Temsili kutlama bile neden birlikte olmaz?
Sendikalı bir metal işçisi 1 Mayıs'a ilişkin yazdı: Zaten sınırlı sayıda katılımın planlandığı 1 Mayıs anıtında neden yan yana durmadınız?
Fotoğraf: Birleşik Metal-İş
Sendikalı bir metal işçisi
İstanbul
1 Mayıs ile ilgili çok söz söyleniyor. Bayram diyen, emek günü diyen, çalışanlar günü diyen her türlü ifadeye rastlamak mümkün. Kimin ne dediğinden bağımsız 1 Mayıs’ın tek bir anlamı vardır: İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik Mücadele ve Dayanışma Günü.
İki sınıf arasındaki, yanı burjuvazi ile işçi sınıfı arasındaki mücadelede işçi sınıfının gücünü derleyip toplayıp gösterdiği, mücadeleyi daha ileri taşıdığı gün. Bu nedenledir ki her fırsatta 1 Mayıs patronlar tarafından engellenmek, içi boşaltılmak istenir. Bu amaçlarındaki en büyük silahları ise sendikal bürokrasidir.
2020 ve 2021 1 Mayıslarının yasak gerekçesi ise pandemi. İşçiler çalışacak çalışırken korunmayacak, her türlü “Kapanma”dan muaf tutulacak ama söz konusu 1 Mayıs olunca “Aman ha pandemi var” denecek. 1 Mayıs’ın engellenmesinin yöntemlerinden biri olarak bu gerçeklik karşımızda dururken sendikalarımız Taksim 1 Mayıs anıtına çelenkler, karanfiller bırakıp “Yaşasın 1 Mayıs” dediler. Dediler demesine ama garip olan işçilerin olmadığı Taksim’de, konfederasyon başkanları, merkez yöneticileri yani bir bütün başkanlar geçidi izledik. Neymiş, katılım kısıtlıymış, belli sayıda gidilebilirmiş.
Üstelik DİSK, Türk-İş, Hak-İş yan yana durmamak için ayrı ayrı zaman dilimlerinde anma programlarını gerçekleştirdiler. Sanki işçiler sayın sendikacılara “Siz bizi temsil edin ama sakın ha diğer fabrikalardaki arkadaşları temsil eden sendikalarla yan yana gelmeyin” demiş gibi. Oysa işçiler mücadele alanlarında konfederasyona, iş koluna, giydikleri önlüğün rengine bakmaksızın yan yana duruyor ve her fırsatta birleşe birleşe güçlüyüz sloganını haykırıyor. Ve yine her fırsatta sendikalara birleşelim diyor.
AKLA GELEN SORULAR
Zaten sınırlı sayıda katılımın planlandığı 1 Mayıs anıtında neden yan yana durmadınız?
Bir arada fotoğraf vermenizi, birlik mesajı vermenizi ne engelliyor?
Madem sınırlı sayıda bir kutlama yapılacak, neden örneğin İstanbul’da işyeri temsilcilerinin katılımını düşünmediniz? Bu durumda işyeri temsilcisi fabrikalarından çıkıp bir arada taleplerini ifade etmiş olurlardı.
Bu izahı zor durumu değiştirmek için neler yapılabilir, işte bunu şimdi daha derinlikli tartışma zamanıdır. İşçi bir fabrikada hakları için sendikalaştığında başına gelmeyen kalmıyor, tehdit ediliyor, işten atılıyor. Her türlü baskıyı göğüsleyerek sendikalaşmayı başaran işçilerin bu mücadele süresinde edindiği en önemli deneyim sınıf dayanışmasının önemi oluyor. Hal böyle iken konfederasyonların ayrı gayrı durmasını işçiler onaylamazlar. Hele ki 1 Mayıs gibi dayanışmanın ve mücadelenin birlikte büyütülmesi gereken bir günde yan yana gelmeme eğilimi ise işçiler nezdinde asla anlaşılmaz ve kabul görmezdir.
Bazen daha iyi olsun diye eleştirmenin yetmediği durumlar olabilir, değiştirmek için sorumluluk almak en doğru yöntemdir bazı durumlarda. Bugün sendikal hareketin de buna ihtiyacı olduğu 2021 1 Mayıs’ı ile bir kez daha işçilerin yüzüne çarpmıştır.