EMEP: Kanal İstanbul plan revizyonu, sermayeye daha fazla rant ve kâr garantisi için
Emek Partisi İstanbul İl Başkanı Sema Barbaros, Kanal İstanbul projesinin revize edilmesinin yeni rant alanları yaratmak için yapıldığını söyledi.
Sema Barbaros | Fotoğraf: Evrensel
Emek Partisi (EMEP) İstanbul İl Başkanı Sema Barbaros, Kanal İstanbul projesinin revizyonu ile ilgili yaptığı açıklamada “Bu hamle Kanal İstanbul’un yeni rant alanları yaratmak için yapıldığını bir kez daha ortaya koymuştur” dedi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığının, İstanbul çevre düzeni planında Kanal İstanbul projesi için revizyon adı altında yeniden değişiklik yaptığının altını çizen Barbaros, “22 Mart'ta itiraz için askıya çıkan revizyonla, Kanal İstanbul’un ülkenin geleceği ve istihdam için değil yeni rant alanları yaratmak için yapıldığını bir kez daha ortaya koymuştur” dedi.
“PLAN DEĞİŞİKLİĞİNİN KİMİN İÇİN YAPILDIĞI ORTADA”
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un revizyonları kamuoyunun itirazlarını dikkate alarak hazırladıklarını öne sürdüğünü ifade eden Barbaros şunları söyledi:
“Önceki planda teknoloji geliştirme ve kongre alanları olarak belirlenen yerlerin askıya çıkan yeni planda konut alanına dönüştürülmesi bakanın kimin itirazlarını dikkate aldığını ve plan değişikliğinin kimin için yapıldığını ortaya koymaktadır. Bu revizyonlardan anlaşılması gereken, öncelikle hükümetin kriz koşullarında kendi yandaşı sermaye ve uluslararası sermaye gruplarına Kanal İstanbul sürecini hızlandırarak verdiği güven mesajıdır. Hükümet uzun zamandır Kanal İstanbul’un ihalesine hazırlandığını her koşulda belirtiyor. Kanal İstanbul’un çevresinde kurulacak olan yeni kentin planlarındaki bu değişiklik ile de ihale sürecinde sermayenin iştahını kabartmak istiyor.”
“REVİZYONDAKİ AMAÇ PROJENİN DAHA HIZLI KÂR VE RANT GETİRMESİ”
Kanal İstanbul projesi gündeme geldiği andan itibaren hükümetin projeyi halkın gözünde olumlu göstermek adına projeye koyduğu, lojistik merkez, üniversite, turizm ve ticaret geliştirme bölgesi gibi alanlarının yerine konut alanlarının konduğu bir revizyon yapıldığının altını çizen Barbaros, açıklamasına şöyle devam etti:
“Burada amaçlanan kısaca projenin daha hızlı kar ve rant getirmesidir. Onun içinde sermaye gruplarının kısa sürede kar etmesini kolaylaştıracak olan konut alanları, başkaca işlevlere tercih edilmiştir. Önceden büyük vizyonlarla parlatılan yatırımların yerini onlarla vakit kaybedilmeden, daha fazla kar getirebilecek konut alanları almıştır.
22 Mart Dünya Su Gününde askıya çıkan Çevre Düzeni Plan değişikliği İstanbul’un asla yapılaşmaya açılmaması gereken en önemli ekolojik alanlarından biri olan Kuzey bölgesinde Kanal İstanbul projesi vasıtasıyla yapılaşmayı olanca artıracak bir adımdır. Hükümet bu proje ile kuracağı ve bir defa başlandığında gerisinin hızla getirilebileceği bir inşaat sahasına dönüşecek alana mümkün olduğunca fazla konut yaparak bu bölgedeki yayılmayı, şehirleşmeyi ve dolayısıyla rantı olabildiğince artırmayı hedeflemektedir. Kanal güzergâhı üzerinde şimdiye kadar satılan veya el değiştiren arazileri alanlara, kanal ihalesi için her gün “Biz de ihaleye girebiliriz” açıklamaları yapan şirketlere plan değişikliği ile devlet garantisi eşliğinde verilen en temel mesaj:“siz bu kanaldan sadece kar edeceksiniz” olmaktadır. Murat Kurum ve AKP Hükümeti’nin kulak verdik dediği kamuoyu Kanal İstanbul’un rantını yemek için sırada bekleyen sermaye sahipleridir. Eğer hükümet halkın sesine kulak verseydi bu projenin derhal iptal edilmesini ve İstanbul’un rant çeteleri tarafından bölüşümünün durdurulması talebini rahatlıkla İstanbul halkından duyabilirdi"
“İSTANBUL’UN AVRUPA YAKASINI TALANA VE TAHRİBATA AÇAN BU PROJEYE ‘HAYIR’ DİYELİM”
"İktidarın 'Asrın projesi' olarak propagandasını yaptığı Kanal İstanbul başta İstanbul sonra ise tüm Türkiye halklarına daha fazla vergi, daha fazla yoksulluk, daha fazla ekolojik yıkım ve daha karanlık bir gelecekten başka bir şey getirmeyecek.
Bu projenin yapılmasının tek amacı duran rant ve kar çarklarını döndürmek ve İstanbul’u türlü sermaye gruplarına afili bir şekilde pazarlamaktır.
İşçi emekçi halkımıza çağrımızdır; İstanbul’un Avrupa yakasını başta su kaynakları olmak üzere talana ve tahribata açan bu projeye hayır diyelim. Kanal İstanbul projesi sermayeye cennet, işçi emekçi yoksul halk kitlelerine cehennem projesidir. Kanal İstanbul’dan halkın bütçesine düşecek olan sefaleti kabul etmeyelim. Hep birlikte bu proje ile geleceğimize göz diken sermaye güçleri ve hükümetin adımlarına karşı kentimizi savunalım.”
(İstanbul/EVRENSEL)