Bizi harcayanlara cevabımız: Her alan 1 Mayıs alanıdır!

Kaan EMRE

Kayseri

Ben uzun süre farklı iş koşullarında çalıştıktan sonra pandemi sürecinde işten atılmış genç bir işçiyim. Bu süreç bizlere aslında doğrudan birçok alanda ilk olarak “harcananların” biz işçiler olduğunu gösterdi. Bende haksız yere, işler az denilerek işten atmalar yasak olsa dahi ücretsiz izne çıkarılıp istifaya zorlandım. Bu şartlar altında 1 Mayıs’ın öneminin oldukça fazla olduğunu düşünüyorum.

PATRONLARA VERGİ AFFI, İŞÇİ KAPI DIŞARI

1 Mayıs’a giderken işçi gençliğin bu dönemde talepleri oldukça fazla, örneğin pandemi koşullarında gerekli ve yeterli önlemler alınmadı. Yaygın test ve bir an önce aşı olmak istiyoruz. Fabrikalarda ve çeşitli farklı alanlarda çalışan işçi gençler sabahtan akşama kadar hastalık gerçeği ve tehlikesi ile burun buruna çalışıyor ve servislerde nerdeyse tabiri caiz ise “kucak kucağa” yolculuk yapıyorlar. Bu dönemdeki yapılan tüm güzellikler patronlara olduğundan işçiler sesini çıkarmaya haklarını aramaya korkuyorlar çekiniyorlar. Bu dönemde de bütün güzellikler patronlara yapıldı. Birçok şirketin vergi borçları silindi. Ama haksız ve usulsüz yere işten çıkarılan işçiler görmezden gelindi. Bu durumu şöyle bir cümle ile özetleyebiliriz. Patrona vergi affı, işçi kapı dışarı. Ekonomik krizinde derinleşmesi ile hayat çok daha pahalı bir hal aldı. Artık geçinmekte zorlanıyoruz demiyoruz, işsizlikle birlikte atık geçinemiyoruz.

1 MAYIS’TA TALEPLERİMİZİ DİLE GETİRMEKTEN VAZGEÇMEYECEĞİZ

Tüm bu süreçte sorunlarımız ile yüzleşirken ve boğuşurken her zaman olduğu gibi bu yılda 1 Mayıs oldukça önemli. Çeşitli bahaneler ile bazı illerde yasaklamalara gidildiğini öğreniyoruz. Ancak 1 Mayıs’ı yasaklayarak etkisini azaltamazlar. Bulunduğumuz her alan 1 Mayıs alanıdır. Taleplerimizi dile getirmeye, haklarımızdan ve hayatlarımızdan asla vazgeçmeyeceğiz.