14 Nisan 2021 01:00

Ritimlerle güçlü adım atan gençler

Tuzla’da liseli gençler, dans ve eğitim atölyeleri kurarak bir araya geldi.

Fotoğraf: Ardian Lumi/Unsplash

Paylaş

İlknur HAYLAZ

Tuzla

2020 yılının Mart ayında ilk Covid-19 vakaları çıkmaya başladı. Nisan ayında biz gençler için bir kapanma yaşandı. Maalesef ki işçilere izin belgeleri çıkartıp zorla işe gönderenler gençlere sokağa çıkmayı yasakladı. Biz de içlerinde fazlasıyla enerji biriken gençler için bir dans atölyesi kurduk. Gençler bu süreçte evde aile baskısı, eğitim sıkıntıları, ekonomik sıkıntılar ve sosyal medyadan okuduğu haberlerle büyük bir karamsarlığa büründü. Kimisi yalan söylemeye itildi, kimisi sıkıntıdan sağlık sorunları yaşadı. Kimileri de intiharın bir kaçış yolu olduğunu düşündü. Bir de bunlar yaşandı diye gençlerin sorunlu olduğu söylendi ama sistemin düzensizliği, ailelerin bilinçsiz davranmaları hiçbir zaman sorgulanmadı. Ardından gençler birilerinin dikkatini çekip çığlık atmak için, yardım istemek için bu yola sürüklendi. Sonra ne oldu biliyor musunuz? Gençlere “deli” dediler. Oysa bilmiyorlar ki asıl gençler herkesin hayatını kurtaracak. Bu sistemi, bu kahroluşu gençler değiştirecek. Tek bir şey var. Gençleri sarsmak. Biz de gençlerin her şeyi yapabilecek enerjileri olduklarını onlara ispatlamak adına eğitim ve dans atölyeleri kurduk. Daha çok dans atölyesi ile bir araya gelindi. Çünkü enerjilerini bir şekilde bir yerlerde atmaları gerekiyordu ve bir şey yapabildiklerini görmeleri gerekiyorlardı. Gençlerin dans atölyesinde kendilerine olan güvenleri arttı. Çünkü herkesin içinde dans etmek, hatta herkesin içinde bilmediğin bir şeyi fiziksel olarak göstermek diğer her şeyden daha zor ve yorucudur. Ama gençler bunu başardı. Herkesin içinde özgürce dans ettiler. O dansın ritminde kendilerini buldular. O her bir ritimde yere daha güçlü ve dik bir şekilde bastılar. O her bir ritimde kahkahalar daha çok arttı. O her bir ritimde gençlerin gözündeki ben başarırım dedikleri aşk daha çok arttı. O her bir ritimde ben artık özgürüm dediler ve işte o her bir ritimde bir kuş misali hafiflediler. Fiziksel olarak doymak bir şey değil. Önemli olan ruhumuzun doymasıdır. Biz gençlerin ruhunu doyurmak için çaba gösteriyoruz. Biz gençlerin ruhunu doyurduğumuzda biliyoruz ki onlar da kendi çevrelerindeki birçok insanın ruhuna dokunabilecekler.

ÖNCEKİ HABER

Mesele her durumda sömürü düzenin sorunlarına geliyor!

SONRAKİ HABER

Yaşadıklarımız MESS’in reklamlarının tam tersi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa