Libya açıklarında mülteci teknesi battı | Katliamın dakika dakika zaman çizelgesi
Akdeniz'de mültecileri taşıyan bot devrildi, en az 130 mülteci yaşamını yitirdi. Mülteci katliamına Avrupalı ve Libyalı yetkililerin göz yumduğu ortaya çıktı.
Fotoğraf: Flavio Gasperini/SOS MEDITERRANEE
Akdeniz’de son birkaç günde en az üç teknedeki 172 mülteci batan teknelerde yaşamını yitirdi. İçinde 130 mülteci bulunan tehlikedeki bir tekneyi kurtarmaya çalışan mülteci yardım örgütleri, saatlerce Avrupalı ve Libyalı yetkililer ile AB'nin sınır koruma örgütü Frontex’i harekete geçirmeye çalıştıklarını ancak yanıt alamadıklarını açıkladı.
Saatler sonra ise devrilmiş botlar ve yaşamını yitirmiş mültecilerin bedenlerine ulaşıldı.
“Alarm Phone” isimli sivil örgüt, konuyla ilgili yayımladığı açıklamasında biri hamile olan 7’si kadın yaklaşık 130 mültecinin öldüğünü tahmin ettiklerini belirterek, “İnsanlar kurtarılabilirdi ama tüm yetkililer onları bilerek denizde ölüme terk etti” dedi.
7 SAAT SONRA GÖZETLEME UÇAĞI GÖNDERİLDİ
“Koordineli deniz faciası: Libya’da 130 kişi öldü” başlıklı açıklamada “Alarm Phone, 21 Nisan'da on saat boyunca tehlikede olan bu tekneyle temas halindeydi ve GPS konumunu ve gemideki vahim durumu Avrupalı ve Libyalı yetkililere ve daha geniş kamuoyuna defalarca aktardı. Yapılan tek eylem, ilk alarmdan yedi saat sonra Frontex’e ait bir gözetleme uçağının gönderilmesiydi” denildi.
Açıklamaya göre, geç gelen Frontex uçağının da tek yaptığının devrilmiş botu bulmak ve çevredeki ticari gemileri “tehlike” hakkında uyarmak oldu.
AVRUPALI YETKİLİLER YARDIM ETMEDİ
“Frontex sorun yaşayan tekneyi havadan görüntülemesine rağmen, yalnızca devlet dışı aktörler denizde tehlike altında olan tekneyi aktif olarak aradı” denilen açıklamada, “Avrupalı yetkililer bu arama operasyonunu koordine etme sorumluluğunu reddettiler ve bunun yerine Libya makamlarını ‘yetkili’ makamlar olarak gösterdiler. Ancak Libya Sahil Güvenlik bir kurtarma operasyonu başlatmayı veya koordine etmeyi reddetti ve en az 130 kişiyi bütün bir gece boyunca dalgalı bir denizde bıraktı.”
SON TEMAS 21 NİSAN 20.15’TE KURULDU
“Tehlike altındaki çaresiz insanlarla son görüşmemiz 21 Nisan saat 20.15’teydi” bilgisi verilen açıklamada, “SOS Méditerranée’ye bağlı kurtarma gemisi Ocean Viking ve üç ticari geminin tekneyi aramaya yönelik amansız çabalarına rağmen geç kalındı. 22 Nisan’da sadece ‘tekne kalıntılarını ve cansız bedenleri bulabildiler” denildi.
Açıklamada şöyle devam etti:
“Avrupalı yetkililer, kurtarma ekibi göndermek veya bölgedeki ticari gemilere müdahale etmeleri için uyarmak yerine, yalnızca bir hava gözetleme aracı olan ‘Osprey 3’ü gönderdiler. Bir e-postada Frontex, tehlike durumunu fark ettiklerini ve tüm yetkilileri bilgilendirdiklerini bildirdi. Ancak Frontex, Osprey 3 olay yerinden ayrılıp çok geç döndüğü için bir arama kurtarma operasyonu sağlayamadı. Herhangi bir Kurtarma Koordinasyon Merkezi tarafından sağlanacak resmi koordinasyonun yokluğunda Ocean Viking ve üç ticari gemi arama çalışması gerçekleştirdi. Osprey 3 geldiğinde, cansız bedenleri gördüler.”
40 MÜLTECİNİN DAHA AKIBETİ BELİRSİZ
Açıklamada ayrıca, insanları kurtarmakta çoğu zaman başarısız olan Libya Sahil Güvenlik’in “yetkili bir makam” olarak kabul edilemeyeceğine de vurgu yapıldı. Libya Sahil Güvenlik ekibinin 21 Nisan’da, 130 kişilik tekneden sadece beş deniz mili uzakta olan ikinci bir teknenin önüne geçmek için müdahalede bulunduğu ancak daha sonra bu tekneyi de denizde terk ettikleri belirtildi. “Yaklaşık 40 kişiyi taşıyan üçüncü teknenin nerede olduğu bilinmiyor” denildi.
DENİZDE ÖLÜMLER KAZA DEĞİL!
“Bu olaylar, denizde ölümün bir kaza olmadığını, Avrupalı ve Libyalı aktörlerin eylemlerinin ve eylemsizliklerinin sonucu olduğunu bir kez daha gösteriyor” denilen açıklama şöyle devam etti: “Ve bu olaylar bir kez daha güvenli göç koridorlarına ve şiddet yanlısı sınır muhafızlarının ve kurumlarının kaldırılmasına olan ihtiyacı kanıtlıyor. Hem Avrupa hem de Libya denizcilik otoriteleri, tamamen yetersiz olduklarını bir kez daha kanıtladılar. Akdeniz’de boğulmak yerine tehlikede olanların yararına çalışan bir Sivil Deniz Kurtarma Koordinasyon Merkezi ile değiştirilmeleri gerekiyor.”
ZAMAN ÇİZELGESİ: ADIM ADIM KATLİAM
Alarm Phone, 21 Nisan sabahından itibaren mültecilerin kurtarılması için yaptıklarını ve aldıkları yanıtların zaman çizelgesini de yayımladı:
- 21 Nisan 2021 sabahı Alarm Phone, yerel bir balıkçı tarafından Libya açıklarında tehlikede olan bir tekneye konusunda uyarıldı. Bir uydu telefon numarası bulduk ve 20 Nisan 2021 tarihinde yaklaşık 22.00’de Al-Khoms/Libya’dan ayrılan daha sonra Libyalı yetkililer tarafından durdurulacak- botta yaklaşık 120 kişinin olduğu bilgisini aldık.
- Bottaki insanlara ulaşmaya çalıştık ama olmadı. Bölgedeki kötü hava koşulları göz önüne alındığında, tehlike altındaki kişilere doğrudan ulaşmamamıza rağmen, Avrupa saatine göre saat 09.51’de ilgili makamları e-posta ile uyardık. Bu, o andan itibaren şu aktörlerin tehlikede olan bu teknenin farkında oldukları anlamına geliyor: MRCC İtalya (İtalya Deniz Kurtarma Merkezi), RCC Malta (Malta Kurtarma Merkezi), Libya Sahil Güvenlik, UNHCR (BM Mülteci Örgütü) ve sivil toplum kuruluşlarından kurtarıcılar.
- Kısa bir süre sonra saat 10.03’te ilk kez olarak tehlikede olan tekneye ulaştık, ancak bağlantının kötü olması nedeniyle bilgi alışverişi yapmak mümkün olmadı. Saat 10.22’de bağlantıyı yeniden kurduk, ancak yalnızca ‘kurtarmayı çağırın’ sesini duyabildik. Saat 11.00’de yeniden bağlanabildik. Bize GPS konumlarını ilettiler (N33114519 E014074476) ve gemide biri hamile 7'’i kadın olmak üzere yaklaşık 130 kişi olduğunu belirttiler. Lastik bir teknedeydiler ve denizin sert olduğunu söylediler. Derhal ilgili makamları bilgilendirdik ve durumu kamuoyuna açıkladık.
- Sonraki saatlerde, tehlike altındaki kişilere defalarca ulaştık ve GPS konumlarını ve teknedeki durumla ilgili tanıklıklarını yetkililere ilettik. Gemideki durum belirgin şekilde kötüleşti ve tehlikede olan insanlar büyük panik içindeydiler, bize dalgaların yüksek olduğunu ve suyun tekneye girdiğini söylüyorlardı. İlgili her bilgiyi yetkililere e-posta yoluyla aktardık ve ayrıca telefonla onlarla iletişime geçtik. Öğlen saatlerinde MRCC İtalya’ya, tehlike durumuna yakın olan ve müdahale edebilecek ticari gemi BRUNA hakkında bilgi verdik. Ancak, BRUNA yoluna devam etti.
- MRCC İtalya, saat 14.11’de bize bir telefon görüşmesinde “yetkili makamlara” tehlikeli durum hakkında bilgi vermemiz gerektiğini söyledi. Bu sözde “yetkili” makamlar Libyalı yetkililere birkaç saattir ulaşılamıyordu. Ancak saat 14.44'te, üç teknenin farkında olduklarını ve onları “UBARI devriye gemileriyle” aradıklarını belirten Libyalı bir subaya ulaşabildik.
- Sonraki saatlerde, tehlikede olan insanlarla yakın temas halinde kaldık ve güncellenmiş GPS konumlarını 16.15, 17.16 ve 19.15 saatlerinde yetkililere ilettik. Yetkilileri gemideki paniğe ve ticari gemilerin tehlike bölgesinde olduğu gerçeğinden de haberdar ettik. Saat 17.53’te OCEAN VIKING’den yetkililere ve bize gönderilen, tehlikedeki tekneyi aramak için rota değiştireceklerini belirten bir e-posta aldık.
- Saat 19.15'te, yetkililere, tehlike bölgesinde hava operasyonu gerçekleştirdiğini düşündüğümüz Frontex uçağı OSPREY olduğunu sandığımız bir uçağın tehlikede olanların görebileceğini bildirdik.
- Saat 20.15’te tehlikedeki insanlara son kez ulaştık, ancak bilgi alışverişi yapamadan görüşme kesildi. Daha önceki konuşmalarında uydu telefonlarının pilinin bitmek üzere olduğunu defalarca söylemişlerdi.
- Saat 20.52’de MRCC İtalya ile tekrar görüştük ve Libya yetkililerine neredeyse hiç ulaşamadığımızı açıkladık. İtalyan subay bize “Biz işimizi yapıyoruz, yeni bir bilginiz olursa arayın” dedi.
- 22.22 de nihayet yeniden Libya yetkililerine ulaştık. Libyalı subay, hava koşulları çok kötü olduğu için tehlikedeki tekneyi aramayacaklarını söyledi. Sözde Libya Sahil Güvenlik görevlisinin, Alarm Phone’a alarma geçiren yaklaşık 100 kişiyi taşıyan başka bir teknenin önünü kestiğini öğrendik -bu olayda bir kadın ve bebeği öldü. Saat 22.55’te MRCC İtalya’ya Libya Sahil Güvenlik’in bir arama operasyonu yürütmeyeceğini bildirdik.
- Ertesi gün, 22 Nisan 2021 saat 07.30’da, MRCC Roma ile tekrar görüşerek acil eylem talebinde bulunduk. İtalyan subay, “Yeni bir bilginiz varsa bizi arayın, tekneden haberimiz var” dedi. Saat 07.53’te Frontex dahil olmak üzere tüm yetkililere bir kez daha e-posta yoluyla bilgi verdik ve tehlikede olan teknenin yakınında bulunan gemiler için havadan operasyon ve rehberlik talep ettik. Gemiler: Ticari gemiler VS LISBETH, ALK ve MY ROSE ile STK gemisi OCEAN VIKING.
- Saat 8.30’da doğrudan Frontex’e bir e-posta yazarak, tehlike bölgesinde önceki gün yapılan hava operasyonları hakkında bilgi talep ettik. Saat 8.49’da Frontex’ten şu yanıtı aldık: “Sayın Bay/Bayan, e-postanız için teşekkür ederiz. Frontex’in mesajı derhal İtalyan ve Malta yetkililerine ilettiğini lütfen unutmayın.”
- Saat 10.42’de, Libya yetkililerini tekrar aradık, tehlikede bir tekneye dair herhangi bir bilgiye sahip olduklarını reddettiler. Saat 11.31’de, Libya yetkilileri, Alarm Phone’un kendilerini e-posta ve telefonla birkaç kez uyardığı tekne hakkında hiçbir bilgi sahibi olmadıklarını tekrarladı. Ayrıca, İtalya’nın kendilerinden istediği ticari gemilere kurtarma operasyonu izni vermeleri talebini gerçekleştirdiklerini belirttiler. Kötü hava koşulları nedeniyle dışarı çıkmadıklarını ve çıkmayacaklarını tekrarladılar.
- Saat 17.08’de Alarm Phone, OCEAN VIKING’den yetkililere ve bize gönderilen, “MY ROSE, ALK ve VS LISBETH” ticari gemileri ile birlikte tehlikedeki tekneyi aradıklarını ve bir gemi enkazının kalıntılarını ve birkaç ceset bulduklarını belirten bir e-posta ulaştı. Frontex Osprey (gözetleme uçağı) olay yerindeydi. VS LISBETH, Libya devriye gemisi UBARI’nin koordinatör olarak görev yapacağını belirterek olay yerinden ayrıldı. Ancak, UBARI olay yerinde değildi ve ticari gemi ve OCEAN VIKING ise bekliyordu.
Akşam saatlerinde OCEAN VIKING’in bağlı olduğu SOS Méditerranée (mülteci yardım kuruluşu) da açıklama yayımladı.
Avrupa ve Kuzey Afrikalı aktivistlerin mülteciler için oluşturdukları bir “acil arama hattı” olan Alarm Phone, kendisi kurtarma görevi üstlenemiyor ancak acil yardım başvurularını ilgili devlet kurumlarına ve insani yardım kuruluşlarına iletiyor ve yardımın sağlanması için baskı yapıyor.
BM: SON BİRKAÇ GÜNDE 172 MÜLTECİ ÖLMÜŞ OLABİLİR
Öte yandan Birleşmiş Milletler’e (BM) bağlı Uluslararası Göç Örgütü (IOM), Akdeniz'de Libya açıklarında son birkaç günde lastik botların batması sonucu 172 mültecinin hayatını kaybetmiş olabileceğini bildirdi.
IOM Sözcüsü Safa Msehli, BM Cenevre Ofisi'nde düzenlenen basın toplantısında, AA’nın sorularını cevapladı. Msehli, mülteci taşıyan en az 3 ayrı lastik botun Libya’dan Akdeniz’e açıldığını bu botlardan birinin iki gün önce Libya sahil güvenliğince geri çevrildiğini ama bu botta iki kişinin yaşamını yitirdiğini aktardı.
130 mülteci taşıyan ikinci lastik botun ise enkazına ulaşıldığını belirten Msehli, Akdeniz’de arama-kurtarma çalışmalarına katılan Fransız sivil toplum kuruluşu SOS’un kaza yerine vardığında onlarca cesedin yüzdüğüne tanık olunduğunu kaydetti.
Msehli, 40 kişiyi taşıyan üçüncü lastik botun ise kaybolduğunu ve bottaki tüm mültecilerin yaşamını yitirmesinden endişe edildiğini vurguladı. Msehli, açıklamasında, isim vermeden, arama kurtarma çağrılarını karşılıksız bırakan ülkeleri eleştirdi.
Msehli, Akdeniz'de bu yıl geçen yıla göre hayatını kaybeden düzensiz göçmen sayısının 3 misli arttığına işaret ederek son kazalarla birlikte bu yıl Akdeniz’de yaşamını yitiren düzensiz göçmen sayısının 500’e yaklaştığını kaydetti. (DIŞ HABERLER)