Ford Otosan işçisinin mektubu: Mücadele etmedikçe, gelen günler daha karanlık olacak
"Bu yıl sözleşme yılı. İşçi bayramı 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı. Bizler kendimiz için mücadele etmedikçe, kendimizi savunmadıkça, gelen günler daha karanlık olacak."
Fotoğraf: Ford Otosan Basın Bülteni
Ford Otosan işçisi
Kocaeli
Ford Otosan her zaman yaptığı gibi kendi çalışanlarını fabrika içinde dedikodu yayarak, yoklayıp Kamuoyu Aydınlatma Platformuna (KAP) açıklama yaparak duruşu duyurdu. İşlerine gelince “Biz bir aileyiz” diyenler, işlerine gelmeyince en son babalar duyar misali çalışanlarına bilgilendirme mesajı bile atmadan duruş yaptı.
Bu duruşun neden yapıldığına dair ise geminin kanala sıkışması, çip sıkıntısı gibi pek çok şey söylendi. Fakat ne olursa olsun, sebep olmadığınız bu krizin çözümünü de bizlerin üstüne yıkmakta buldular. Çok büyük sendikamız(!) Türk Metal ne mi yaptı? Tam bir tiyatro oyunu sergiledi! İzne çıkarıldığımızda hiçbir söz hakkımız olmadığı gibi bu duruşun faturasının ne olacağına dair de hiçbir fikrimiz yoktu. 3 Nisan günü üretim durup izne çıkarıldığımızda hâlâ durum netleşmemişti. Tek bildiğimiz fabrika yönetiminin iki seçeneği gündeme getirdiğiydi. Ya çalışılmayan günler için ücretlerden yüzde 25 kesinti yapılacak ya da yıllık izinlerimizden kesilecekti. Her iki durum da bizim için kabul edilemezdi. 6 Nisan günü yani izinde üçüncü günümüzde sendikadan iki ayrı mesaj geldi. İlk atılan mesajda “İşveren ve sendika olarak henüz bir anlaşma sağlayamadık. Fabrika yönetimi 2 gün için idari ücretli izni kabul etmeyip, yüzde 76 olarak teklif etti, kabul etmedik. İşyeri sendika ile anlaşma sağlamadan izne çıkardığı için biz çalışanlara kullandığımız izinler için FOCEP üzerinden ve bölüm bizlere muvafakat formu imza onayı geldiği zaman onay vermeyip, temsilcilerinize bilgi veriniz” yazıyordu. Mesajın sonunda “Birlik, beraberlik içinde olduğumuz takdirde kazanamayacağımız hiçbir zafer yoktur” demeyi de ihmal etmemişlerdi. Biz daha bu mesajın anlamaya çalışırken aradan 2 saat bile geçmeden sendikadan ikinci bir mesaj daha geldi. Bu mesajda da “3-9 Nisan arasındaki duruşta; Gölcük fabrikası için 3 gün yıllık izin, 2 gün ücretli izin sayılacak. Yeniköy fabrikası için 2 gün yıllık izin, 2 gün ücretli izin sayılacaktır” yazıyordu. Mesajda bu şekilde anlaşmaya varıldığını söyleyen sendika “Birlikte bir kez daha kazandık” diyerek kendince zafer ilan ediyor. Burada kazanan patron ve onun yandaşı sendikadır. Bizim sebep olmadığımız bir duruş yüzünden biz mağdur oluyoruz. Yıllık izinleri istediğimizde değil onlar istediğinde zorla kullanıyoruz bunun nesi başarı! Bize sormadan, yıllık izinlerimizi hangi hakla kullandırabiliyorsunuz? Pandemide çalışanlarının 1 yıl ücretlerini karşılayacak gücü olduğunu söyleyen Ford, 5 günü karşılamaktan mı aciz? Geçen yıl ki 45 günlük duruşu da, sonraki duruşları da devletin başına yıktı kısa çalışma ödeneği ile yani İşsizlik Fonundan faydalanarak yine bizim cebimizden maaş ödendi.
Bu 5 günlük duruşta yaşadığımız sadece bu da değildi. Duruşun başladığı gün fabrika yönetimi akıllara zarar bir mesaj attı. Pandemi önlemleri kapsamında güncel seyahat kuralları getirmişler! Toplu taşıma araçlarında 2 saatin üstündeki seyahatleri ilk amirlerimize bildirmeli, seyahat dönüşünde de 14 gün izolasyonda kalmalıymışız. Bu 14 günlük süre de yıllık izinlerimizden düşülecekmiş. Mektubu okuyan kimi arkadaşların “Aman ne var canım sizde söylemeyiverin şehir dışına çıktığınızı” diyeceğini tahmin ediyoruz. Pandemi başladığında fabrikamızda güvenli yerim isimli bir uygulama başlatıldı. Akıllı telefonlara inen bu uygulama ile servis, soyunma odası ve yemekhanede barkod okutuyoruz. Fabrika içinde anbean takip ediliyoruz. Bu yetmedi bu uygulamayı HES kodu ile uyumlu hale de getirdiler. Yani biz söylemesek de toplu taşıma aracına bindiğimizde HES kodu üzerinden zaten bunu görebilecekler. Yani sadece fabrika içinde değil her yerde gözler üzerimizde.
Şehir dışına çıkanların 14 gün izole edilmesi ilk bakışta biz işçileri düşünen bir uygulama gibi değil mi? Sadece merakımdam soruyorum, bu virüs biz fabrikadan eve, evden fabrikaya giderken bulaşmıyor mu? Virüsün bulaşması için bir kilometre hesabı mı var? Yıllık iznimize bizim onayımız olmadan nasıl el koyabiliyorlar? Hepimizden tek tek onay almaları gerekmiyor mu? Hakikaten merak ediyorum bu sendika ne işe yarar?
Şöyle düşünün bizden kaynaklı olmayan bir nedenle üretim 5 gün durdu, Gölcük’te çalışanın 3 gün, Yeniköy’de çalışanın 2 gün yıllık izni kesildi. Bu arkadaşlar bu duruşta şehir dışına çıktıysa Gölcük’teki için 17 gün, Yeniköy’deki için 16 gün yıllık izninden gitti. 5 günlük duruşun işçiye maliyeti bütün 1 yıl yıllık izin kullanmadan çalışmak oldu! Bu mu zafer Türk Metal yöneticileri? Herkes biliyor dünya pandemiden kırılırken bizim patronumuzun kârı yüzde 114 arttı, yetmedi Amerika’dan malikane bile satın aldı! Daha geçen gün Türkiye’nin en büyük yatırımını yaptığını açıklayanlar, Volkswagen’le anlaşma imzalayanlar, kendi içinde bayiler aracılığı ile bir sürü yolsuzluk ve vurgun yaşandığı söylenenler, kimseye bir şey olmasın her şeyin hıncını işçimizden çıkaralım derdindeler. Bildiğiniz gibi bu yıl sözleşme yılı. İşçi bayramı 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı. Bizler kendimiz için mücadele etmedikçe, kendimizi savunmadıkça, gelen günler daha karanlık olacak. Ekmeğimiz için, geleceğimiz için bu olanlara karşı bu 1 Mayıs’ta kendi taleplerimiz için birleşelim. Kendi hayatımıza dair söz söyleyebilmek, olanlara müdahale edebilmek için seyirci kalmayalım. Sendikanın ve işverenin tiyatro gibi oynamasına göz yummayalım.