"Meslektaşlarımızı hem pandemi koşulları hem de şiddet ortamında kaybediyoruz"
Dr. Ersin Arslan’ın ölüm yıl dönümü öncesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi önünde açıklama yapan sağlık çalışanları, "Meslektaşlarımızı hem pandemi koşulları hem de artan şiddet ortamında kaybediyoruz" dedi.
Fotoğraf: Eylem Nazlıer/Evrensel
Sağlık emekçileri, İstanbul Tabip Odası (İTO) ile Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) İstanbul Şubelerinin çağrısıyla, Dr. Ersin Arslan’ın ölüm yıl dönümü öncesi, "Sağlıkta şiddet sona ersin" demek için Cerrahpaşa Tıp Fakültesi önünde bir araya geldi.
Şiddet sonucu yaşamını yitiren sağlıkçıların fotoğraflarının taşındığı eylemde, Meclisten geçen sağlıkta şiddet yasasının taleplerini karşılamadığı vurgulandı.
April 16, 2021
"YÜZLERCE MESLEKTAŞIMIZI YİTİRDİK"
Açıklamda ilk söz alan İTO Yönetim Kurulu Üyesi Murat Ekmez “Yarın 17 Nisan Sağlıkla Şiddetle Mücadele Günü. Aynı zamanda Ersin Arslan’ın ölüm yıl dönümü. Arslan ne ilk kaybettiğimiz sağlık emekçisi ne de son" dedi.
Sağlıkta şiddetin Türkiye’nin çok önemli bir gerçeği olduğunu söyleyen Ekmez, "Sağlıkta şiddette tek suçlu katil değil, bu iklimi oluşturan iktidardır. AKP döneminde sağlıkta şiddet yüzlerce kat arttı. Her hastanede yüzlerce arkadaşımız şiddet mağduru oldu. Bu iklimi oluşturanlar ana sorumlular. Ölümler, darplar bunların sonuçları. Pandemi döneminde sağlık emekçilerini görmeme durumu yaşıyoruz. Önlemleri almayanlar pandemide de önlem almadı. Binlerce kişiyi, yüzlerce meslektaşımızı yitirdik" diye konuştu.
Ekmez'in konuşmasının ardından sağlıkçılar, sağlıkta şiddette hayatını kaybeden sağlıkçılar için bir dakikalık saygı duruşunda bulundu.
"GÖREVİMİZ BAŞINDA DÖVÜLMEYE, ÖLDÜRÜLMEYE DEVAM ETTİK"
Ortak açıklamayı Aksaray SES Şube Eş Başkanı Yasemin Bakır okudu.
Dr. Ersin Arslan’ın 9 yıl önce 17 Nisan 2012'de bir hasta yakınının saldırısında yaşamını yitirdiğini hatırlatan Bakır, "Meslektaşımızı kaybettiğimiz 17 Nisan günü TTB tarafından 'Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü' ilan edilmiştir. Dr. Ersin Arslan’ı ve sağlıkta şiddet nedeniyle kaybettiğimiz tüm canlarımızı saygıyla anıyoruz. Dr. Ersin Arslan’ın ameliyattan çıkıp servisine gittiği sırada öldürülmesinin ardından 9 yıl geçti. O günden beri TTB olarak yaptığımız tüm uyarılara ve önerilere maalesef mevcut iktidar kulak tıkadı ve bizler görevimiz başında dövülmeye, sövülmeye, ölmeye devam ettik" dedi.
"ŞİDDET MÜNFERİT DEĞİL"
Şiddetin münferit olmadığını, bilakis açık bir biçimde politik ve toplumsal bir olgu olduğunu ülkeyi yönetenlerin gayet iyi bildiğini vurgulayan Bakır, "Kovid-19 sürecinin yönetilememesi, salgın yerine algı yönetilmesi ise sağlık alanının durumunu şiddet de dahil olmak üzere daha da kötüleştirdi. Geldiğimiz noktada meslektaşlarımızı hem pandemi koşulları hem de giderek artan şiddet ortamında kaybediyoruz ve artık hiçbir arkadaşımızı kaybetmeye tahammülümüz kalmadığını açıkça söylüyoruz. Sadece fiziksel şiddet değil, psikolojik şiddet, sözel şiddet artarak devam etmektedir" diye konuştu.
Osmaniye'de Cumhuriyet Savcısı'nın Doktor Kemal Gökhan Günel'i tehdit etmesi ve gözaltına aldırması olayını da anımsatan Bakır, "Kamu gücünü kişisel hırsları için hoyratça kullanan ve suç işleyen Cumhuriyet Savcısı'nı kınıyor ve şiddete uğrayan meslektaşımızın yanında olduğumuzu belirtiyoruz" diye konuştu.
"MECLİSTEN GEÇEN SAĞLIKTA ŞİDDET YASASI TALEPLERİMİZİ KARŞILAMAMAKTADIR"
Bakır son olarak şunları söyledi:
"Şiddet ortamına daha fazla canımızı feda etmemek için daha etkin bir sağlıkta şiddet yasasına ihtiyacımız olduğu, çıkarılan ciddiyetten uzak, dostlar alışverişte görsün tarzı kanunun bu şiddeti önlemediği, tam tersi şiddet uygulayanları cesaretlendirdiği aşikardır. Meclisten geçen sağlıkta şiddet yasası etkisizdir ve taleplerimizi karşılamamaktadır. Her türlü şiddete maruz kalan meslektaşlarımız ve tüm sağlık çalışanlarının can güvenliğini korumak amacıyla oluşturulacak yasanın tarafı olduğumuzu ve yasa yapım sürecinde taleplerimizin alınması gerektiğini açıkça belirtmekteyiz. Buna rağmen ülkeyi yönetme iddiasında bulunanlar, talep ve önerilerimizi dinlemekten kaçınmaktadır. Bu bağlamda Kovid-19 sürecinde sağlık emekçilerine dönük daha da yoğunlaşan, kanıksanan ve meşrulaştırılan fiziksel, sözel ve psikolojik şiddete hep birlikte ve en gür sesimizle karşı çıktığımızı belirtiyoruz."
Açıklamanın ardından sağlıkta şiddette hayatını kaybeden sağlık emekçileri için gökyüzüne siyah balonlar bırakıldı. (İstanbul/EVRENSEL)
{{430754}}