Müzisyen Mert Ör’den Saros şarkısı
Mert Ör, Saros Körfezi’nin yok olmasına ve talan edilmesine karşı söz ve müziği kendisine ait “Saros” isimli şarkı yazarak farkındalık yarattı.
Orkun ÖZKAYA
Edirne
Saros Körfezi’ne bağlı Sazlıdere sahilinde yapılmak istenen gemi iskelesi projesinin sahibi BOTAŞ, hukuksal süreç tamamlanmadan inşaata başlamıştı. Saros Gönüllüleri topluluğunun çalışmalarının bu projeye ve projenin getireceği olumsuzluklara karşı yapmış olduğu çalışmaların yanı sıra, 1993 yılında Edirne’de doğan Trakyalı müzisyen ve aynı zamanda öğretmen olan Mert Ör, Saros Körfezi’nin yok olmasına ve talan edilmesine karşı söz ve müziği kendisine ait “Saros” isimli şarkı yazarak farkındalık yarattı.
Ör’ün şarkı sözleri ise şu şekilde: “Kimsede yoktur huyu/ Her gün bambaşka suyu/ Dokunmayın durun/ Sen de sev sen de koru// Sağı solu yok ki bunun/ Hepimizin ortak yolu/ Doğar, yaşar, ölür insanoğlu// Doğa. Dokunmayın ona/ Dokunmayın Sarosuma// Ege’nin bebeğine/ Sarosun denizine/ Denizin mavisine/ Kara eller sürme// Doyamadı nefsin bak değişti mevsimler bile/ Doyamadı gözün bak döndük çöle göz göre göre.”
Saros Körfezi için gerek sosyal medya üzerinden bir mücadele algoritması yürütmek, gerekse sokaklarda, alanlarda ve iş yerlerinde mücadele yürütmek önemlidir. Dolayısıyla bu mücadele biçiminin sanat ile birleşerek çevreyi, doğayı savunarak ses çıkartma yöntemi oldukça önemli bir mücadele biçimi olmasının yanı sıra sanatçıların böylesi bir durumu görev edinip emek vermesi oldukça kıymetli.
Saros Körfezi dünyanın kendi kendini temizleyen nadir körfezlerinden biridir. Son zamanlarda Trakya sahil ve arsalarına sermayenin girmeye çalıştığı, kendi çıkarları doğrultusunda yatırım yaparak doğayı talan etmeye çalıştığı aşikar bir durumdur. Saros’un doğallığı, torunların geleceği halkın bir kesimi iş olanakları açısından bu yatırım ve projeleri işsizliğe çözüm olarak buluyor. Bir kesimi de gelecekte yaratacak tahribat ve doğanın dengesini sarsacak boyutlarına karşı, torunlarının ve çocuklarının geleceğini düşünerek Saros’un doğal güzelliğini korumaya çalışıp mücadele ediyor.
Yaz aylarında Türkiye’nin hatta dünyanın dört bir yanından insanların gelerek tatil yaptığı, çevre il ve ilçelerdeki işçi ve emekçi ailelerinin hafta sonları günübirlik tatil yapmaya geldiği bu eşsiz güzel doğanın eğer bu tarz halk yararına değil de doğanın zararına olacak projeler uygulanmaya devam ederse, durdurulmazsa Saros eskisi gibi olamayacaktır. En basit örneği Kaz Dağlarının ta kendisidir.
Türkiye’nin hatta dünyanın her yerinden insanları bu haklı mücadeleye karşı gerek bulundukları yerlerde, gerekse sosyal medya üzerinden bu duruma karşı ses çıkartarak sesimizi daha çok kitleye ulaştırmak için mücadele etmenin önemli olduğunu söylemekle mükellefiz. “Saros’uma Dokunma” demek geleceğimize sahip çıkmaktır.
Evrensel'i Takip Et