Ankara'da 1 Mayıs kutlaması sonrasında polis gaz sıktı
Ankara’da 1 Mayıs’ın kapanma sürecine denk gelmesi nedeniyle bugün bir araya gelen sendika ve odalar basın açıklamasının ardından polisin biber gazlı müdahalesine uğradı.
Ankara | Fotoğraf: Evrensel
Ankara’da sendika ve odalar, 1 Mayıs’ın kapanma sürecine denk gelmesi nedeniyle bugün basın açıklamasında bir araya geldi. Sakarya Caddesi’nde yapılmak istenen açıklamasının engellenmesi nedeniyle KESK binası önünde yapılan açıklamada, herkese aşı ve gelir desteği sağlanması, acil ve zorunlu işler dışında 4 hafta çarkların durdurulması talep edildi. Açıklamanın ardından dağılanlara bayrakları katlayarak götürülmesini söyleyen polis, itirazlar üzerine biber gazıyla saldırdı.
DİSK, KESK, TMMOB, Ankara Tabip Odası ve ASMMO’nun çağrısıyla Sakarya Caddesi’nde yapılmak istenen 1 Mayıs açıklaması polis tarafından engellendi. Bunun üzerine KESK binası önünde basın açıklaması yapıldı. Açıklamaya EMEP, HDP, Sol Parti üyeleri de katıldı.
“Yaşasın 1 Mayıs”, “Faşizme karşı omuz omuza” sloganlarının atıldığı açıklamada, ortak açıklamayı okuyan KESK Ankara Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Hüseyin Köklü, kapitalist sisteminin yarattığı eşitsizliklerin ağır sonuçlarını her gün yaşadıklarını söyledi. Sağlık hizmetlerinin ve güncel olarak da COVID-19 aşısının bir ticari meta haline gelmesinin bedelini insanlığın ağır biçimde ödediğini belirten Köklü, “Açık alanlarda nefes almamız yasaklanıp kapalı ortamlarda çalışmaya zorlanıyoruz. Ne pahasına olursa olsun ‘çarklar dönecek’ inadıyla, insan yaşamı piyasaya kurban ediliyor. Aşı tedarikindeki başarısızlıkla göz göre göre hastalanıyoruz, ölüyoruz ve tükeniyoruz! ‘Böyle salgın mücadelesi olmaz’ diyor ve yaşam hakkımızdan vazgeçmiyoruz” diye konuştu.
Salgın koşullarında bile ülkenin tüm kaynaklarının bir avuç şirkete peşkeş çekildiğini ifade eden Köklü, halk yaşam mücadelesi verirken, şirketlerin pandemide kârlarını artırdığını dile getirdi. Pandemi sürecinde sınıfsal eşitsizliklerin yanında toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin de derinleştiğini belirten Köklü, pandemi koşullarında kadınların güçlendirilmesi gerekirken, İstanbul Sözleşmesi gibi kazanımların iktidarın hedefi olduğunu ifade etti.
HERKESE AŞI VE GELİR DESTEĞİ
Sendika ve odaların ortak taleplerini sıralayan Köklü, herkese aşı ve gelir desteği sağlanması, acil ve zorunlu işler dışında 4 hafta çarkların durdurulması gerektiğini söyledi. Kod 29 ve ücretsiz izin zulmüne son verilmesini talep eden Köklü, “İşsizlik Sigortası Fonu kaynakları patronlara değil işçilere ve işsizlere verilsin. Asgari ücret üzerindeki tüm vergi ve kesintiler sıfırlansın! İşsizliğe karşı kamu istihdamı artırılsın, hukuksuz biçimde işten çıkarılan kamu emekçileri işlerine iade edilsin, çalışma süreleri azaltılsın. Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınsın! Örgütlenme, özgür toplu sözleşme ve grev hakkı önündeki tüm engeller kaldırılsın!” dedi.
Basın açıklamasının ardından dağılanlara bayrakları katlamaları, yeleklerini çıkarmaları gibi uyarılarda bulunan polis, itirazlar üzerine biber gazıyla saldırdı. Gözaltına alınmak istenenler ise çevreden gelen tepkilerle serbest bırakıldı. (Ankara/EVRENSEL)