Bölge Emek Gençliği, 1 Mayıs konulu söyleşi gerçekleştirdi

Berfin GÜLER
Malatya

Bölge Emek Gençliği 1 Mayıs’a giderken “1 Mayıs gençlik için neler ifade ediyor, taleplerimiz neler?​” konulu söyleşi düzenledi. Online yapılan söyleşiye konuşmacı olarak Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Ercüment Akdeniz  katıldı.

Pandemiyi fırsat bilen  kapitalizmin ucuz emek gücü sömürüsünü arttırdığını söyleyen Akdeniz: "Hindistan şu an dünyanın en yoksul ülkeleri arasında. 1 milyar  nufusu var, Hindistan ucuz emek deposu haline geldi. Günde 1-2 dolara çocuklar ucuz emek gücü olarak büyük firmalara üretim yapıyor. Hindistan’da hastaneler tamamen dolu, insanlar hastane önünde canlı canlı ölüyor. İnsanların kurtulmasının tek yolu aşı ama pandemi de kapitalizmin ne kadar vahşi bir düzen olduğunu bir kez daha gösterdi. Kapitalizm 100’e yakın ülkeye aşı göndermedi, ölen ölsün diyor kapitalizm. Aslında kapitalizmin, kapitalistlerin de doğası bu” diye konuştu.

“1 MAYIS HEPİMİZİN GÜNÜ”

1 Mayıs’ın işçi, işsiz, kadın, genç ayırt etmeden herkesin günü olduğunu ifade eden Akdeniz "1 Mayıs bu düzenden kurtulmak isteyen herkesin günüdür; bir Mayıs Kadınların, işçi-işsiz gençliğin, köylülerin günüdür. Bize göre 1 Mayıs iş bulamayan çalışmayan gençlerin  de günü. Çünkü  diploması olan gençler de işçi sınıfının parçası. Mezun olan ama iş bulamayan gençler de işçi sınıfının parçasıdır." dedi.

 PANDEMİ HER ANLAMDA FIRSATA ÇEVRİLDİ

Pandeminin her anlamda kapitalistler tarafından fırsata çevrildiğini vurgulayan Akdeniz "Kapitalistler pandemi sürecini her anlamda kullandılar ki kapitalizmin özü de bu zaten. Yeni çalışma teknikleri çıkardılar; evde çalışma, daha az işçi ile çalışma, güvencesiz çalışma gibi. Ve bu süreçte de emek sömürüsü iyice hız kazandı. Pandemide işten çıkarma yapamayan patronlar, Kod 29 ile işten çıkarılmalara başladı, daha az işçi ile daha fazla üretime başladılar.

GENÇLER FAZLASIYLA ETKİLENDİ

Bu süreçten gençlerin de fazlasıyla etkilediğini söyleyen Akdeniz "Olabildiğince genç okula girsin, özel eğitim patronları buradan kazansın, biz rekabet ortamında bunları kazanalım, üniversiteye girenler 4 yıl işsizlik ötelesin diye çaba gösterdiler. Bu politikalar da 10-15 yıl sonraya muazzam bir diplomalı üniversite mezunu çıkardı. Eğitimde nitelik zaten yerlerde sürünüyor. Artık işçi olan, olmayan ayrımı da ortadan kalkıyor. Avukatları düşünün asgari ücretle iş arıyorlar.”

İŞÇİLER İÇİN İKİ SEÇENEK: YA KORONA YA DA AÇLIK

Pandemide işçilerin tamamen yoksulluğa ve sefalete mahkum edildiğini vurgulayan Akdeniz "Pandemide işçilere sunulan iki seçenek oldu, ya koronadan öleceklerdi, ya da açlıktan. Sizler de işçi emekçilerin çocuklarısınız, hepinizin evlerine yansıdı bu durum, evdeki porsiyonlar küçüldü, ev içi tasarruflar attı. Öğrencilere ve insanlara maddi destek sağlayın. Çözüm aslında vardı; 21 gün tam kapanma yapın, interneti bedava yapın, tablet dağıtın, öğrencilerin kredi borçlarını silin. Ama sermayeye hizmet eden AKP hükümetinin tüm bunları yapmaya niyeti yok. Vahşi bir sürü bağışıklığı mevcut; vakalar artıyor, çok kötü durumda. Ne zaman normalleşmeye gidilse,i sonuç daha da kötü oluyor,h er defasında pik yaptı." diye konuştu.

GENÇLER GÖRMEZDEN GELİNİYOR

Pandemide gençlerin görmezden gelindiğini ve gençlerin de  bu süreçte mağdur olduğunu ifade eden Akdeniz " Aslında çözüm çok basit; Türkiye burjuvalarının zenginliğinin bir kısmı halka açılsa, tüm Türkiye aşı olur. 28 gün tam kapanma olsa, aşılanma olsa yangın sönecek zaten. Artık yoğun bakım ünitelerinde gençler ölmeye başladı.”

ÜLKEDE DEMOKRASİ VE ÖZGÜRLÜK SORUNU VAR

Türkiye’de yaşanan demokrasi ve özgürlük sorununa da değinen Akdeniz "Bu ülkede çok ciddi bir demokrasi ve özgürlük sorunu da mevcut. Bu sorun ekmek sorunu kadar önemli. Bu ülkede çok ağır bir yara olarak Kürt sorunu yaşanıyor. 6 milyon oy alan parti lanetlidir deniliyor, seçilmiş belediyelere kayyum atanıyor, anadilde eğitim hala mevcut değil, Kürt siyasetçilerin çoğu tutuklu.

Ayrıca demokrasi  sorunu sadece Kürtler bakımından değil görüyorsunuz yaklaşık 130 gündür Boğaziçi öğrencileri ve akademisyenleri  direniyor. Bu direniş bilim direnişidir; bu direniş karanlığa,gericiliğe,yobazlığa karşı direniştir.

AKP hükümeti ülkeyi ortaçağ karanlığına adım adım götürmektedir. Yeni Osmanlıcı zihniyete sahip AKP hükümeti, eski Osmanlı’yı diriltmeye çalışıyor, başka türlü dindar ve kindar nesil nasıl yetiştirecekler?" diye konuştu.

GENÇLİK ORTAK TALEPLER ETRAFINDA BİRLEŞMELİ

Gençliğin ortak talepler etrafında birleşip Emek Gençliği’nde örgütlenmesi gerektiğini vurgulayan Akdeniz "Bir mücadele var, milyonlarca insan göreceksiniz alanlara çıkacak, balkonlara çıkacak tepki gösterecek. İş yerlerinde, mahallelerde eylem yapmaları, bizim çağrımız bu hafta boyunca herkes 1 Mayıs’ı kutlamalı, taleplerini dile getirmeli. Gençler daha çok buralarda taleplerini dile getirmeli.  İşçi sınıfı olmadan değiştirici bir güç olmaz. O yüzden tüm bu yalanları bir kenara bırakıp, bu düzenle, gelecekle derdi olan,i geleceğini düşünen bütün gençlerin, ezilenlerin işçi sınıfını merkezine alarak ortak bir mücadeleyi başarması ve emeğe daha çok yönelmesi lazım." diye konuştu.

Hacettepe öğrencileri 1 Mayıs'a giderken göçmen emeğini ve mülteci kadınları konuştu