1 Mayıs’ta geleceğimizi çalanlardan hesap soralım

Adar DENİZ

Dersim

Ben fen lisesi 11. sınıf öğrencisiyim. Okulumun çevre okullara göre daha nitelikli bir eğitim verdiğini düşünmesi nedeniyle de arkadaşlarım gibi aile baskısını had safhada hissediyorum. Üstüne üstlük ülkemiz şartları yüzünden bu baskı katlanarak artıyor. İçinde bulunduğumuz ekonomik kriz içerisinde kendimizi ifade edip yeteneklerimizi ortaya çıkaran aktiviteleri sürekli baskılayan, bilimsel eğitimin her türlüsüne karşı olan bu sistem her geçen gün daha çok umutsuzluğa ve gelecek kaygısına kapılmamıza neden oluyor. Küçükken hayalini kurduğumuz geleceğin gün geçtikçe daha da ulaşılmaz bir hale geldiğini anlamaya başladım. Tamamen yalnızlaşıp hayattan bir beklentimiz kalmayıncaya kadar da bu hayallerimizi çalmaya devam edecekler.

Her lise öğrencisi gibi ben de gençliğimin ilk yıllarında daha fazla sosyalleşmek ve iyi bir üniversiteye yerleşip istediğim mesleği icra etmek istiyorum. Ama her geçen gün bu hayallerin ne kadar zorlaştığını anladıkça geleceğe dair kaygım artmaya başlıyor. Eminim bütün yaşıtlarım da benzer kaygıları yaşıyordur. Özellikle son zamana bakarsak pandemiyle birlikte adeta felç olan hayatımız tam anlamıyla bitkisel hayata dönmüş durumda. Kaderimiz ise resmen niteliksiz insanların iki dudağı arasında. Her sene farklı yöntemlerin uygulanmasıyla denek haline dönmüş bulunmaktayız ve benim gibi milyonlarca liselinin sosyal medya platformlarındaki serzenişleri görmezden geliniyor.

1 MAYIS GENÇLER İÇİN DE ÖNEMLİ

Bu söylediğim sorunları yaşadıkça ve düşündükçe bir taraftan umutsuzluğa kapılıyorum bir taraftan öfkeleniyorum. Aslında yapmam gereken öfkemi kontrol edip umutsuzluğa kapılmadan geleceğimizi ellerimizden çalanlardan hesap sormaktır. Öyle ya bizler, mevcut düzende geleceğin ya sömürülen işçileri ya da işsizleri olarak yaşamak zorunda kalacağız. Yıllar sonra lise ve üniversiteden mezun olunca bile sistem kurbanı olmaya devam edeceğiz. İşte bu yüzden 1 Mayıs işçi ve emekçiler kadar biz öğrenci gençler için de büyük önem taşımakta. Daha iyi bir gelecek inşa etmek için biz gençler de taleplerimizi 1 Mayıs’ta haykırmalı, mücadeleyi büyütmeliyiz.