Orhan Pamuk: Altan, Kavala, Demirtaş gibi siyasi mahkumlar salınmadan normalleşemeyiz
Yazar Orhan Pamuk, bugün Türkiye’de mutlu olmak için düşüncesiz, akılsız ya da egoist olmak gerektiğini belirterek "Siyasi mahkumlar bırakılmadıkça toplumun normalleşmesine imkân yok" dedi.
Fotoğraf: David Shankbone (CC BY-SA 3.0)
Yazar Orhan Pamuk, son romanı "Veba Geceleri" ile ilgili T24'e verdiği röportajda ülke gündemine de değinen çarpıcı ifadelerde bulundu. Murat Sabuncu’nun sorularını yanıtlayan Orhan Pamuk, "mutlu ve huzurlu olmadığını" belirtirken yıllardır tutuklu olan Ahmet Altan, Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş’ın durumlarına da işaret ederek "Hapishaneleri dolduran muhalif siyasi mahkumlar serbest bırakılmadıkça toplumun normalleşmesine imkan yok" dedi.
Orhan Pamuk'un röportajından öne çıkan ifadeler şöyle:
“Ne yazık ki mutlu ve huzurlu değilim. Benim gibi milyonlarca, on milyonlarca vicdan sahibi Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı da yaşadığımız siyasi ortam yüzünden mutlu ve huzurlu değildir…
Elbette bir devlet kendisine karşı darbeye girişenleri cezalandırır, cezalandıracaktır. Ama böylece hapishaneler dolmaya başladı. Ama aradan beş yıl geçti... Hiçbir yumuşama olmadı."
"SİYASİ MAHKUMLAR BIRAKILMADIKÇA NORMALLEŞEMEYİZ"
"Hükümeti eleştiren gazeteciler ya da mesleği ne olursa olsun, kim olursa olsun bir bahaneyle içeri atılıyor. Bu nedenle ya da başka inandırıcı olmayan sudan bahanelerle içeri atılan muhalif gazetecilere haksızlık yapıldığını Anayasa Mahkemesi söylerse, Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına da uyulmuyor. Anayasanın da göstere göstere ihlal edilmesi bizi yavaş yavaş keyfi bir düzene götürüyor... Daha kötüsü bu keyfiliği fark ettikleri için Anayasayı da değiştirmek istiyorlar... Ve bütün bunlara da reform diyorlar... Ben de pek çok başkası gibi bu reform vaatlerine inanmakta zorlanıyorum... Zaten mevcut yasalarla korkutup sindiremedikleri gazetecileri, döve döve susturmak artık moda oldu. Muhalefet lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na da göstere göstere saldırdılar... Suçlular da devlet ve siyasiler tarafından ayıplanmadı… Böyle bir durumda ‘mutluyum, hayat çok güzel’ diyebilir misiniz? Bugün Türkiye’de mutlu, huzurlu olmak için düşüncesiz, akılsız ya da egoist olmalı kişi... Bu hükümetin bütün toplumu mutlu etmek gibi bir amacı da artık kalmadı, yok aslında.
Ahmet Altan, Osman Kavala, Selahattin Demirtaş gibi simge isimler var. Türkiye’nin hapiste yatan cesur insanları... Bu açık sözlü muhalifler, diğer bütün muhalif gazeteciler hapisten salıverilmedikçe, hapishaneleri dolduran sayısız siyasi mahkûm serbest bırakılmadıkça toplumun normalleşmesine, kendimizi iyi hissetmemize imkân yok aslında.
Muhalefetin dış politikada hükümetin destekçisi olması içimi karartıyor. Ayasofya Müzesi’nin camiye çevrilmesi sürecinde Halk Partisi’nin sessizliğini hiç anlayamadım. Bir siyasi partinin en son yerel seçimde yüzde 55 oy aldığı bir yerde, oyunu daha da arttırmak için, yani yüzde 56 oy almak için yüzde 44 oy alan partinin fikirlerini benimsemesini, ya da benimser gibi yapmasını ben anlayamıyorum... Tabii arkada mevcut iktidarın o kadar adamı sudan nedenlerle rahatça hapse tıkmış olmasının ve Anayasa Mahkemesi’ni takmamasının yarattığı korku atmosferi var" (HABER MERKEZİ)