AKP'li belediyelerin "insan kaçakçılığı sektöründe" yıldızı parlak
Yurt dışına eğitim gezisi görünümlü insan kaçakçılığı skandalı büyüyor. AKP'li Yeşilyurt Belediyesinin ardından AKP'li Akçakiraz Belediyesinin de kaçakçılıkta köprü işlevi gördüğü ortaya çıktı.
Akçakiraz Belediye Başkanı Sabahattin Kaya | Fotoğraf: akcakiraz.bel.tr
Malatya Belediyesinde CHP'li Meclis üyelerinin verdiği önergeyle ortaya çıkan yurt dışı gezisi görünümlü insan kaçakçılığı skandalı büyüyor. AKP'li Akçakiraz Belediyesinin de kaçakçılıkta köprü işlevi gördüğü ortaya çıktı.
Belediye, "Geleceğimizi Çöpe Atmayalım" projesi kapsamında 24-30 Kasım 2019 tarihleri arasında 2'si belediye görevlisi toplam 48 kişiyi Almanya'nın Bremen şehrine göndermek üzere Göçmenler Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği ile protokol imzaladı. Protokol kapsamında şahıslara hizmet damgalı pasaport çıkarıldı. Bir kısmında sorun çıktığı için yaklaşık 20 kişi gönderildi, geriye ise yalnızca 3'ü döndü.
Sözcü'den İsmail Saymaz'a konuşan AKP'li Akçakiraz Belediye Başkanı Sabahattin Kaya, bu işin bir sektör haline geldiğini ifade edip "Bir dostun hatırına böyle bir şey yaptık" dedi. AKP'li Kaya, bu iş karşılığında belediyeye 100 bin TL değerinde ikinci el bir kamyon verildiğini söyledi.
TUŞBA, BASKİL, ARICAK, AKÇAKİRAZ…
Saymaz'ın aktardığına göre kaçakçılık ağı oldukça yaygın. Yeşilyurt ve Akçakiraz'ın yanı sıra Van'da Tuşba, Elazığ'da Baskil ve Arıcak ilçeleri de bu işin içinde. İddiaya göre organizasyonun başında eski Bingöl Servi Belediye Başkanı Ali Ayrancı var. AKP'den milletvekili aday adayı olan Ayrancı ise iddiaları reddediyor.
"BİR DOSTUN HATIRINA BÖYLE BİR ŞEY YAPTIK"
AKP'li Akçakiraz Belediye Başkanı Sabahattin Kaya'nın İsmail Saymaz'ın konuya dair sorularına verdiği yanıtlar şöyle:
Almanya'ya 48 kişiyi göndermişsiniz.
Bir dostun hatırına böyle bir şey yaptık. Yarısında pürüz çıktı. 20 kişi filan gitti.
Gidenler döndü mü?
Üçü geri geldi.
Projeyi kim getirdi?
Almanya'da yaşayan Elazığlı bir hemşehrimiz. Buralar dar bir alan, kapalı bir alan. 2-3 üniversitemiz, organize sanayimiz yok. Vatandaş işsiz güçsüz… Dedik buradan giderler, iş güç sahibi olurlar. Bana makul geldi. Burada Türkiye Cumhuriyeti'ne yük olacak insanlar gidiyor. Euro, altın ve dolar gönderiyor. Annesini babasını rahatlatıyor. Bir şeyin kârı zararından fazlaysa doğrudur, helaldir, hoştur. O mantıkla baktım.
Gidenleri tanıyor musunuz?
Üçünü tanıyorum.
Hepsi Akçakirazlı mı?
Elazığlı. İlçemizden iki kişi var.
Yani siz çalışmaları için izin verdiniz.
Evet. Bu insanlar gidecek, gezecek, imkanı olursa çalışacak. Sonradan duyduk ki bu iş bir sektör ve meslek grubu haline gelmiş. Üç dört defa daha böyle teklif geldi. Gündemimize almadık.
Dönmeyeceklerini biliyor muydunuz?
Bunlar bize dedi ki: “Gideceğiz, alanı göreceğiz, Güzel bir alan çalışmasından sonra gidebilirsek gideceğiz.” Yani gelecekler, anne babalarından izin alacaklar. Benim yardımcım ve meclis üyem de gitti. Onlar da belki gelmeyebilirdi.
Nasıl gittiler?
Uçakla. Aynı otelde kalmışlar. Vahşi depolamayı ve çöp arıtma tesisini gezdirmişler.
Bu dernek nerede?
Bilmiyorum.
Ama protokol yapmışsınız.
Yaptık ama kimdir, nedir, necidir; çok içinde değilim.
Elazığ'da mı?
Yok, Almanya'da.
Hemşehrinizle sonradan konuşabildiniz mi?
Konuştum. “Otelden kaçtılar” dedi. Ben daha üzerine düşmedim.
İki görevliniz anlamamış mı?
Anlamamışlar. Bizimkiler birkaç gün uzattılar. Eş dost akrabaları gezeceğiz demişler. Son iki üç gün onlardan ayrılmışlar.
Sizi aradılar mı?
Yok. “Pasaportların hepsi geri gelecek” dediler, gelmedi.
Listeyi kim yapmıştı?
Ben hiç karışmadım.
Gidenleri görmediniz mi?
Görmedim.
Listeyi kim yaptı? Almanya'daki hemşehriniz mi?
Evet.
Bu kişiye çok güvenmediniz mi?
Diyorum ya işte, öyle bir süreçti, bir anda böyle geldi, bir haftalık bir görüşmeydi, yoğunluktan geldi geçti.
Belediye kasasına bir şey girdi mi?
Evet, bir araç aldılar.
Ne aldılar?
Bir kamyon.
Fiyatı ne kadar?
100 bin TL.
Yeni mi?
İkinci el, canım.
Siz aslında kamyon karşılığında izin verdiniz.
Bana da cazip geldi. Nasıl olsa benim personelim de gidecek. Fakat sektör haline gelmiş.
(HABER MERKEZİ)
İsmail Saymaz'ın "İkinci el kamyon için…" başlıklı yazısını okumak için tıklayın.