"Proje ortaokulu" eğitimi tahrip etmeninin başka bir adıdır

Halil İMREK

Adana’nın Çukurova ilçesinde bulunan Yaşar Rukiye Kısacık Anadolu İmam Hatip Lisesi kendi bünyesinde proje ortaokulu açacağını duyurdu.

İlkokullara gönderilen valilik onaylı yazıda lisenin, bünyesinde açacağı ortaokula sınavla 60 öğrenci alacağı belirtilmiş. Okul müdürleri de durumdan vazife çıkararak öğretmenlerden 4. sınıf öğrencilerini sınava yönlendirmesini istemiş. Burada birkaç sorun var.

Öncelikle bu girişim yönetmeliğe uygun değil. Yazıda dayanak olarak “MEB Özel Eğitim ve Proje uygulayan Eğitim Kurumları yönetmeliğinin 7/1 maddesi” gösterilmektedir. Madde şöyle: “Gerekli görülmesi hâlinde bünyesinde ortaokul bulunan proje okullarına öğrenci alımı, okul yönetimince yapılacak yazılı veya yazılı ve sözlü sınav sonucuna göre belirlenebilir” diyor. Oysa bu okul bünyesinde ortaokul yok. Yeni bir ortaokul açılacak. Mevcut bir ortaokul mevcut kadro, yeni okul yeni kadro demektedir. Ortaokul için 60 öğrenci alınacak ancak 30-40 yeni öğretmenle okul açılabilir. Asıl amaç ise bölgede bulamadığı öğrenciyi başka bölgelerden karşılamak. Çünkü şu an ortaokullar yerleşim esasına göre öğrenci almakta. Amaç sınav aracılığı ile de güneyden çalışkan yoksul öğrencileri çekmek.

İMAM HATİPLERDE NE ARARSAN VAR ANCAK İKİ ŞEY YOK

Bu maddenin -sınav ve proje- yönetmeliğe imam hatip ortaokulları açmak için konduğu açık. Çünkü bünyesinde ortaokul bulunan tek devlet okulu türü imam hatipler. Böylece imam hatip okullarına başka bir ayrıcalık tanınıyor. Örnek okulda da görülebileceği gibi bu okullarda; proje fen ve sosyal bilim lisesi olduğu gibi sınavsız fen lisesi ve sosyal bilim lisesi programı da uygulanmaktadır. Dolayısıyla bu okullarda ne istersen o var. Ancak iki şey eksik, öğrenci bulamıyorlar ve başarılı öğrenciler bu okulları tercih etmiyor.

Bu okulda, açıklamaya göre 48 sınıf var. İmam hatip okulları doğru rakamlar vermiyor. Bu okulun sitesinde verilen bilgilere göre okulda iki revir var. Sınıf sayıları düşürülerek boş kontenjan gizleniyor. Proje okullar için belirlenen sınıf mevcudu 30. Buna göre okul kontenjanı 1440 olmalıdır. Ancak okulda 577 öğrenci var. Bunların ne kadarının devamsız olduğunu da bilmiyoruz. Sınıf başına 12 öğrenci düşüyor. Oysa hemen yolun karşı tarafında yer alan Ramazan Atıl Anadolu Lisesinde sınıf başına 49 kişi düşüyor. Mantık; insana, neden Ramazan Atıl ile bu okul bina değiştirmez, diye sorduruyor.

İmam hatipler dokunulmaz olduğuna göre bari üç yüz metre ilerideki Çukurova İmama Hatip Ortaokulu bu binaya taşınabilir. Çukurova İmam Hatip Ortaokulu yeni bir binaya taşındı. Aynı bölgede ortaokul yok. En yakın ortaokul olan Şehit Enver Buğur Ortaokulunda sınıf başına 64 öğrenci düşüyor. Bölgede ilkokul ihtiyacı var. Bölgenin okulu olan Mehmet-Bedia Kirpi İlkokulunda birinci sınıflar 40 kişinin üstünde.

Eğer sorun yalnızca imam hatiplere yönelik ayrımcılık olsaydı, buna alıştık, önemsemeyebilirdik. Ancak sınavın dördüncü sınıflara kadar inmesi gibi bir eğitim faciasının yolu açılmaktadır.

İlkokul eğitim ağırlıklıdır. Eğitimden beklenen öğrencinin sosyalleşmesi, çevresini tanıması, yaşıtlarıyla arkadaşlık kurmasıdır. Bütün dünya sınavsız eğitim hedefine yönelmişken biz proje ortaokul diye dördüncü sınıf öğrencilerini testlere-sınavlara gömmemeliyiz. Merkezi sınavlar eğitimin içeriğini de belirler. Yıllardır liselerde müfredat değişiklikleri yapılıyor ama sonuçta tek müfredat üniversiteye giriş sınavı olarak kalıyor. Öğrenciler, test olmadan kendini tanımlayamaz duruma geldi. Ne kadar yasal değişiklik yapılırsa yapılsın 12. sınıfta ders işlenemiyor ve öğrenci etüt programına bağlanıyor. Önceleri dershane şimdi de etütler okulun yerini alıyor ve kendi ihtiyaçlarını okullara dayatıyor. Proje liseler aracılığıyla ortaokulların sekizinci sınıfı da aynı duruma geldi. Şimdi proje okullar girişimi ilkokulu da aynı yola sokacak. Bu sınav kaygısı bir ruhsal hastalıktır. Bu hastalık ilkokullara inecek. Öğretmenler başarılı birkaç öğrenciye odaklanacak diğer öğrenciler bir kenarda kalacak. Bu yol bir kez açılırsa genişler, önce diğer proje liseler kendi bünyelerinde ortaokul açar daha sonra da müstakil proje ortaokullar ortaya çıkar. Buna bugünden eğitimcilerin, onların sendikasının, velilerin ve öğrencilerin karşı çıkması gerekir.

Sonuç olarak bu bölgenin ilkokul ve ortaokul ihtiyacı var. İktidar ve yerel yöneticiler ideolojik dayatmalardan, İmam hatiplerde düzeyi yüksek göstermek için eğitimi tahripten vazgeçmelidir.

Rasyonel ihtiyaçlara göre planlama yapmalıdır. 

Not: Bu veriler okulların internet sitesinden alınmıştır.