Bayrampaşa Belediyesi işçileri: Asıl ahlaksızlık yapan hakkımızı vermeyenlerdir
Hak kayıpları içeren yeni bir sözleşmenin dayatılmasına karşı çıktıkları için Kod-29 ile işten atılan Temizlik İşçisi İzzettin Akan yaşadıklarını Evrensel'e anlattı.
Fotoğraf: Evrensel
Murat UYSAL
İstanbul
AKP’li Bayrampaşa Belediyesinden, sözleşmenin uygulanmasını istedikleri için Kod 29 ile çıkarılan temizlik işçileri, Kod 29 etiketi yüzünden kıdem tazminatı ve işsizlik ödeneği alamıyor. Sicillerine işleyen etiket başka yerde iş bulmalarını da engelliyor. İşten atılan işçilerden İşyeri Temsilcisi İzzettin Akan, “Bizi ahlak ve iyi niyet kurallarına uymamakla, hırsızlıkla suçluyorlar. Asıl ahlaksızlık yapan hakkımızı vermeyenlerdir” dedi.
Kanun hükmünde kararname (KHK) ile belediye şirketlerine geçirilen ve Yüksek Hakem Kurulu (YHK) tarafından bağıtlanan sözleşme ile 2 yıl yüzde 4’lük zamma mahkum edilen Hizmet-İş üyesi Bayrampaşa Belediyesi işçileri, 2018 yılında YHK’nin bağıtladığı sözleşme bitince belediye yönetimi ve belediye şirketi BAYPAŞ ile asgari ücretin yüzde 35 üzerinde yeni bir sözleşmeye imza attı. Ancak belediye yönetimi iki ayın ardından sözleşme hükümlerine uymadı. Hak kayıpları içeren yeni bir sözleşmenin dayatılmasına karşı çıkan ve var olan sözleşmenin uygulanmasını isteyen Temizlik İşçisi İzzettin Akan ve Mehmet Aydoğdu Kod 29 ile işten atıldı.
İzzettin Akan ilk defa duymuş İş Kanunu’nun 25/2 maddesini. İlk defa İş Kanunu’nda bir maddenin altına baktığında fark etmiş hiç olmadık suçlamalarla nasıl suçlandığını. Bu maddeye Kod 29 dendiğini de internetten, haberlerden öğrenmiş. Sayıları gün geçtikçe artan her Kod 29’lu gibi İzzettin Akan da gururuna yediremeyip dava açmış. Bir şok da davanın yıllarca sürebileceğini öğrenince geçirmiş. İşten atılmadan önce Hak-İş’e bağlı Hizmet-İş Sendikası işyeri temsilcisi olan Akan, sendikasından hiçbir destek göremeyince kendisi gibi temizlik işçisi birkaç arkadaşıyla birlikte belediye önünde eylem yapmaya başlamış.
"SÖZLEŞMEYE İMZA ATMADIK YALANCI ŞAHİTLE İŞTEN ATILDIK"
20 sene önce girdiği Bayrampaşa Belediyesi yönetimine “Burada işe başladığımda saçımda ak yoktu, bu saçları hep burada beyazlattım” diyor İzzettin Akan. Çalıştığı yıllar boyunca birçok zorlukla karşılaştığını söyleyen Akan, “En zorlusu bugün yaşadıklarımız oldu. Hem işimden ettiler hem iftira attılar. Biz ne yapmışız? Bunca zaman şehrin çöpünü atmışız, bir kere bile çekinmemişiz, emeğimizdir demişiz ama bunların bize reva gördüğü, iftira ile sokaklara atmak oldu” diye sitem ediyor.
Hakkını savunduğu için işten atıldığını söyleyen Akan, “Ben sendika temsilcisiyim, arkadaşlarım beni seçti ki ben onları savunayım, haksızlık olduğunda ses çıkarayım. Ama onlar istiyor ki susalım, önümüze konan kağıtlara teker teker imza atalım. Biz biliyoruz o kağıtlarla bizim haklarımızı çalıyorsunuz. Biz imza atmadık onlar yalancı şahitle bizi işten attı. Onların imzaladıkları sözleşmeye uymalarını istedik. 30 aydır zaten asgari ücrete çalıştırdınız, yetmedi mi? Bugün asgari ücretin yarısı zaten kiraya gidiyor. Elektriği doğal gazı derken zaten elde avuçta bir şey kalmıyor. Sırf bunları söyledik diye bizi o üç kuruştan da ettiler. Bizi ahlak ve iyi niyet kurallarına uymamakla, hırsızlıkla suçluyorlar, asıl hırsız bunca senedir bizim hakkımızı çalanlardır. Şimdi ramazan kapıda, harcamalar olacak, Müslümanlık denildiğinde mangalda kül bırakmazlar” diyor.
"SENDİKANIN İŞÇİNİN YANINDA DURACAĞINI SANDIK"
İşten atıldığı süreçte üyesi oldukları Hizmet-İş’in de yanlarında durmadığını ifade eden Akan şunları söylüyor: “Biz hakkımızı isterken sendikanın yanımızda duracağını sandık, yanıldık. Onca zaman bu işçinin evine götüreceği ekmeğin parasından kesip sendikayız diye para aldılar, şimdi bir hak istedik, belediyenin yanına geçtiler. Böyle sendikacılık olur mu?”
"MUHATAP ARIYORUZ"
Bir ay önce greve çıkan Kadıköy ve Maltepe Belediyesi işçilerinin kendilerine cesaret verdiğini söyleyen Akan, “Belediyede müdürler şefler, orada grevler olurken, CHP belediyelerini kötülüyordu, ‘Bakın oradaki işçiler ne halde’ diyordu. Biz çok bir farkımızın olmadığını, hatta daha kötü durumda olduğumuzu gördük. Biz de isteriz ücretlerimiz Maltepe’deki Kadıköy’deki gibi olsun ama bizde birlik yok, bizi öyle korkutmuşlar ki 20-25 kişiden başka yan yana gelemiyoruz” diyor. Belediye önündeki eylemlerini şantiye önüne de taşıyacaklarını söyleyen Akan, “Belediye önünde toplanıyoruz, bir tane muhatap bulamıyoruz, biri dönüp bizimle konuşmuyor. Şantiye önünde eylem yapmak istedik ama şirketin yetkilileri işçileri çarçabuk servislere bindirip kaçırıyor. Her şeye rağmen eylemlerimizi büyüteceğiz sesimiz duyulana kadar burada eylemlere devam edeceğiz” diye konuşuyor.
"KEYFİ CEZALAR KESİLİYOR"
Çalıştıkları dönem sık sık yevmiye cezaları kesildiğini, baskı ve mobbinge maruz kaldıklarını ifade eden Akan, “Maaş günü geldiğinde çoğu işçi üç dört yevmiye kesildiğini görüyordu. Niye diye sorduğunda, ‘Şu sokağı temizlememişsin, çöp almamışsın, geç gelmişsin’ diyorlar. Bunların hiçbirinin kanıtı yok ama yevmiye cezası var. Biz işçiyiz, buradan gelecek paraya göre ayı hesap ediyoruz, bunlar keyfi cezalar kesiyorlar” diyor.
20-25 kişilik bir işçi grubuyla eylem yapmalarını da baskılara bağlayan Akan, “İşçilerin çoğu bize destek veriyor, belediyenin önüne gelmek istiyor ama belediye yönetimi açıklama yapılırken kameraman gönderiyor. Açıklamaya katılan işçileri tespit etmeye çalışıyorlar. Açıklamaya gelmeyenlere de hak veriyorum, ‘Bugün üç kuruşum var yarın onu da elimden alırlar’ diye korkuyorlar haklılar köle gibi çalışmaya alıştırdılar bizi” diyor.
