım yarı yarıya olurken; 10., 11. ve 12. sınıflarda bu oran giderek azalıyor.

Bakanlığın da açıkladığı gibi 6 milyon civarında öğrencinin uzaktan eğitime erişememesinde teknik ekipman eksikliği kadar birçok çocuğun çalışıyor olmalarının da etkisi var. Mesela pandemide meslek liselerinde 12. sınıfların stajlarında herhangi bir duraksama olmadı. Tabii staj çok önemli ama yaşıtlarının aksine, meslek liseliler virüse rağmen çalışmak zorunda kaldı.

Murat Söylemez

Murat Söylemez | Fotoğraf: Kişisel Arşiv

‘STAJ YOKSA MEZUN OLAMAYACAĞINI BİLİYOR’

Staj zorunluluğu kaldırıldı. Ancak öğrencilerin mezun olduktan sonra çalışabilmeleri için “Bu işi öğrendim”, “Burada staj yaptım” demesi gerekiyor. Staj iş yeri sahibi ile öğrencinin inisiyatifine mi bırakılmış oldu?

Meslek liselerinde staj, mezun olabilmek için zorunlu bir ders. Siz mecburi yapmasanız da öğrenci staj yapmadığında mezun olamayacağını biliyor. İster istemez staja gidiyor. Çünkü kaybedecek bir senesi daha yok. Akademik bir gelecek düşünmüyorsa mezun olması için staj yapması gerekiyor.

Öğrencileri mezun olmaları halinde nasıl bir tablo bekliyor?

Pandemiden önce de meslek liselerinde okuyan öğrenciler için çok bir alternatif yoktu. Önlerindeki ilk seçenek meslekleriyle ilgili vasıflı bir işçi olarak çalışmak. Pandemi koşullarının uzun sürmesinden kaynaklı bu alternatif de ellerinden alınmış olacak. Çünkü bu süreçte meslekleri ile ilgili gerekli mesleki bilgi ve beceriyi tam olarak alamadılar. Bu nedenle mezun olduklarında ya vasıfsız bir işte çalışacaklar ya da bu mesleki beceriyi kazanana kadar çok düşük ücretlerle çalışacaklar. İşten çıkartmaların yaşandığı bu dönemde vasıfsız daha yeni mezun olmuş meslek lisesi öğrencilerinin iş bulması daha da zor olacak.

YENİLENME PİYASANIN İHTİYAÇLARINA GÖRE

Bakanlık meslek liseleriyle ilgili nasıl bir tutum takındı?

Bakanlığın meslek liseleriyle ilgili basına verdiği çok olumlu demeçler oldu. Bu demeçler genellikle pandemiyle beraber çok acil ihtiyaç duyulan maske, dezenfektan, koruyucu giysi, siperlik gibi malzemelerin üretimi üzerinden oldu. Meslek liselerinin olağanüstü şartlarda bu ihtiyacı gidermelerini çok önemli buluyorum. Ancak pandemi sürecinde meslek liselerindeki öğrencilerin mesleki eğitimlerinin niteliğinin konuşulmasının çok daha önemli olduğunu düşünüyorum. Meslek lisesindeki döner sermaye üzerinden yapılan hayati üretimler önemlidir. Ancak konuya üretimden elde edilen gelir üzerinden yaklaşmak ve bu gelirlerin her yıl artmasından söz etmek eğitimin başarılı olduğu anlamına gelmemektedir.

Asıl olan mesleki ve akademik beceriler için verilen eğitimin niteliğidir. Pandemi sürecinde uzaktan eğitim nedeniyle mesleki beceri kazanımları ile ilgili çok ciddi bir geri kalmışlık var. Meslek liselerinde yüz yüze eğitime geçilmesi olumlu bir karar olmakla birlikte; korkum, meslek lisesi öğretmenlerinin henüz aşılanmamış olması nedeniyle yüz yüze eğitimde ileriki günlerde aksaklıklar yaşanmasıdır. Ayrıca MEB’in melek liselerinin teknik altyapı ve donanımlarını yenileme ile ilgili çalışması bulunuyor fakat tartışmalı olan yanları var. Bu yenileme çalışmalarının sanayinin ihtiyaçları üzerinden özel sektör ve sanayi odaları iş birliği ile yapılıyor olması, yönetmeliğindeki çeşitli hükümler, okulun eğitim kurumundan ziyade bir şirket mantığıyla yönetilmesine imkan sunuyor. Sanayinin ihtiyaçları doğrultusunda güncel teknoloji ve altyapıyı yakalamak çok önemli ama bu piyasacı bir mantıkla değil, nitelikli bir eğitimle olmalı. Yani bu okuldan mezun olan öğrenci nitelikli ve donanımlı mezun olamayacaksa, piyasa için ucuz iş gücü olacaksa burada nitelikli bir mesleki eğitimden söz edilemez. O zaman meslek liseleri bir nevi vasıfsız ucuz işçi yetiştiren fabrikalar olurlar.


taşlama tezgahında çalışan işçi

Fotoğraf: Pixabay

ÜRETİM SÜRDÜ, İŞ DERSLERE GELİNCE EŞİTSİZLİK YAŞANDI

Fırat
İkitelli Organize Sanayi Bölgesi Meslek Lisesi Öğrencisi

Merhaba, şimdi sizlere bir meslek liseli olarak online eğitim sürecinde yaşadığımız sıkıntılardan bahsedeceğim. 1 sene boyunca evde kaldığımız için ve neredeyse okula hiç gidemedik. Kültür ve bölüm dersleri konusunda çok fazla sıkıntı yaşadık. Öncelikle bölüm derslerinden bahsetmek istiyorum.

Bildiğiniz üzere meslek liselerinde öğrenciler bir bölüm seçer ve o bölüm üzerine teknik dersler görür. Bunlar genel olarak atölyelerde işlenen derslerdir. Fakat biz bu dersleri pandemi süreci nedeniyle online olarak işlemek zorunda kaldık. Online eğitim altında gördüğümüz derslerin çoğunun aslında dinlenilmediği, bazı arkadaşlarımızın dersler yok diye işe başladığı bir dönemde verimli olması mümkün değildi zaten. Bu da yüz yüze eğitimdeki verimi neredeyse yüzde 50 oranında azalttı.

Kültür derslerine gelecek olursak; zaten gördüğümüz kültür dersleri fen liseleri ve Anadolu liselerindeki gibi geniş kapsamlı değil. Diyebilirsiniz ki; ‘Zaten geniş kapsamlı bir ders görmüyorsunuz online eğitim size yeter.’ Ancak sorun zaten bu derslerin meslek liselilerin müfredatında sıkıcı ve önemsiz dersler haline getirilmiş olması. Tüm bunların yanı sıra bilgisayarı olmayan arkadaşlarım var, bilgisayarı olsa bile internete erişimde güçlük çeken arkadaşlarım var.

Sadece bunlar da değil. Babası pandemi nedeniyle işten çıkarıldığı için evin geçimini sağlamakla yükümlü arkadaşım var. Uzun lafın kısası eğitim hakkını kullanamayan birçok arkadaşım var. Meslek lisesi olunca bu durum daha çok göz ardı ediliyor. Uzaktan eğitimde kimi liselerde üretime ara verilmezken iş derslere gelince bu kadar eşitsiz bir tabloyla karşılaşıyoruz.

YARIN: Prof. Dr. Hasan Hüseyin Aksoy röportajı ve Kayseri’den bir meslek lisesi öğrencisinin mektubu

EVRENSEL'İNMANŞETİ

101 milyarlık gasp

101 milyarlık gasp

Enflasyonla mücadele adı altında uygulanan Erdoğan-Şimşek programı, enflasyonu düşürmüyor ama ücret ve maaşları acımasızca ezmeye devam ediyor. DİSK-AR’ın araştırmasına göre sadece iki aylık enflasyon nedeniyle işçilerin, memurların ve emeklilerin cebinden en az 101 milyar lira çalındı. “Enflasyonun nedeni ücret zamları” yalanının foyası da açığa çıktı.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
DİSK-AR’ın araştırmasına göre sadece iki aylık enflasyon nedeniyle işçilerin, memurların ve emeklilerin cebinden en az 101 milyar lira çalındı.

Evrensel'i Takip Et