02 Nisan 2021 10:55

SES, hastanelerdeki durumu paylaştı: Vakalar üç katına çıktı, yoğun bakımlar doluyor

SES İstanbul Aksaray Şubesi'nde açıklama yapan sağlık emekçileri adına konuşan SES Aksaray Şubesi Eş Başkanı Yasemin Bakır, hastanelerdeki son durum hakkında bilgi verdi.

SES İstanbul Aksaray Şubesi'nin basın açıklaması | Fotoğraf: Murat Uysal/Evrensel

GÜNCEL

Paylaş

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) İstanbul Aksaray Şubesi, örgütlü olduğu hastanelerin pandemi gerçeklerini açıkladı. Bir ay önceye göre vaka sayılarının üç katına çıktığını söyleyen sağlık emekçileri, yoğun bakım ünitelerinin dolmak üzere olduğunu söyledi.

SES İstanbul Aksaray Şubesi'nde açıklama yapan sağlık emekçileri adına konuşan SES Aksaray Şubesi Eş Başkanı Yasemin Bakır, "Tükendik artık! 13 aydır varını yoğunu ortaya koyan, pandemiyle mücadele eden sağlık emekçilerinin emekleri, alın teri, hastalanması, hayatlarını kaybetmesi umurunuzda değil. Salgının başından beri sağlik meslek örgütleriyle birlikte yaptığımız önerilere kulaklarınızı tikadinız, yok saydınız. Bir maskeyi bile datamazken sağlık emekçilerinin pandemiyle mücadelesinden kendinize pay çikardınız. İşler içinden çıkılmaz bir hal aldı. Bu pikin altından kalkamayacak kadar yorgun ve tükenmiş durumdayız. Aylardır kamuoyuna duyurduğumuz taleplerimizin hiçbiri karşılanmadı. OECD ülkeleri içinde toplam nüfusa göre 1/3 oraninda eksik sağlık personel ile hizmet vermemize rağmen yine OECD ülkelerinde çalışan sağlık personeline göre maaşlarımız 2-3 kat daha düşük ödenmektedir. Binlerce sağlık meslek mensubu atanmayı beklerken, bakanlığı göstermelik alımları ancak emekli olanların yerini dolduruyor" dedi. İktidarın normalleşme kararı ile vaka sayısının 3 kat arttığını söyleyen Yasemin Bakır, "1 Mart'ta yayınlanan koronavirüs tablosuna göre 69 kişi hayatını kaybederken, 9 bin 891 vaka tespit edilmişti. 1 Nisan'da yayınlanan tabloda ise 176 kişi hayatını kaybetti, 40 bin 806 vaka tespit edildi. Bugüne kadar toplam vaka sayısı 3 milyon 357 bin 988, ağır hasta sayısı 2 bin 135 oldu, 31 bin 713 kişi hayatıni kaybetti. Pandeminin başından bu yana da 395 sağlık emekçisi hayatını kaybetti" diye konuştu.

April 2, 2021

"ALDIĞIMIZ ÜCRET İNSANCA YAŞAMAYA YETMİYOR"

Pandemi boyunca eksik paylaşılan verilerin halkı ciddiyetsizliğe ittiğini ifade eden Bakır, "Bilim insanları her gün yeni mutasyonların ortaya çıktığını tespit ediyor. Dünyada yayılan bu endişe verici mutasyonlara ilişkin de somut veriye ulaşmakta sorun yaşamaya devam ediyoruz. Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Aksaray Şube olarak örgütlü olduğumuz hastanelerden işyeri temsilcilerimizden aldığımız veriler salgının ne kadar korkutucu boyutlarda olduğunu gözler önüne sermektedir. Bu hastaneler istanbul'un belli başli en köklü ve büyük hastaneleridir. Sağlık emekçileri olarak biz normalleşme dönemlerinde bile covid pozitif hastalarıyla çalışmaya devam ettik Çünkü pandeminin hızı azalsa da etkinliği devam etti. 1 Mart'ta önlemler gevşetilirken vakalar zaten artış içindeydi. Günlük vaka sayısı, hastaneye yatışlar bitmemişti" ifadelerini kullandı. Bir senedir sağlık emekçilerinin hem pandemiyle hem de geçim sıkıntısıyla mücadele ettiğini belirten Bakır, "Aldığımız ücret insanca geçinmeye yetmiyor. 2020 yılında verilen ama herkesi kapsamayan, eşit ve adil dağıtılmayan ek ödeme ile aldığımız ücretin dışında bir ücret almadık. Yıllık izin, istifa, emeklilik hakkı pandemi boyunca yasaklandı. Şu an istifa hakkı yasağı hala devam ediyor. Birçok işyerinde 24 saat nöbet şeklinde çalışma, her gün yapılan yer değişikliği nedeniyle çalışma birimine ilişkin belirsizlikler sürmektedir. Saglık çalışandan aşılanmış olsalar da hastalanmaya, hayatlarını kaybetmeye devam etmesine rağmen, Covid-19 hala meslek hastalığı olarak sayılmıyor. Pandemi boyunca çocuklarından uzak kalan sağlık emekçileri 24 saat açık ücretsiz kreşe sahip değil. Yemeklerle ilgili sorunlar yaşanmaya devam ediyor. Yemek yeme saati ve yemek sunumlar pandemi koşullarına uygun yapılmıyor. Pandemi öncesinde de sorun olan yemek kalitesi bu dönemde de devam ediyor. Örneğin bir hastanede personele verilen ana yemek için 3,80 lira, kahvaltı için 1,5 lira civari bir ödeme yapılıyor şirkete. Dolayısıyla yemeğin kalitesi çok düşük oluyor. Hatta yemeğin yanında verilen su bile sınırlı. Personel su ihtiyacını bile kendi imkanlarıyla temin etmek zorunda kalıyor" dedi.

YOĞUN BAKIM ÜNİTESİNDE YER BULUNMUYOR

SES İstanbul Aksaray Şube'nin örgütlü olduğu hastanelerden işyeri temsilcileri aracılığıyla pandeminin şu anki durumuna dair edindiği bilgiler ise şöyle:

İSTANBUL TIP FAKÜLTESİ: Kovid poliklinik başvuru sayısı 1000 civarı PCR pozitiflik oranı yüzde 11-12, Kovid-19 tanılı yatan hasta sayısı 80-100 arası. 40-50 arası yoğun bakım hasta sayısı. Günlük 100 aşı uvgulanıyor ama aşı konusunda sıkıntı var, bazen hiç gelmiyor randevular bir sonraki güne sarkıyor.

CERRAHPAŞA TIP FAKÜLTESİ: Kovid-19 hastalarının pandemi polikliniğine başvuran hasta sayısı 800 civarında. Yapılan PCR testlerinde yüzde 10 civarında pozitif vaka tespit edilmektedir. Kovid hastası yetişkin servislerde 44, çocuk serviste 9, yoğun bakımda 9 hasta yatmaktadır. Yoğun bakımda yatan hastaların genel durumu ağır seyretmektedir.

EYÜPSULTAN DEVLET HASTANESİ: Kovid polikliniğine günlük başvuru sayısı 550-600 civarı. Kovid polikliniğine başvuran hastaların neredeyse tamamına per testi yapılmakta. Günlük pozitif vaka sayısı 50 civar. Günlük 450-500 civarı aşı yapılıyor. 3 serviste 45 hasta yatıyor. Yoğun bakımda yatan Kovid tanılı hasta sayısı 7-8 civarında.

İSTANBUL EĞİTİM ARAŞTIRMA HASTANESİ: 100 yatak Kovid için ayrıldı. 75 yatak dolu 11 yoğun bakım hastası mevcut (entübe). Acilde yatış için bekleyen hastalar var. Türkiye geneli artışla beraber uyumlu bir şekilde Kovid tanısı alan hasta sayısı artıyor. Acile başvuran Kovid dışı hastaların yatışı için yatak sıkıntısı çok fazla. Normal dahiliye ve cerrahi hastalarına yer bulunamıyor. İstanbul genelinde normal yoğun bakım ünitesi ve covid yoğun bakım ünitesi sıkıntısı var. Örneğin 3 gündür yoğun bakım ünitesi yeri bekleyen hastalar acilde bekliyor. Yabancı uyruklu hastalarda güvencesiz oldukları için sıkıntı yaşanıyor. Özellikle üniversite hastaneleri bu hastaları kabul etmiyor. (İstanbul/EVRENSEL)