SES İzmir Şubesini ziyaret eden Akdeniz: "Haklarını vermeyip alkışlatmak sahtekarca"

İzmir'de ziyaret ve görüşmelerini sürdüren EMEP Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, SES İzmir Şubesini ziyaret etti. SES İzmir Şube yönetimi ve DEÜ Hastanesinde açığa alınan SES İşyeri Temsilcisi Günseli Uğur da ziyarette bulundu. Pandemiyle birlikte sağlık politikalarındaki kötü gidişatın yanı sıra sağlık emekçilerin bu süreçte yaşadığı sorunlar konuşuldu. 

SES İzmir Şubesi Yöneticisi Hülya Ulaşoğlu, "Ülke gibi İzmir'de de farklı bir durum yok. Tek avantajımız hala şehir hastanesi açılamadı. Sağlık emekçileri Kovide yakalandı ama şu an bakanlık gerçek sayıları gizledi ve şu an övünüyor. Hem başarı hikayesi yazdığımızı söylüyor hem de aşılama yükseldikçe sağlıkçılar da yoğun bakıma yatma oranı düştü diyor. Biz inanın bunu ilk kez duyduk" dedi.  

Hastanelerdeki vakaları örnek gösteren Ulaşoğlu, "Türkiye genelinde tek eylem yasaklı il İzmir. Bunun nedeni DEÜ eylemleri ve diğer hastanelerdeki aktif eylemler. İzmir'de sağlık emekçileri buna dur demek istiyor ama yasak getirdiler. Elbette elimizi ayağımızı tutamazlar. Mücadeleyi birleştirmek tabanda emekçilerle ve diğer işçi ve memur sendikalarıyla bir araya gelmeye çalışıyoruz" dedi.

“HAKLARINI VERMEYİP ALKIŞLATMAK SAHTEKARCA”

Daha sonra konuşan EMEP Genel Başkanı Ercüment Akdeniz ise "Sağlık emekçileri sendikası bizim için çok önemli yerde duruyor. Pandemi sürecin ön cephesinde savaşan bedel ödemek uğruna fedakar sağlık çalışanları. Kovid-19 hastalığı bir işçi sınıfı hastalığı. Şu an fabrikalar yangın yeri. İşçiler kitlesel olarak ölüyorlar aileleri ölüyor. İşçi sınıfı gerek hekimlerimizle gerek TTB ile gerek sağlık alanındaki sendikalarla gurur duyuyoruz. Toplum nezdinde sağlık emekçilerinin yeri yüce bir yerde. Hükümet alkışlatıyor ama özlük haklarını vermiyor, yıpranma hakkını, mesai ücretlerini vermiyor, İSİG kapsamında yaşanan ölümleri iş cinayetleri saymıyor. Dolayısıyla bu alkışlamaların kendisi sahtekarca bir iş" dedi. 

Akdeniz ölümlerin artışına dikkat çekerek, "Geldiğimiz aşamada baktığımızda ölmek serbest itiraz etmek yasak. Bu tek adam yönetiminin bir anlayışı her şey bir adamın ağzına bakacak. Buna itiraz eden insanlar sürülüyor, açığa alınıyor. Emek cephesine yapılan toplam saldırının bir parçasıdır. Fabrikalarda çarklar durmuyor diyenlerle hastanelerde kölece çalıştıranlar aynı zihniyet" diye konuştu. 

"Çarkları durdurmayacaklar o zaman çarkları biz durdurmalıyız. Bizim artık bu aşamaya gelmemiz gerekiyor. Artık elin şaltere uzanması gerek" diyen Akdeniz çağrılardan öte bu çarkı nasıl durdurmalıyız diye kafa yorulması gerektiğini vurguladı. 

“HER GÜN BİR SOMA FACİASI”

"Aslında her gün bir Soma faciası yaşanıyor" diyerek sözlerini sürdüren Akdeniz, "Bu ülkede yer yerinden oynaması lazım. bu sürecin parçası olarak ilk adım olarak 1 Mayıs’ı çok önemsiyoruz. Mücadele dinamikleri çeşitli biçimlerde kendisini ortaya koyuyor. Pandemide de bu bitmedi işçi ve emekçiler hak arıyorlar. Bu mücadele dinamiklerinin bir yerde toplanması lazım, birleşik bir emek ve halk hareketi olması ve tek adam yönetimine kitlesel bir yanıtın verilmesi lazım bu 1 Mayıs bu açıdan çok önemli" dedi. (İzmir/EVRENSEL)