27 Nisan 2021 15:19

MMO Kocaeli: İşçi sağlığı ve iş güvenliği alanı yeniden düzenlenmelidir

Makine Mühendisleri Odası Kocaeli Şube Başkanı Murat Kürekçi, "İşçi sağlığı ve iş güvenliği alanı ve tüm çalışma yaşamı yeniden düzenlenmelidir" dedi.

Murat Kürekçi | Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

28 Nisan Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Günü dolayısıyla açıklama yapan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Makine Mühendisleri Odası (MMO) Kocaeli Şubesi, işçi sağlığı ve iş güvenliği (İSİG) önlemlerinin yetersizliği nedeniyle her yıl yüzbinlerce insanın iş kazalarına maruz kaldığını, binlercesinin de yaralandığını ya da hayatını kaybettiğini vurguladı.

TMMOB Kocaeli İKK ve MMO Kocaeli Şube Başkanı Murat Kürekçi, "İşçi sağlığı ve iş güvenliği alanı ve tüm çalışma yaşamı mevzuatı kamuculuk ve sosyal devlet ilkeleri uyarınca yeniden düzenlenmelidir" dedi.

Uluslararası Çalışma Örgütü'nün (ILO) 2003 yılında meslek hastalıkları ve iş kazalarının önlenmesi amacıyla 28 Nisan günün "Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Günü" ilan ettiğini hatırlatan TMMOB Kocaeli İKK ve MMO Kocaeli Şube Başkanı Murat Kürekçi, "Meslek ve uzmanlık alanlarımız arasında yer alan işçi sağlığı ve iş güvenliği (İSİG) üzerine on yıllardan bu yana mesleki eğitim, belgelendirme, periyodik kontrol, kongre, sempozyum, panel, söyleşi, seminer, rapor vb. çalışmalar yapan odamız, her yıl 27-28 Nisan’da yaptığı açıklamalarla konuyu gündeme taşıyarak kamusal sorumluluğunu yerine getirmektedir" dedi.

"HER YIL YÜZBİNLERCE KİŞİ İŞ KAZALARINA MARUZ KALIYOR"  

Sağlıklı ve güvenli ortamlarda çalışmanın temel hakların en başında gelmesine karşın sermaye çıkarlarının esas alınmasıyla bu hakkın neredeyse yok edildiğini vurgulayan Kürekçi, "İSİG önlemlerinin yetersizliği veya yokluğu nedeniyle her yıl yüzbinlerce yurttaşımız iş kazalarına maruz kalmakta, binlerce yurttaşımız ölmekte ve yaralanmakta, iş göremezlik (sakatlık), işsizlik ve daha ağır yoksulluk koşullarına mahkum olmaktadır. Covid-19 salgını bu sınıfsal sorunları daha da yakıcı hale getirmiştir. Salgın koşullarında emekçilere adeta 'çalışarak öl' ya da 'açlıktan öl' seçeneksizliği dayatılmaktadır. Üretim ve hizmetlerin daha ağır koşullarda devam etmesinin başka bir anlama gelmediği bizzat emekçiler tarafından haykırılmaktadır. Milyonlarca işsiz, kamu kaynakları ve İşsizlik Fonundan yararlanamamaktadır" diye konuştu.

Salgın sürecinin, İSİG’e ilişkin yıllardır dile getirdikleri yaklaşımın gerekliliğini bir kez daha ortaya koyduğunu vurgulayan Kürekçi, "İSİG, sadece belirli işyerleri ve 6331 sayılı İş Sağlığı Güvenliği Kanununun kapsamı ile sınırlı olmamalıdır. İSİG; insanca çalışma, tam zamanlı, kadrolu, iş güvenceli, sosyal güvenlik, örgütlenme, insanca yaşanacak ücret ve emeklilik hakları başta olmak üzere temel sosyal haklardan ayrı tutulamaz" dedi.

Kürekçi, belirttikleri sorunlardan hareketle yapılması gereken acil düzenlemeleri ise şöyle sıraladı:

• İş Kanunu ile İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu başta olmak üzere çalışma yaşamı ve İSİG ile ilgili tüm mevzuat; sendikalar, meslek örgütleri ve ilgili bilim çevrelerinin katkısı ile kamuculuk ve sosyal devlet politikaları temelinde yeniden düzenlenmelidir.
• İş güvencesi ile İSİG’in birbirini tamamladığı gerçeğinden hareketle, tüm çalışanlar insana yakışır norm ve standartta bir sosyal güvenlik şemsiyesi altına alınmalıdır.
• Zorunlu ve acil işler dışındaki tüm işler, emek, meslek, bilim çevrelerinin önerileri çerçevesinde durdurulmalıdır.
• İşyerlerinde bulaşı önlemek için Odamız iklimlendirme Teknik Kurulu önerileri başta olmak üzere bilimi, insanı, sağlığı esas alan önlemler alınmalı,  İSİG yönünden denetimler yapılmalı, denetimler sonucunda tespit edilen eksiklikler için etkili idari para cezaları uygulanmalıdır.
• Covid-19 vakaları, başka bir değerlendirmeye gerek duymaksızın iş kazası ve meslek hastalığı olarak değerlendirilmelidir.
• Meslek hastalığı tespit süreci, SGK’nin bilim dışı verilerinin aksine, tüm vakaların tespitine olanak sağlayacak şekilde yeniden düzenlenmelidir.
• 6331 sayılı İş Sağlığı Kanunu’nda var olan “çalışmaktan kaçınma hakkı” talepleri kabul edilmeli, işyeri koşulları uygun hale getirilmelidir.
• İşten çıkarma ve ücretsiz izin yasaklanmalı, işveren beyanına dayalı olarak işten çıkarmanın gerekçesi olarak kullanılan Kod 29, 42-50 uygulamaları yürürlükten kaldırılmalıdır.
• İşsizlik Fonu ödemelerindeki ön koşullar salgın sürecinde uygulanmamalı; Fondan yapılan ödemeler ileride de işsiz kalınması durumunda “mahsuplaşma” gerekçesi olmaktan çıkarılmalıdır.
• Köprü, tünel, otoyol, havaalanı, şehir hastanesi vb. için verilmiş olan yolcu, araç, hasta vb. garanti ödemeleri durdurulmalı, bu kaynaklar işsiz kalanlar ve işyerlerini kapatmak zorunda kalanlara destek olarak verilmelidir.
• Sigortasız ve sendikasız çalıştırma yasaklanmalı, sendikalaşmanın önündeki engeller kaldırılmalıdır.
• Özel hastaneler kamulaştırılmalı, tüm sağlık hizmetleri ücretsiz olmalıdır. (Kocaeli/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

İstanbul'da işçilerin 1 Mayıs açıklamasına müdahale: 3’ü gazeteci, 33 kişiye gözaltı

SONRAKİ HABER

EMEP Kocaeli: İşçiler muaf tutulmadan, destek olmadan "tam kapanma" olmaz

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa