Ercüment Akdeniz sağlık çalışanlarıyla buluştu: Güvenceli iş için alanlarda olmalıyız
İzmir’de sağlık emekçileriyle buluşan EMEP Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, sağlık çalışanlarının pandemiyle birlikte zorlaşan şartlarına karşı örgütlülüğün önemine vurgu yaptı.
Fotoğraf: EMEP
Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, İzmir’de sağlık iş kolunda çalışan işçi ve emekçilerle buluştu. Sağlık çalışanlarının pandemiyle birlikte artan zor şartlarının anlatıldığı çevrimiçi toplantıda özellikle örgütlülüğün önemine vurgu yapıldı. En önemli taleplerle iş yerlerinden başlanacak bir emek haftasıyla 1 Mayıs’a çağrı yapıldı.
İzmir’deki hastanelerde çalışan işçi ve emekçilerle sokağa çıkma kısıtlaması saatinin 19.00’a çekilmesi sebebiyle çevrimiçi bir toplantıda buluşan Ercüment Akdeniz, sağlıkçıların sorunları, çözüm önerileri, salgınla mücadele ve öne çıkan talepler üzerine konuştu.
“BASKI ARTTI, SAĞLIK EMEKÇİLERİ GÜVENCESİZLİĞE İTİLDİ”
Pandemi servisinde çalışandan temizlik personeline, hemşiresinden hasta bakıcısına birçok alanda çalışan sağlıkçılar, “Koruyucu ekipmanlarla başlayan süreç ikinci, üçüncü plana atılmamızla devam etti. Hakkımız olanı da vermediler. Vakaların artmasıyla alınan sözde önlemler ne işçi için ne de emekçi için… Esnek çalışma, güvencesiz çalışma gibi birçok sorun artarak devam etti. Hastane yöneticileri inisiyatif bile alamadan insani duyguları hiçe saydı, baskıyı arttırdıkça arttırdı” diye konuştu.
"SAĞLIK EMEKÇİLERİ İÇİN SAYGI DURUŞUNDA BULUNAN EMEKÇİLERİN AÇIĞA ALINDIĞI BİR ÜLKEDEYİZ"
Bir sağlıkçı ise pandemide sağlıkçıların sorunlarının daha görünür olduğunu belirterek, “Ölen sağlık emekçileri için saygı duruşunda bulunan emekçilerin açığa alındığı bir ülkedeyiz. Hakkımızı ararken öteki olduk. Kademe kademe koşullar kötüye giderken pandemi döneminde daha da ayyuka çıktı. Bireyselliği yırtıp biz olmalıyız” dedi.
ÜNİVERSİTE HASTANELERİNİN EN ÖNEMLİ TALEBİ GÜVENCELİ İSTİHDAM
Üniversite hastanelerindeki sorunlara da değinen sağlıkçılar, “Bu süreçte çok sık genelgeler yayımladı. Ama üniversite hastanelerinde bir de YÖK kararlarını bekledik. Zaten meslek grubu aralarında farklılıklar varken bir de hastaneler arasında farklılıklar çıktı. Kurumun inisiyatifine bırakılan kararlarda üniversite hastaneleri de çalışanlar lehine karar vermedi. Dolayısıyla bu süreçte en fazla öne çıkan talep güvenceli istihdam ile kadro açıklarının kapatılması. Üniversite hastanelerinde bu talep oldukça önemli” dedi.
"VERGİDE ADALET" TALEBİ
Zorlaşan çalışma şartlarında sağlık emekçilerinde “tükenmişlik sendromu” olduğunu belirten bir başka sağlıkçı, “Çalışanların maaşları çok düşük, özellikle vergi yüküyle karşı karşıyayız. Vergide adaletsizliğin ortadan kaldırılması 1 Mayıs’a giderken de en önemli talebimiz olmalı. Kadroya geçen arkadaşlarımız düşük ücret alıyor. Bunu da çözmek zorundayız” diye konuştu.
“HASTANELERDE EYLEM YASAKLARINA RAĞMEN SESİMİZİ YÜKSELTMELİYİZ”
Mücadelenin ve örgütlülüğün önemine değinen sağlık emekçileri, “Vergide adaletsizlik, KHK’lıların emekliliğe zorlanması, Kod 29, sendikal baskılar, nöbet ücretleri, esnek çalışma, açığa almalar, sürgünler, hastalara yöneticiler tarafından birer müşteri gözüyle bakılması gibi sorunlara karşı taleplerimizi birleştirerek ortak mücadeleden başka çaremiz yok. Bulunduğumuz yerlerden başlamalıyız, iş yerlerimizde sürgünlerle korku yaratmaya çalışıyorlar. Ancak bizler yerellerdeki emek ve demokrasi güçleriyle de birleşerek sesimizi yükseltmeliyiz. İl Hıfzıssıhha Kurulunun hastane bahçelerinde ve çevresinde dahi getirdiği eylem yasaklarına rağmen 1 Mayıs’ta da taleplerimizi dile getireceğiz” dedi.
AKDENİZ: ÇÖZÜM BİRLEŞİK MÜCADELE CEPHESİ
EMEP Genel Başkanı Ercüment Akdeniz de ülkedeki siyasal ve ekonomik gelişmelerle başladığı sözlerini birleşik bir mücadele cephesinin ihtiyacına vurgu yaparak sürdürdü.
Akdeniz, “Tekeller işçi sınıfına saldırıp kazanımlarını tek tek yağmalamaya başladığında savaş karşısında biz nasıl bir tutum alacağız? Birleşik bir mücadele cephesine ihtiyaç var. Emekçilerin bir tarih ve gelecek fotoğrafını görüp pozisyona bakması gerekiyor. Bu ülkede artık pandemide artan vakalar nedeniyle her gün bir Soma Katliamı yaşanıyor ve bundan iktidar sorumludur, bunun hesabını verecekler” diye konuştu.
Çıkış yolunun adım adım üretimden gelen gücü kullanmak olduğunu dile getiren Akdeniz, “Madem çarklar durmasın diye insanlar ölüyor, çarkları böyle durdurmalı, şaltere el uzanmalı. Bu olmadıkça da bu iş zor değişecek. Bunun topyekun yapılması gerekiyor” diye ekledi.
Ayrıca pandemide yaşamını yitiren sağlık emekçilerinin emek haftası boyunca bütün iş yerlerinde anılması ve bu şartların, taleplerin anlatılması gerekliliğinin altını çizen Akdeniz, “Sağlıktaki tekelleşme emekçilerin canının ve hayatının değersizleştirilmesiyle sonuçlanmıştır. Ancak bu düzen böyle sürmez, değişecek. Her nerde olursak olalım bu 1 Mayıs’ta bu anlamda taleplerimiz haykırmak, topyekun saldırılara karşı birleşik mücadeleyi sağlamak, güvenceli iş, insanca yaşam hak ve özgürlüklerimiz için alanlarda olmak önemlidir” dedi. (İzmir/EVRENSEL)